Yavuz Sultan Selim’in Mısır üzerine başlattığı sefer, başlangıcı, savaşların kazanılması, orada nizamın kurulması ve Topkapı Saray’ına dönüşü derken, yaklaşık 2 yıl 8 aylık bir süreye tekabül eder. Fethin, tarihi detayları hepimizce malumdur. Biz tarihçilerimizin işine tabii ki karışmadan, Edebiyatımıza girmiş bir anekdotunu paylaşalım.   Sultanın 3 yıla yakın bir süre kaldığı Mısırda, konakladığı otağının temizlik işlerine gören genç bir kız vardır. Kızcağız, elleri ile otağın hizmetini görürken gönlüne Sultanın sevdası düşer. Günler günleri kovalarken, bir gün, bütün cesaretini de toplayarak, Sultanın yatağının başucuna bir not bırakır. “Aşık Olan Neylesin”. Sultan akşam otağına çekildiğinde bu notu görür. Tabii ki anlar kimin bıraktığını. Yazının altına bir notta kendisi ilave eder. “Sevdiğini Söylesin”. Ertesi gün olur. Sultan otağdan ayrılınca kızcağız merakla o yazdığı nota bakar ve sultanın cevabını görür. Cesaretini daha da toparlamıştır artık ve akşam olup otağdan çıkarken aynı nota “Ya Kokuyorsa Neylesin” cümlesini ilave eder. Sultan, biraz gülümser ve bir not daha ilave eder. Ertesi sabah Sultan otağından ayrılınca sabırsızlıkla nota bakar hizmetçi kız.  AŞIK OLAN NEYLESİN SEVDİĞİNİ SÖYLESİN YA KORKUYORSA NEYLESİN HİÇ KORKMASIN SÖYLESİN….. Sultan; hizmetçi Kızı huzuruna kabul eder. ”De bakalım hele” der. Kızcağız “Sultanım ben, ben, sizi…” sözünü tamamlayamadan olduğu yere yığılıverir. Aşkından oracıkta ruhunu teslim eder. Aynı zamanda bir şair olan Sultanın, aşağıdaki dörtlüğü, kendisini çok etkileyen bu olay sonunda yazdığı rivayet edilir. Merdümi dideme bilmem ne füsun etti felek, Giryemi kıldı füzun, eşkimi hun etti felek Şirler pençe-i kahrımdan olurken lerzan Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek.. Yani;  (Bilmem gözlerime nasıl bir büyü yaptı felek) (Gözümü kan içinde bıraktı aşkımı artırdı) (Benim pençemin korkusundan aslanlar bile titrerken) (Beni bir ahu gözlüye esir etti felek) Selam ve Muhabbetle…