“Hayat, bisiklet sürmek gibidir. Dengede durmak için hareket halinde olmanız gerekir.” Albert Einstein Ayrıca Albert Einstein, görecelilik kuramından bahsederken ‘Bu kuramı bisiklet sürerken düşündüm’ demiştir. * Dün Nazilli güne, bisikletle çalıştığı hastaneye giderken otobüs altında kalıp can veren Nihal kardeşimizin acısı ile uyanmıştı. Onu tanıyan arkadaşlarının ifadelerine göre, aşırı derecede otobüs fobisi varmış Nihal’in. Bu yüzden şehir dışına çıkmayı bile tercih etmezmiş. Zorda kaldığı zamanlardaysa istemese de özel araba ile seyahat eder, ‘otobüse hayatta binmem’ dermiş Nihal. Sadece şehir dışında değil şehir içinde bile otobüs veya dolmuş kullanmaz, Çarşıya, işine, alışverişe, kısacası Nazilli içindeki hemen hemen her yere çok sevdiği bisikletiyle gider gelirmiş. Ne acı değil mi ecelden kaçamamak, ne garip değil mi korktuğunla yüz yüze gelmek. Nur ol Nihal kardeşimiz. * Aslında ülkemizde de gelişmiş ülkelerdeki gibi bir yetişkinin veya bir çocuğun bisiklete binmesi ne kadar güzel. Bu kültürün en gelişmiş olduğu il Konya’dır. Türkiye’nin tek profesyonel bisiklet takımı Konya’dadır. Konya’da bisiklet, sadece spor olarak değil, en önemli ulaşım araçlarından biridir. Özellikle okula giden öğrenciler ve sanayide çalışanların vazgeçilmezidir bisiklet. Konya’daki hemen hemen tüm okullarda bisiklet garajları vardır. Okulun müdürü de, öğretmenler de, öğrenciler de okula bisikletle gelip gitmekten onur duyarlar. Gocunmazlar. Avrupalı gibi… Zaten bu bilinci ülkeye yaysak ne hava kirliliği olur, ne de park sorunu. * Ancak ülkemizde bisiklet yolları (bazı belediyelerin yaptığı park ve sahil kenarlarındaki hobi bisiklet yolları hariç) olmadığı için, Özellikle şehir içi trafiğinde bisiklet sürücüleri ralli sürücülerinden daha fazla risk altındadır. Trafikte bisikletlileri hiçe saymalar ve kurallara uymamayı maharet bilenler yüzünden daha ne çok canlar yitireceğiz kim bilir? Ülkemizde bisiklet sürücülerini hiçe sayılırken, başbakanının bile işe bisikletle gidip geldiği Hollanda hükümeti 2017 yılı için, var olan bisiklet yollarını yenilemek üzere tamı tamına 200 milyon Euro bütçe ayırıyor. Bu bütçe, Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş gibi kulüplerin her birinin bütçesinden daha fazladır. * Uzun lafın kısası, Adamlar neler yapıyor, biz Nazilli’de neler yapıyoruz? İçim acıyor. Çünkü; Düşmanın içlerine çocuklar ve kadınlarla doldurduğu camileri, karargahları, hükümet konaklarını ateşe verdiği günde, Cephede binlerce şehitler vererek acılarla bu toprakların kurtulduğu günde, Atalarımızın bir karış toprak vermemek için başa baş dişe diş çarpışarak düşmanı bu topraklardan kovduğu 5 Eylül’de, Belediyelerimiz, Şarkılar, türküler, eğlenceler düzenlemek için birbirleriyle yarışıyor. Yeter artık sızlattığınız. Yeter!