Nazilli Devlet Hastanesi’nde her geçen gün sorunların yaşanarak artacağını inanıyorum. Aydın genelindeki hastanelerde toplam 3000 – 3500 civarında yatak kapasitesi mevcut. Aydın’ın üçte bir nüfusunun yaşadığı, Nazilli ve çevresine 400 yataklı Devlet hastanesi hizmet veriyor. Yeni hastane yapılmadan önce; (eski devlet hastanesi ve sigorta hastanesinin yatak kapasitesi de 400-450 arasındaydı.) demek ki artan bir şey olmamış. Bu sayı her geçen gün ihtiyaca cevap veremez hale geldi. Personel ile hasta ve yakınları arasındaki sorunlar kapasite veya başka nedenlerden dolayı hep tırmanıyor. ÖZEL HASTANEDE, HASTAYA İLGİ! Geçenlerde Referans Hastanesi’ne gitmiştim. Hasta yoğunluğunu görünce gazetecilik damarım kabardı. Merak ettim 8-10 hasta ve yakınına sordum. Neden Devlet Hastanesi değil de, Referans Hastanesi dedim? Aldığım cevapların yüzde sekseni Nazilli Devlet Hastanesi’nde doktorların kendilerini dinlemeden, hatta muayene bile etmeden elini dokundurmadan reçete yazdıklarını ifade ettiler. Bu yaklaşım biz hastaların doktorlara olan güvenimizi bozuyor dediler. Ayrıca Referans hastanesinde Devlet hastanemizde bulunmayan modern cihazları mevcut sözleri, beni hem düşündürdü hem de üzdü. Neden mi? Devletimin kurumları hastalarımızın gözünde bu duruma düşmemeli. ** İNSAN OLMAK! SİYASETE GİR, 9 sülale geçmişini öğren sözü özellikle ülkemizde oldukça geçerlidir. Bu nedenle , “SİYASETTE BİN DÜŞÜN BİR KONUŞ” derler. 2019 yılı Türk siyaseti için çok önemli bir yıl olacak. Tam 3 seçim yaşanacak. En önemlisi de Başkanlık seçimi. Parti adayları yüzde 50+1’i yakalamak için çalışacak. Alttan, üstten, sağdan soldan yapılan kamuoyu yoklamalarında hiçbir aday veya parti yüzde 47- 48 bandını aşamıyor. Bu nedenle ittifaklar gündeme geldi. AK Parti-MHP ittifakı da yetersiz geldiği anlaşıldı ki. İttifaka yeni partiler aranıyor. AK Parti’ye göre bu parti Saadet Parti’si olmalı dedi. Genel başkan Temel Karamollaoğlu; ülkede Adalet duygusu kayboldu. Doğru giden bir durum yok. Önce ilkelerde ittifak yapalım sözü kurulmak istenen ittifak köprülerini aldı götürdü. Sonrada Türk siyasetinin hastalığı vur kır parçala, yok et mantığı ile eşinin İngiliz olması nedeniyle saldırılar başladı. Bu saldırılar Karamollaoğlu’nu İngilizlerin iç güveysi boyutuna kadar dayandı. Eşinin İngiliz olduğu öne sürülen Karamollaoğlu’nu yıpratma kampanyası başlatıldı. Sanal dünyada tartışmalar büyüdü. 36 Osmanlı padişahının 35’inin annesi Hıristiyan. Müsaviymiş. Abdülhamit Han diye çok övülen padişahın eşi ve annesi de yabancıymış. Temel Karamollaoğlu’nun eşi ise Müslümanlığı kabul ettikten sonra Türk vatandaşı olmuş ve Karamollaoğlu ile evlenmiş. Saygı duyulması gereken bu duruma yıpratma kampanyaları açılıyor. Bunlar ahlak dışı söylemler değil midir? Bir kişinin önce insan olması yetmez mi? ** TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLER GERÇEĞİ TBMM insan hakları komisyonu raporuna göre bugüne kadar 55 bin 583 Suriyelinin Türk vatandaşlığın alındığı, bunlardan 25 bini 0-25 yaş arası çocuklar olduğunu öğrendik. 7 Mart 2018 itibariyle Türkiye’de 3 milyon 540 bin Suriyelinin bulunduğu, bunlardan 235 bininin kamplarda, geri kalanının ise Türkiye’de 81 ilde yaşadıklarını öğrendik. İstanbul, Hatay ve Antalya ve Gaziantep de Suriyeli nüfus yoğunluğu nedeniyle bu illerde kırmızı hat uygulamasına geçildiği açıklandı. Türkiye’de bugüne kadar Suriyeli 311 bin çocuk doğmuş. Yine istatistik rakamlarına göre hastanede yatıp tedavi gören Suriyeli sayısı 1 milyon 460 bin sayısına ulaşmış bunlardan 1 milyon 214 bin Suriyeli hastanelerde ameliyat edilmiş. ** ABD, AB SÖZÜNÜ TUTMUYOR Türkiye bugüne kadar Suriyeliler için otuz milyar dolar harcamış. sözünü tutmayan Avrupa birliğinden 6 milyar Euro yerine 850 milyon Euro gelmiş. Birleşmiş milletlerden de 600 milyon dolar yardım gelmiş. Bu tablo mali yönden devletimizin sırtında bir kamburdur. Bu nedenle AFRİN harekâtı büyük önem taşıyor. 40 yıldır devam eden terörün bitmesi açısından da Suriyelilerin en kısa sürede ülkelerine dönmesi gerekiyor.  Toplumda, bir yere kadar iç huzuru bozan olumsuz etkileyen Suriyeliler algısının da bitmesi gerekiyor. Milletin sırtında yük olan Suriyelilerin ülkemizden gitmesi açısından da çok önemli…