Türkiye enerjisinin yaklaşık olarak yüzde 70’ini dışarıdan ithal eden bir ülkedir. Enerji ithalat oranının yüksek olması dışa bağımlılığı ve cari açığı günden güne artırmaktadır. Ülkeler sürdürülebilir enerji için, kendi yerli kaynaklarını özellikle de yenilenebilir enerji kaynak potansiyellerini ortaya çıkartmaları ve etkin bir şekilde kullanmaları önem arz etmektedir.
Türkiye’nin enerji politikasında oynayacağı rolü, çok iyi üstlenerek şeffaf, güvenilir, halkla beraber, sürdürülebilir-sağlam ve denetlenebilir temeller üzerinde yapması gerekmektedir. Özellikle, belediyeler bulundukları bölgedeki coğrafi konumları dikkate alarak enerji potansiyellerini keşfetmeli ve kendi enerjilerini yerli ve yenilenebilir kaynaklardan sağlaması gerekmektedir.
Yerel yönetimlerin yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanması ile yerel yönetimler hem istihdam sağlayacakları gibi hem de mevcut bütçelerine ek kaynak
sağlayabileceklerdir. Aynı zamanda, yerel yönetimler yenilenebilir enerji projeleri ile paydaşlarına yani vatandaşlara ve özel sektöre de çevreci ve kazanımcı örnek teşkil etmiş olacaklardır.
Belediyeler, kurumsal faaliyetleri dolayısıyla birçok önemli hizmeti sunmaktadır. Özellikle, toplu ulaşım, yol ve kaldırım inşaatları, aydınlatma, park ve bahçe imalatları, temizlik ve katı atık toplama hizmetleri, içme suyu ve atık su altyapı işleri vb. diğer yerel belediye hizmetleri için yüksek miktarda enerjiye ihtiyaç duyulmaktadır. Belediye enerji tüketim verileri incelendiğinde, en fazla tüketilen enerji miktarlarının ulaşım, bina ve tesisler ile aydınlatma kategorilerine gittiği görülmektedir. Enerji tüketimi sonrası çevreye salınan sera gazı miktarının azaltılması için çalışmalar yapılması belediyelerin öncelikli hedefleri arasında olmalıdır. Bunun için yerel yönetimler, fosil kaynaklı enerji yerine yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretilmesine eylem planları içerisinde yer vermelidirler. Bu bağlamda, ulaşım araçlarının biyokütleden elde edilecek doğal gaz veya elektrik ile çalışılır olması, güneş enerjisini kullanarak sokak-park ve bahçe aydınlatılmasının sağlanması, güneş pillerinin yerleştirilmesi ile elektrik enerjisinin bireysel ve yerel üretimi teşvik edilebilir.
Türkiye’de gün geçtikçe yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanma proje sayısını artırmakta olan yerel yönetimlerin, enerji üretimindeki artışları ile
enerji ithalatındaki dışarıya bağlılığımızı önemli ölçüde azaltarak ülke ekonomisine büyük bir katkı sağlayacağı hiç şüphesizdir. Türkiye’nin jeotermal potansiyeli açısından zengin bir ülke olması, jeotermal enerjinin günden güne öneminin artmasına ve belediyelerin yenilenebilir enerji uygulama eylem paketlerinin içerisinde yer almasına neden olmuştur. Örneğin, jeotermal enerji kullanımı ile hem elektrik üretimi yapılarak kentsel ısıtma hem de jeotermal sera çalışmasının yapılması belediyelerin öncelikleri arasındadır. Bu amaç doğrultusunda, kentsel ısıtma sonunda sıcaklığı düşen su israf edilmeyerek sera ısıtmasında kullanılması ve jeotermal sera organize bölgeleri kurulması hedeflenebilir. Rüzgâr enerjisi, diğer yenilenebilir enerji potansiyeli yüksek bir enerji kaynağımız olup yerel yönetimlerin enerji üretiminde hedefleri arasında yer almalıdır. Son yıllarda Türkiye’de, yenilenebilir enerji kaynaklarını ve enerji verimliliğini içeren programlar çerçevesinde bazı belediyeler toplu taşımacılıkta kullanılan araçlarda biyoyakıt kullanımını başlatmışlardır. Özellikle, belediyeler evsel atıklardan biyoyakıt üretebilme açısından büyük potansiyele sahiptirler.
