-İstanbul’un fethi; Osmanlı Devleti’i ve dünya tarihi açısından çok önemlidir. İstanbul’un fethinden sonra Osmanlı’nın başkenti İstanbul’a taşınmıştır. Köklü bir tarihe sahip olan İstanbul yüzyıllarca Osmanlı devletine başkentlik yapmanın yanında günümüzde de kültür-sanat faaliyetleri açısından dünyanın sayılı şehirleri arasında girmeyi başarabilmiştir. İstanbul’un fethinden sonra 1934 yılına kadar camii olarak kullanılan Ayasofya, 1934’ten günümüze kadar müze olarak kullanılmıştır. 24 Temmuz 2020 itibariyle de cami olarak ibadete açılan Ayasofya’nın ilelebet cami olarak hizmet vermesini, tekrar müzeye dönüştürülmemesini temenni etmekteyim.
Bilirsiniz dini bayramlarımız olduğu gibi milli bayramlarımız da vardır. Ayasofya’nın yeniden ibadete açılmış olmasını milli egemenlik olarak değil, DİNİ EGEMENLİK olarak tanımlamak gerekir. Milli egemenliğimizi, Mustafa Kemal Atatürk, ülkemizi işgalcilerden kurtararak ve yaptığı devrimlerle gerçekleştirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk zamanında incirlik üstü gibi, yabancılara toprak satışı gibi ya da devlet kurumlarının yabancılara satışı gibi durumlar yaşanmamıştır.
Hem incirlik üstü ABD kontrolünde faaliyetlerini sürdürüyor, hem yabancılara toprak ve devlet kurumlarının satışı oluyor. Bu durum milli egemenliğimize aykırı değil mi?