Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan, Aydın’ı gözden mi çıkardı? Hatırlarsınız sayın Cumhurbaşkanı her Aydın’a gelişte Aydınlılardan “Demokrasi şehidi Adnan menderesin memleketi Aydın’ı AK Parti’ye teslim edin, Aydın’a hizmet yağdıralım” demişti. Bunu her gelişinde ifade etti. Aydın halkı sayın Cumhurbaşkanının bu istediğini yerine getirmedi. Cumhurbaşkanı yardımcısı Numan Kurtulmuş’un 3-4 hafta önce Aydın ziyaretini bir hatırlayın. İddia edildiğine göre, doğru ise sayın Numan Kurtulmuş, o gün yakın çevresindeki partilileri ile yaptığı sohbette ne demiş? Aydın’da parti teşkilatlarımızın iyi çalıştığını düşünmüyorum. İyi çalışmış olsaydı partisinden ayrılmış, hakkında çeşitli dedikodu iddiaları olan, Didim eski CHP’li belediye başkanı Mümin Kamacı ile Kuşadası eski CHP’li belediye başkanı Esat Altungün AK Parti’den nasıl olurda aday adayı olma cesareti gösterebiliyor? Dediği iddia ediliyor. Ben yaratılan bu algının, Cumhurbaşkanının bilgisine sunulduğunu düşünüyorum. Aydın AK Parti’de, üretken beyinlerin önünün kesildiği, iftiralarla yıpratılmaya çalışıldığı, AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan felsefesi dışında bir anlayışla yönetildiği anlamı taşımıyor mu? ** CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’DAN MHP’YE AYDIN JESTİ! 24 Haziran seçimlerinde AK Parti’nin 4 milletvekili çıkardığına aldanmayalım. AK Parti 1 Kasım seçimlerinde aldığı yüzde 34 oyun 2 puan altında oy aldığı halde 24 Haziran seçimlerinde Aydın’dan 4 milletvekili çıkardı. 2019 yerel seçimlerinde AK Parti Aydın’da yüzde 32 oy olmasına rağmen, oyu yüzde 10 civarında olan MHP’ye Aydın’ı teslim edip, MHP’ye büyük bir jest yaptı. Büyük ihtimalle 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde AK Parti Aydın’da Büyükşehir belediye başkan adayı çıkarmayacak. İçinde Nazilli’nin de bulunduğu 6 ilçede de Belediye Başkan adayı göstermeyeceği anlaşıldı. AK Parti merkez kararından çıkan bu karara karşı bazı Aydın milletvekillerinin üzüntüsü ve serzenişleri, Timsahın gözyaşları gibi partilerine görüntü vermekten başka bir şey değildir. Cumhurbaşkanı bunlar için ne dedi? “AK parti ağlama duvarı değildir. AK Parti’de kararlar tartışılmaz uygulanır” demedi mi? Cumhurbaşkanın açıklaması, bu tür vekillerine karşı sert uyarıda bulunması liderliğine ve disiplinine yaraşır bir çıkıştı. ** İFLASLAR KORKUTUYOR! Ekonomide kafa karıştıran açıklamalar devam ediyor. Üst tabaka sanayicilerin oluşturduğu TUSİAD toplantısında “Sıkıntılar geçmedi. İflaslar ortaya çıkmaya başladı, yaygınlaşırsa 2019’da büyük sıkıntılar yaşarız” uyarısı geldi. Devlet yetkililerimiz pembe tablo çizip, bozulan ekonominin dış odaklı desek de ekonomimiz düzeliyor, enflasyon düştü, Türk parası değer kazanıyor açıklamaları, maalesef algı yaratmaktan ileri yetmeyeceği anlaşılıyor. Piyasadaki sıcak para sıkıntısı artarak devam ediyor, iddialarını uyarı olarak değerlendirilmeli. Biz demeçlerle bu işin çözülemeyeceğini inanıyorum. Sıkıntıyı yaşayan ekonomimizin lokomotifi üst düzey sanayicilerden oluşan TUSİAD uyarılarını dikkate almak, değerlendirmek gerekiyor. DEDİĞİM DEDİK, ÖTTÜRDÜĞÜM DÜDÜK anlayışından uzaklaşıp masaya gerçeklerin konması gerekiyor. Bunların sanayi kuruluşları ile gözden geçirilmesinin uygun olacağını düşünüyorum. CEZAEVLERİNDE YER YOK! Adalet Bakanlığı 2017 Yılı Faaliyet Raporu ile Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı istatistiklere göre, denetim ve serbestlikten yararlanıp artan tahliyelere rağmen, cezaevlerinde kapasitenin 29 binin üzerinde daha fazla tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Cezaevleri kapasitesi 204 bin ancak, bugün cezaevlerinde 235 bin tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Denetim serbestlikten yararlanıp tahliye olanların sayısı da 540 bin 184’e ulaşmış. 2017 yılında 12 ceza infaz kurumu açarak, 6 bin 164 kişilik kapasite artışı sağlayan bakanlık, yine de 15 Temmuz sonrası artan tutuklu ve hükümlü sayısına yetişemiyor. 16 YILDA 4 KAT ARTTI 208 bin 830 kişilik kapasitesi bulunan 7’si çocuk cezaevi olmak üzere toplam 386 ceza infaz kurumunda (evlerinde) son rakamlara göre 235 bin 888 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılının sonunda 59 bin 429 olan tutuklu ve hükümlü olduğu öğrenildi. Aradan geçen 16 yılda cezaevindeki tutuklu ve hükümlü sayısı tam dört kat arttı.