Ayrıca, diğer bir yöntem de evsel atık olan yağların belediyeler tarafından toplanması sonucunda biyoyakıt üretiminin yapılmasıdır.
Türkiye’de bazı belediyelerde gerçekleştirilen eylem planları ve projeler ile
yenilenebilir enerjinin öneminin anlaşılmaya başlandığı gözükmektedir. Bu çalışmaların, diğer belediyelere de örnek teşkil etmesi ve buna benzer çalışmaların sayısının artırılarak ülke ekonomisine büyük katkı sağlanması beklenmektedir.
Aydın ili dünyada en fazla jeotermal kaynağın olduğu coğrafyanın başında gelmektedir. Yine Aydın ili Türkiye’de güneş ve rüzgar enerji potansiyelinin en fazla olduğu illerin başında gelmektedir. Büyük Menderes Havzası Türkiye’de tarımsal potansiyeli en fazla olan havzaların başında gelmektedir. Havzada yetiştirilen tarımsal ürünler ve bu ürünlerin atıkları ile kentsel ve endüstriyel atıklar Aydın ilinde biyokütle enerjisinden faydalanma anlamında ciddi bir potansiyel oluşturmaktadır. Ege Denizine kıyısı olan Aydın ili denizden enerji üretme potansiyeline de sahiptir.
Bazı belediyelerin bu imkanlardan sembolik düzeyde faydalanması dışında Aydın ilinde Büyükşehir Belediyesi dahil hiçbir ilçe belediyesi bu yenilenebilir enerji kaynaklarından ne kendisi nede halk için kullanmakta, faydalanmaktadır.
Merkezi ve yerel yönetimlerin seçim öncesi dönemlerde pek çok kez bu imkanlardan halkı faydalandırma, yerel girişimcilere kullandırma sözleri olmasına rağmen bu sözler bu güne kadar yerine getirilmemiştir.
Aydın yerel yenilenebilir kaynak potansiyellerin sadece enerji üretimi için yabancı girişimcilere kullandırılması, bu girişimlerin planlama-programa aşamalarından başlayarak faaliyetlerinin denetim ve kontrollerden muaf tutulması, pek çok faaliyetlerine yasal mevzuat olmamasına rağmen göz yumulması, bu kaynakları söz verdikleri halk için kullanmayan yerel yönetimlerin bu işletmelere işyeri açma ruhsatı dahi istemeden göz yummaları, Aydın’da yenilenebilir enerji kaynaklarının kötü kullanımı sonucunu yaratmış, Aydın’da ciddi hava-su-toprak-gıda kirliliklerin ortaya çıkmasına, halk sağlığının ve ekonomisinin bozulmasına, Aydın’da yerel enerji kaynaklarına ciddi halk tepkisinin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Aydın’da yaşanılan bu kaotik ortamın tek çözümü, Aydın’ın bulunduğu coğrafi konum dışlanmadan, taşıdığı ekonomik ve tarım potansiyeli göz ardı edilmeden, tüm yasal alt yapısı oluşturulduktan sonra, bu kaynakların tek elden, halk ve ekoloji dışlanmadan kamu eli ile yönetilmesi ve kullanılmasıdır. Bunu yerelde gerçekleştirecek tek kurum ve oluşum ise yerel yönetimlerdir.
Yenilenebilir enerji potansiyeli yüksek olan yerlerde yerel yönetimler, devlet tarafından teşvik edilerek enerjinin yenilenebilir kaynaklardan üretilmesi konusunda yasal zorunluluklar getirilmelidir. Ayrıca, yerel yönetimler vatandaşlara bilinçlendirme eğitimleri yaparak çatı üzerinde güneş enerjisi uygulamaları, rüzgâr gülü gibi yenilenebilir enerji üretimlerine teşvik etmeli ve bu işlem için gerekli uygulama yönetmeliklerini çıkarmalıdır.