Nazilli Belediyesi eski başkanı sayın Haluk Alıcık’ın son günlerde şaşkın halini görüyorum. Doğrusu şaşırmıyor değilim. Başkanların, reklamın iyisi-kötüsü olmaz. Yeter ki gündemde kalayım havasını sevdiklerini çok iyi bilirim. Haluk Başkana bir bakar mısınız? Çıkmış ortaya 6 ay ceza aldığını, bunu yasal olmayan işler için olduğunu unutmuş, cümle aleme, kendini ifşa etmeye devam ediyor. Neymiş efendim? Kendi ifadesiyle, Nazilli’nin hakkını koruduğu için ceza almış. Yapma be Haluk Başkan senin milletin aklıyla alay etmeye hakkın var mı? Niye bu cezayı yasa masa tanımadığım işler için aldım demiyorsun?  Neden? Büyükşehir Belediye Başkanı sayın Özlem Çerçioğlu’na kızgınlığım için yasalara aykırı işler yapmışım demiyorsun? BUNLAR BANA DERS OLDU DESENİZ DAHA YAKIŞIKLI OLMAZ MI? Neden yanlış yollara giriyorsun başkanım. ** DANIŞIKLI DÖVÜŞ KOKUSU VAR! Nazilli Belediyesi mevcut başkanı sayın Kürşat Engin Özcan’da ilginç şeyler açıkladı; Eski taşeron şirket sahibi Özgen Türker'in 4 şirketine 5 milyon 600 bin liralık kesilen faturaların usulsüz olduğu gerekçesiyle SGK'nın belediyeye ceza kestiğini açıkladı. “Biz bu cezayı ödeyemeyiz” diyen Başkan Özcan, dönemin belediye başkanı Haluk Alıcık'a 5 milyon 600 bin liralık cezayı ödemeye davet etti. Ne kadarda kibarsın Küşat başkan.. Davete borç ödeyen nerde görüldü. Yemeğe mi davet ediyorsun? Bu işler davetle olmaz. Yasal işlemle olur. Ne kadarda kibariyesiniz. Kürşat başkan. Tamam yasal işlemi yapmış ve dava konusu etmişsiniz bu olayı ama öyle cebinden zararı karşıla demekle olmaz. Zimmet davası sonuçlanırsa anca karşılığını alırsınız. Bazı siyasilerin iddia ettiği gibi. ONLARIN DANIŞIKLI DÖVÜŞÜNE AKIL SIR ERMEZ sözüne bende inanmaya başladım. Aman ha sizin gibi şehri emin insanlar bunları yapmamalı. Yoksa ortada böyle bir kumpas mı var? Yetimlerin, öksüzlerin hakkını danışıklı dövüşler çözüm değil, unutmayın haa. Haluk başkanımız 10 kişilik cemaati bile olmayan köye 3 milyon lira harcayıp cami yaparsa, milletin parasını har vurup harman gibi savurursa bu sıkıntılar yaşanır tabi. İhtiyacı olan yere hizmet verin. Bir değil 5 cami yapın ama ihtiyacı olan yere yapın. Kürşat başkan açıklamasında, bugüne kadar yaptığı tasarrufla 16 milyon lira borç ödediğini ifade ediyor. Sana Allah razı olsun diyoruz. Yetim öksüzün hakkı böyle korunur. Aman haa.. Ömrünü de Nazilli’de TAŞ DÖŞEYEREK GEÇİRME BAŞKAN… ** BÖYLE PAZARLARA KARŞIYIM! Kasım ayında Nazilli’de Atatürk parkında kurulan bölge pazarının arkasından, 1 ay geçmeden 23 Nisan parkı alanında kurulan sözde Yöresel Ürünler Fuarı, Nazilli Belediyesine 3-5 kuruş kazandırsa da Nazilli esnafına büyük zararı oluyor. Öğrendiğime göre Nazilli Belediyesi bu semt pazarı yetkililerinden, 15 gün için 20 bin lira ücret almış. Doğrusu, 20 bin lira için, Nazilli Belediyesi ilçe esnafının kazancını bu insanlara satmamalı. HEM ESNAFIMIZ EKONOMİK KRİZDE DİYECEKSİNİZ. Hem de onların kazancını bir yerde ellerinden alacaksınız. Bunlar yanlış şeyler. Ben bu anlayışı, Nazilli Belediyemize yakıştıramadım. Hele hele semt pazarında belediye denetimini göremeyince daha da üzülüyorum. 20 bin lira Nazilli Belediyesi’nin borcunu ödemez başkan ama Nazilli esnafına girecek 100 bin lirayı da alır götürür. BEN BÖYLE DÜŞÜNÜYORUM. BİLMEM SİZ MECLİS ÜYELERİ VE SAYIN BAŞKAN NE DERSİNİZ? ** İMAMOĞLU, KONUŞTUKÇA KAYBEDİYOR! Ekrem İmamoğlu son yerel seçimlerde İstanbul’da kazanınca, CHP iktidar olmuş gibi sevindi. İktidarın tüm çabasına rağmen CHP İstanbul Belediye Başkanlığını kazandı. Belediye Başkanlığı siyaset değil, icraat makamı olduğunu bilmeyenimiz yok. Ankara Belediye Başkanı sayın Mansur Yavaş bunun en güzel örneğini veriyor. Ağzı var ama İmamoğlu gibi konuşmuyor. İşine bakıyor. Ankaralıların sevgisini de kazanmış durumda. Yaptığı tasarruflarla, çalışmalarla kendini alkışlatıyor. HERKES İŞİNİ YAPSIN felsefesi ile çalışıyor. Siyasi polemiklerden uzak duruyor. Ekrem İmamoğlu ne yapıyor?  Her konuşmasıyla bir yeni tartışma başlatıyor. ** HERKES İŞİNİ YAPMALI! Sayın İmamoğlu, siyaset yapma modundan çıkmalı, hizmet moduna dönmeli. İmamoğlu’nun bu zaafını çözen muhalif partiler, onu konuşturarak tartışma içine çekip zayıflatıp, yıpratma hesabındalar. Çünkü İmamoğlu konuşmayı ve tartışmayı seviyor. Hep tartışmalar içinde kalmak istiyor. Belki de muhalifleri, İmamoğlu’na karşı İstanbul’da bu stratejiyi kullanıyor. Çok demeç verme isteğini İmamoğlu’nun bir zaafı olarak görüyorum. Muhalefet sanırım, Ekrem İmamoğlu’nun bu zaafını devamlı kullanacak, gündem de tutacak. İmamoğlu fren yapmazsa veya frenleri tutmazsa, böyle giderse,  İmamoğlu, partisi CHP içinde tartışılacağını düşünüyorum. İmamoğlu, 16 milyon İstanbullunun, kendisine verdiği şansı iyi kullanmalı, eleştirenleri fazla konuşmadan, hizmetleri ile cevap vermeli. YOKSA İMAMOĞLU’NA YOLUN SONU ÇOK ÇABUK GÖRÜNÜR.