Büyük Menderes Havzası genelinde inorganik kirliliği temsil eden Toplam Azot (TN) yükünün yüzde 82'si ,Toplam Fosfor (TP) yükünün yüzde 83'ü kentsel kaynaklı kirleticilerden meydana gelmektedir. Yine bu havzadaki organik kirliliği temsil eden Kimyasal Oksijen İhtiyacı (KOİ) yükünün yüzde 49'u kentsel kirletici kaynaklardan gelmektedir. Kentsel kirlilik yükleri dikkate alındığında 2009 yılında yapılan çalışmada üretilen KOİ yükünün yaklaşık yüzde 37‘si, TN yükünün yüzde 80'ini, TP yükünün yüzde 89'u havzaya atık su olarak verilmektedir. Tüm bu sonuçlara göre Büyük Menderes Havzasında ve bu havzada yer alan Büyük Menderes nehri ve yer altı sularında oluşan kirliliğe en fazla "Kentsel Kirlilik" sebep olmaktadır. Büyük Menderes Havzasında oluşan Kentsel Kirlilik yükünü Kentsel Katı Atıklar ve Kentsel Atıksular oluşturmaktadır. Bu yazımızda havzada meydana gelen "Kentsel Atıksu Kirliliğinden" bahsedeceğiz. Havza içinde 20 adet evsel Atıksu Arıtma Tesisi (AAT) var.Bunlardan 6 tanesi Doğal Arıtma, 2 tanesi İleri Arıtma ve diğerleri ise Aktif Çamur sistemidir. Mevcut AAT‘lerden sadece Uşak ve Çine AAT‘ler İleri Arıtma teknolojisine sahip olup nütrient giderimi yapılmaktadır. Bu Belediyeler tarafından toplanan atık sular kanalizasyon sistemi ile AAT'ne ulaştırılmaktadır. Büyük Menderes Havzası sınırları içerisinde yer alan 185 yerleşim yerinin 57‘sinde (yüzde 31) kanalizasyon sistemi bulunmamaktadır. Bu değerlendirme, nüfus üzerinden yapıldığında nüfusun yüzde 85‘i kanalizasyon hizmetinden faydalandığı söylenebilir. TÜİK 2012 verilerine göre havza genelinde kanalizasyon şebekesi ile hizmet verilen nüfusun belediye nüfusu içindeki oranı Afyon'da yüzde 100’e yakın, Uşak'ta yüzde 95, Denizli'de yüzde 80, Aydın'da  yüzde 70 civarındadır.Büyük Menderes Havzası‘nda 57 yerleşim yerinin kanalizasyon sistemleri mevcut olmakla birlikte bunlardan sadece 23 tanesinde (yüzde 48) AAT bulunmaktadır. Buna kırsal nüfustan kaynaklanan ve arıtılmayan atık su da eklendiğinde, bu atık sular havza için önemli bir kirlilik kaynağı olarak önümüze çıkmaktadır. Ayrıca, arıtma tesislerinden sadece 2 tanesi (Çine ve Uşak Merkez) ileri arıtma yapan tesisler olup, diğer arıtma tesisleri nutrient giderimi gerçekleştirememektedir. Kanalizasyon sistemi bulunmayan yerleşim yerlerinde foseptikler kullanılmaktadır. Havza genelinde foseptiklerin havzanın toprak yapısına da bağlı olarak sızdırmalı tipte oldukları tespit edilmiştir. Foseptiklerden vidanjör ile çekilen atık sular genellikle bir AAT'ne götürülmemekte; dere, tarla veya orman alanına verilmektedir. Bu durum havzaya gelen yayılı kirlik yükünü arttırmaktadır. Mevcut durumda Büyük Menderes Havza sınırları içerisinde yer alan 185 yerleşim yerinin (tüm belediyeler ve N>2.000 olan köyler) 20‘sinde (yüzde 11) atık su arıtma hizmeti verilmekte, yüzde 89'da hizmet verilmemektedir. Havza içerisindeki yerleşim yerlerinin