Fiyat ve hesap yanlışlıkları nedeniyle 5 kez iptal edilen Aydın-Denizli Otoban yol ihalesinin 6’ncısı 26 Mart Salı günü saat 10.00’da yapılacak. 19 köprülü kavşak, 33 köprü, 19 viyadük (köprü yol) ve 5 hizmet tesisinden oluşan otoban ihalesi yap-işlet-devret modeli ile kapalı zarf usulü ihale edilecek. 3 yılda tamamlanma şartı yer alan ihale ile Ege’nin en büyük projelerinden biri daha hayata geçmiş olacak. 5’inci ihalesi 2018 Kasım’ın son haftasında yapılan ihale eksik çalışmalar nedeniyle iptal edilmişti. Yapılan çalışmalarda Yaz aylarında her iki yöne günlük 19 bin aracın, Kış aylarında 16 bin aracın gelip geçtiği tespiti üzerinden, ihalesi yapılacak. Daha önce günlük 30 bin aracın gelip geçtiği hesabı üzerinden ihalesi yapılmıştı, Daha sonra yanlış hesaplamaların tespit edilmesi sonucunda, ihale iptal edilmiş. 26 Mart’ta yapılması kararlaştırılmıştı. Nazilli başta olmak üzere Aydın ili için büyük önem taşıyan, çevre yolu Nazilli şehir içi trafiğini çok büyük ölçüde rahatlatacağı, bu nedenle bir gün önce tamamlanması önem taşıyor. ** BİZİ, HUZUR MU BOZUYOR? Dinin, toplum üzerindeki etkisini hepimiz biliriz. Tarih dini çelişkilerden ve çekişmelerden dolayı savaş örnekleriyle doludur. Din insanlar arasında, ne Avrupalı nede Asyalı ayrımı yapar. Özellikle siyasetçiler dini konularda on düşünüp bir konuşmalı. Bugüne kadar, yaşanan tecrübeler bunu gösteriyor. Milletin tanımında bayrağı, vatanı, dili, dini ve kültürü bir diye ifadeler kullanırız. Milletin çoğunlukla örf ve adetleri aynıdır. Yüzde 99’u Müslüman olan ülkemiz insanı, Dini inançlarında özgürdür. Bunu her alanda görüyoruz. Kimse namazını kılmıyor, oruç tutmuyor, hacca gitmiyor diye ayıplanmaz kınanmaz. Zira bunlar, demokrasimiz kişiye tanıdığı, hak ve özgürlüklerdir. Herkes, dini inançlara saygılı olmalıdır. Onun için kuran, mevlit okunurken sessiz kalırız. Ezan’ı okunurken dinleriz. Suç değil ama toplumsal ayıp kabul edildiği için mevlit okunurken, sigara içmeyiz. Böyle yapmakla dini inançlarımıza saygı göstermiş, toplum huzurunu bozmamış oluruz. EZANA MI? POLİSE Mİ? İstanbul Taksim’de 8 Mart Kadınlar Günü dolayısıyla gerçekleşen kadın eyleminde, ne için olursa olsun, Ezan okunurken eyleme katılanların “ALKIŞ TUTMA” iddialarına yapılan açıklamalar sonrasında, taraflardan özür gelmesi Türk toplumuna yakışan bir durum oldu. İddiaya göre, o anda yürüyüşe katılanlar alkış yapmaya başlıyor. Bazı cenazelerde cemaatin alkış yaptığı gibi. Bunu yapanlar suç mu işliyor? Elbette Hayır. Ama toplumsal ayıp olarak karşılanan bir durum yaratılıyor. Bu gibi olaylar bile tarafların anlayışı kabul ediliyor. Milletin duyarlı olduğu bir konularda hele bu söz konusu DİN HUSUSU olursa, herkesin daha saygılı, düşünerek davranması gerekmiyor mu? Bu alkışı yapanlar “Tepkimiz Ezan’a değil Poliseydi” şeklinde açıklaması yapmasına rağmen niye bu olay toplumsal bir olay ve gerginlik, haline getirildi. Milletimizin böyle gerginliğe itilmesi hoş mu oluyor? Bunlar milletimizi ayrıştıran olaylar. Ülkemiz insanı BEKA ve ZİLLET diye 2 kampa, gruba ayrıldı. Bizim kendimize taptığımızı dış düşmanlarımız bile yapamadı. 70 yıldır, ülkemizde böyle gergin bir seçim ortamı yaşandığını hiç görmedim, yaşamadım. ** AT ÇAMURU, “İZİ KALSIN” TUTMADI! Nazilli Belediye Başkan adayları Cumhur ittifak adayı Haluk Alıcık ile Millet ittifak adayı Kürşat Engin Özcan’ı iki kardeş gibi görürüm. Yıllarca birisi MHP ilçe başkanı diğeri de MHP Nazilli belediye başkanıydı. Av. Kürşat Engin Özcan aynı zamanda Nazilli Belediyesi’nin avukatıydı. Sayın Özcan’ın doğan çocuklarının isim babası Haluk Alıcık’tır. Bunu herkes bilir. Bu iki kişi bu kadar birbirlerine girmiş iki dosttur, arkadaştır. Geçenlerde Haluk Alıcık’la ilgili bir kaset yayınlandı. Bu kasetin çekiminden 3 yıl sonra yaşanan bir seçim sürecinde, servis yapılması toplumda tepki ile karşılandı. Hatta bu kasetin faturasını Av. Kürşat Engin Özcan başkana kesenler bile oldu. Kaset yayınlandıktan 2 gün sonra millet ittifak adayı, Kürşat Engin Özcan yaptığı açıklama ile kaset olayını kınadı. Bazı basın mensubu arkadaşlarımızın Kürşat Engin Özcan başkan açıklamada geç kaldı eleştirilerinde bulundular. Bende buna katılıyorum. Sayın aday bu açıklamayı 2. güne bırakmayacaktı. Bu açıklamayı yapayım mı yapmayayım mı muhasebesine girmeyecekti. Bu iki kişinin aralarında daha nice sırlarının olabileceğini de inanan birisiyim. Alıcık’ın bu kumpastan yara aldığına da inanmıyorum. Hatta bu komplo nedeniyle mazlum duruma düştüğünü, puan aldığını düşünüyorum. Türkiye de seçim ortamı ne kadar gergin geçerse geçsin. Nazilli’de bu seçim çalışmaları çevreye örnek olmalı. Öyle olacağını, son 17 günün öyle geçeceğini inanıyorum. NOT: SAYIN OKURLARIM.. HERGÜN KARŞI KARŞIYA GELDİĞİMİZ BİR ŞEHİRDE YAŞIYORUZ. SİZLERE YAZMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM. NE VAR Kİ BU SEÇİM SÜRECİ SONUNA KADAR SİZLERDEN UZAK KALACAĞIM. HOŞGÖRÜNÜZE SIĞINIYORUM. SAYGILARIMLA..