Hava kirliliği, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından herhangi bir kimyasal, fiziksel veya biyolojik ajan tarafından atmosferin doğal özelliklerinin değişmesi olarak tanımlanmaktadır. DSÖ verileri hava kirliliğinin küresel boyutta giderek arttığını ortaya koymaktadır. Bilimsel araştırmalar hava kirliliğinin, ölümlere ve sakatlanmalara yol açan akut ve kronik hastalıklar için en önemli risk faktörü olduğunu göstermektedir. Hava kirliliğine maruziyet, başta solunum sistemi olmak üzere pek çok sistemde hastalıklara yol açmaktadır. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı hava kirliliğinin, başta akciğer ve mesane kanseri olmak üzere birinci grup kanser risk etkeni (yani kesinlikle kanser nedeni) olduğunu açıklamıştır. Öte yandan özellikle kalp ve solunum sistemi hastalıklarından kaynaklı ölümlerin hava kirliliğiyle doğrudan bağlantılı olduğu ve hava kirliliğinin azaltılması halinde ölümlerin de önlenebileceği bilinmektedir. DSÖ’ne göre dış ortam hava kirliliği her yıl 3,7 milyon insanın ölümüne neden olmaktadır. Bu ölümlerin yüzde 40’ı kalp hastalıkları, yüzde 40’ı felç, yüzde 11’i KOAH, yüzde 6’sı akciğer kanseri ve yüzde 3’ü ani alt solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Bu ölümlerin yüzde 88’de düşük ve orta gelişmişlik düzeyine sahip ülkelerde görülmektedir. Bilimsel araştırmalar hava kirliliğinin en önemli sebeplerinden biri olan kömürlü termik santraller nedeniyle Türkiye’de her yıl en az 2.876 erken ölüm, 4.311 hastaneye yatış ve 637.643 işgünü kaybı yaşanmaktadır. Hava kirliliği oluşturan kirleticilerin her birinin izin verilebilir limitleri bulunmaktadır. DSÖ limitleri en düşük yani daha sağlıklı seviyeye işaret etmektedir. AB limitleri ise DSÖ limitleri ile karşılaştırıldığında kirliliğe biraz daha fazla izin verebilen bir konumda bulunmaktadır. Türkiye’nin izin verdiği sınırlar ise bunların her ikisinin de üzerinde kirliliğe izin verecek sınırlardadır. Bu nedenle “normal değerler” kavramı, devletlerin ya da karar alıcıların sağlıklı bir toplum ve çevre tahayyülleri ile doğrudan ilişkilidir. Türkiye’de kentsel nüfusun yüzde 99,7’si dış ortam havasında DSÖ’nün belirlediği “normal” değerlerin çok üzerindeki miktarda partiküle maruz kalmaktadır. Türkiye’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından tüm ülke çapındaki istasyonlardan alınan ölçümlerin sonuçları www.havaizleme.gov.tr adresinden anlık olarak takip edilebilir. Bu kaynaktan 2017 yılı Aydın ili için ölçülen PM10 ve SO2 sonuçlarını değerlendirdiğimizde Aydın’da 2017 yılında insan sağlığını etkileyecek boyutta hava kirliliği yaşandığı görülmektedir. DSÖ insan sağlığının etkilenmemesi için PM10 ve SO2 hava kalitesi limiti 20 μg/m3 olarak kabul etmiştir.  DSÖ yine insan sağlığının etkilenmemesi için bir yıl içinde PM10’un en fazla 35/yıl,SO2’in en fazla 3/yıl defa limit aşımına izin verilebileceğini deklare etmiştir. 2017 yılı Aydın ili PM10 ölçüm değerlerine baktığımızda Aydın’da yılın 340 günü PM10 ölçümü yapıldığını,25 gün ise ölçüm yapılmadığını görmekteyiz. Aydın ili Türkiye’de hava ölçümü yapılmayan en fazla güne sahip 16’cı ildir. Aydın’da ölçüm yapılan günlerin 326’sında yani yüzde 96’da PM10 ölçüm değeri DSÖ’nün belirlediği sınır değerin üstünde ölçülmüştür. Yine Aydın’da ölçülen PM10 limit değeri aşımı/gün sayısı DSÖ’ün izin verdiği limit değeri aşımı/gün sayısından 9 kat fazladır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 2013, 2014 ve 2015 yıllarında en fazla PM10 limit aşımı yaşanan istasyonlara sahip ilk 10 il arasında Aydın’da vardır. PM10 limit aşımı ise insanlarda kanser, kalp hastalıkları, solunum yolu hastalıkları, bebek ölüm oranlarında artış yapmaktadır. 2017 yılı Aydın ili SO2 ölçüm değerlerine baktığımızda Aydın’da yılın 359 günü SO2 ölçümü yapıldığını,6 gün ise ölçüm yapılmadığını görmekteyiz. Aydın’da ölçüm yapılan günlerin yüzde 12’de SO2 değeri DSÖ’nün belirlediği sınır değerin üstünde ölçülmüştür. Yine Aydın’da ölçülen SO2 limit değeri aşımı/gün sayısı DSÖ’ün izin verdiği limit değeri aşımı/gün sayısından 14 kat fazladır. SO2 limit aşımı ise insanlarda solunum yolu hastalıklarına, asit yağmurlarına sebep olmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na göre Aydın’da hava kirliliği yapan sebepler Evsel ısınma, Karayolu trafiği, İmalat sanayi, Maden işletmeleridir. Aydın’da herkesin duyduğu çürük yumurta kokusunun sebebi ise jeotermal santrallerdir.