yüzde 11'de atık su arıtma hizmeti verilmesine rağmen nüfusun büyük çoğunluğu şehir merkezinde toplandığından havza içerisinde atık suları arıtılan nüfus (yüzde 63), arıtılamayan nüfustan (yüzde 37) daha fazladır. TÜİK verilerine göre 2014 yılında Büyük Menderes Havzasında AAT ile hizmet verilen Belediye nüfusunun toplam nüfusa oranı Aydın'da yüzde 88.4, Denizli'de yüzde 65, Uşak'ta yüzde 50.8, Afyon'da yüzde 41.6 olduğunu görmekteyiz.Tüm bu oranlara baktığımızda bu dört ilde yaşayan toplam nüfusun ancak yüzde 61'ne AAT ile hizmet verildiği, yüzde 39 nüfusa ise hizmet verilmediğini görmekteyiz. Aydın ilinde AAT ile hizmet verilen toplam nüfus diğer dört ile göre daha iyi olsa da yeterli değildir. TÜİK verilerine göre 2014 yılında  Menderes nehri ile sınırı olan dört il Belediyeleri tarafından AAT 'de arıtıldıktan sonra deşarj edilen kişi başı günlük atık su miktarı Denizli'de 198 lt/kişi/gün, Aydın'da 181 lt/kişi/gün, Afyon'da 154 lt/kişi/gün, Uşak'ta 148 lt/kişi/gün'dür.2011 yılı TÜİK verilerine baktığımızda 2014 yılında Belediyeler tarafından deşarj edilen kişi başı günlük atık su miktarı Denizli'de yüzde 68, Afyon'da yüzde 67, Uşak'ta yüzde 47, Aydın'da yüzde 8 arttığı görülmektedir. Yine TÜİK verilerine göre 2014 yılında bu Belediyeler tarafından alıcı ortama deşarj edilen toplam atık su miktarı Aydın'da 60.712 bin m3/yıl, Denizli'de 45.888 bin m3/yıl, Afyon'da 18.429 bin m3/yıl, Uşak'ta 10.220 bin m3/yıl olmuştur. 2011 yılı TÜİK verilerine baktığımızda 2014 yılında bu Belediyeler tarafından alıcı ortama deşarj edilen atık su miktarı Aydın'da yüzde 152, Denizli'de yüzde 110, Uşak'ta yüzde 50, Afyon'da yüzde 2,4 oranında artmıştır. Bu Belediyeler tarafından arıtılmış atık suların büyük çoğunluğu Büyük Menderes Nehri‘ne ulaşmaktadır.  6360 sayılı Büyükşehir Belediyesi Yasası gereği, 31.03.2014 tarihi itibarıyla Aydın, Denizli il sınırları dahilindeki tüm ilçelerde atık su ve atık yönetimi konusunda, ilgili Büyükşehir Belediyesi yetkilidir.  Tüm bu sonuçlara baktığımızda Büyük Menderes Havzasında yer alan 185 yerleşim yerinden sadece yüzde 31'de kanalizasyon sisteminin olduğu,kanalizasyon sistemi olan yerleşimlerin ise sadece yüzde 38'de AAT olduğu,havzada yer alan belediyelerin deşarj ettiği kişi başı günlük atık su ile toplam atık su miktarlarının her geçen yıl arttığı görülmektedir. Tüm bu kentsel kirliliklerin çoğunluğu ise Büyük Menderes nehrine deşarj edildiği için bugün Büyük Menderes nehri Türkiye'nin en kirli üçüncü nehri haline gelinmiştir. Büyük Menderes Havzasında oluşan kentsel atık su kirliliğini önlemek için Afyon, Denizli, Aydın, Uşak'ta AAT kapasitesi arttırılmalı, İleri Biyolojik  arıtma yapan AAT'ler yapılmalıdır. Havzada yer alan tüm yerleşimler kanalizasyon sistemine bağlanmalı, tüm atık sularının toplanarak AAT'ne ulaşması sağlanmalı, AAT'de oluşan arıtma çamurları uygun şekilde bertaraf edilmelidir.