Yüce Rabbimiz bizi yarattı ve kendisine kulluk etmemizi emretti. Bir kul olarak bizi yaratan Rabbimizin bizden kulluk olarak istediği şeyler nelerdir? İslam’ın şartları olarak bildiğimiz Kelime-i Şehadet, Namaz, Oruç, Hac ve Zekat ibadetleri... Bir Müslüman memleketinde doğup, anne babamızın Müslüman olması sebebiyle, araştırma, inceleme gibi bir zahmete katlanmadan, sağ kulağımıza okunan ezan ve sol kulağımıza okunan kametle birlikte ismimiz kondu. Çocuklarımıza, ilk öğrendiği kelimeler arasında, bizleri yaratan Allah’ın adını, Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’in adını öğretmeye çalıştık. Kelime-i Şehadeti, Kelime-i Tevhidi öğrettik. Çocukken namaza, oruca alıştırdık. Ben çocukluğumdan hatırlıyorum. Sahur vakti yemek yiyen anne ve babamla birlikte ben de oruç tutacağım diye ağlardım. Onlar da izin verirlerdi. İnsan işte böylece oruca alışıyor. Daha sonraları oruç başlarken, başında bir, ortasında bir, sonunda bir olmak üzere oruç tutardık. Ertesi yılbaşında üç, ortasında üç, sonunda üç gün oruç tutardık Nihayet 5’e gün tuttuktan sonra, oruç üzerimize farz olunca da tamamını tutmaya başlardık. Ayıca Ramazan ayı vesilesi ile, okunan ezanları duyunca, ezan okundu diye haber verirdik.  Peki bizim tuttuğumuz oruca Allah’ın ihtiyacı mı var? Hayır, bizim ihtiyacımız var. Vücudumuzun yıllık bir bakıma ihtiyacı var. Aç durmaya ihtiyacı var.  Oruç sırasında vücuda dışarıdan besin gelmediği için beyin bağışıklık sistemi ve sindirimle uğraşmaktan kurtulur ve iç beslenmeye geçerek bütün gücünü vücudu temizleyerek tedavi etmeye yöneltir. Oruç tutarak sıhhatimize yeniden kavuşuyoruz, farkında mıyız acaba? Demek ki Yüce Rabbimiz, bizi bizden daha iyi bildiği için böyle bir ibadete ihtiyacımız olduğu için bize emrediyor. Oruç, müezzinin ezanı okumasını beklerken aç halde bile insanın içine huzur saçan bir ibadettir. Oruç ile birlikte namaz ibadeti de önem kazanıyor bu ayda. Adam oruç tutuyor ama namaz kılmıyor! Düşünsenize cennetin kapısındasın ama anahtarı dünyada unutmuşsun. Namaz cennetin anahtarıdır. Oruç özel bir ibadettir. Mükafatını Allah Teala verecektir. Oruç ibadeti ile ilgili Sevgili Peygamberimize mübarek sözlerine bir bakalım:  “Aziz ve Celil olan Alllah “İnsanın oruç dışında her ameli kendisi içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim.” buyurmuştur.  Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: “Ben oruçluyum” desin. Muhammed’in canı kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha güzeldir. Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır” (Buhari Savm, 9; Müslim, Sıyâm 163) Rabbim her akşam yaşattığı bu sevinci inşaallah bizlere, son nefesimizi verirken, Rabbimize kavuşurken onun razı olduğu bir kul olarak canımızı teslim etmeyi nasip eylesin.  Ramazan-ı Şerif’iniz ve Cumanız mübarek olsun.