Son 16 yılda yapılan seçimlerde, “AK Parti elini kolunu sallaya sallaya seçim kazanıyor” diyenlere katılmamak mümkün değil. Sayın Recep Tayyip Erdoğan kendisini iktidara kitlenmiş bir Cumhurbaşkanı, hep büyük oynuyor. İç siyasette de böyle, dış siyasette de böyle. Kırmızıçizgileri kalın ve kırmızı, İnandığı, ya olacak ya olacak diyen, karakterde bir lider. Ya Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığındaki CHP ne yapıyor? 1999 yılında aldığı 9.71’lik oy oranı ile baraj altında kaldı. Milletvekili çıkaramadı, parlamentoya giremedi. CHP, AK Parti’nin iktidar olduğu 2002 seçimlerinde yüzde 19.39, 2007 seçimlerinde 20.88, 2011 seçimlerinde yüzde 25.98, 7 Haziran 2015 seçimlerinde 24.95, 1 Kasım da yapılan erken seçimde yüzde 25.32, Son yapılan 24 Haziran seçimlerinde yüzde 22 oy aldı.  Bu sonuçları alan partinin iktidar olma şansı olabilir mi? Bu tablonun neresinde başarı var? 24 Haziran seçimlerinden sonra “Ben hayatta yaşarken iktidar olmak istiyorum. Artık yeter diyen”, sayısız CHP’li arkadaşa rastladım. “Her seçimde umutlarımız yeşereceği yere kuruyor” diye yakınıyorlar.. Ama parti Genel Başkanı ve yönetimi bu başarısızlığı görmüyor, görmek istemiyor. CHP, Kılıçdaroğlu genel başkanlığında 15’e yakın seçime girdi. Hepsini de kaybetti. Kimin umurunda, kendisi aslan gibi genel başkan olarak hala ayakta duruyor. Artık CHP’nin Kılıçdaroğlu ile iktidara yürüyecek gücü yoktur. Sayın kılıçdaroğlu iyi insandır. Dürüst insandır ama başarısız bir siyasetçidir. Her şeyden önce parti felsefesi ve ilkeleri her geçen gün değişen, kaybolan, hedefinde iktidara gelmeyi düşünmeyen bir parti durumuna geldi. ** CHP, SİYASİ PARTİLERİN OY AĞACI MI? Size birkaç seçimden örnek vermek istiyorum. 2011 yılında yapılan 12 Haziran seçimlerinden önce; FETÖ, Deniz Baykal’a uyguladığı gibi. MHP üst düzey yöneticilerine de 10 seks kaseti ile hedef aldı. Bunları sanal âleme, sızdırmaya başladı. Cumhuriyet Halk Partisi, MHP barajı aşamayacak endişesine kapıldı. 12 Haziran seçimlerinde barajı aşması için, MHP’ye seçimlerde destek verdi. FETÖ’nün kumpasını bozan CHP, MHP’yi yüzde 13 oy ile barajı aşmasında yardımcı oldu. 53 milletvekili çıkarmasını sağladı. 7 Haziran 2015 seçimlerini gözünüzün önüne getirin. CHP’nin matematikçileri yine oturdu hesap etti, kitap etti. HDP barajı aşarsa, AK Parti tek başına iktidar olamaz kararını verdi ve CHP’nin HDP’yi desteklenmesine karar verdi. Yine 2011 seçimlerinde MHP’ye destek veren CHP, 7 Haziran seçimlerinde HDP’ye destek verdi. Barajı aşan HDP 80 milletvekili çıkarmayı başardı. Yine hepimizin bildiği gibi, 8 gün önce yapılan seçimlerde 15 milletvekilini İYİ Parti’ye verip grup kurmasını sağlayan Cumhuriyet Halk Partisi, seçimlerde millet değerlerini çiğneyip HDP’ye barajı aşması için destek verdi. HDP’nin de barajı geçmesini, 67 milletvekili çıkarmasını sağladı. Allah aşkına dünyada CHP’den başka rakip partilerin alacağı oyu hesap edip onlara oyları ile destek veren başka bir siyasi parti var mıdır? ** KENDİ BAŞINI YAPAMAYAN, GELİN BAŞI YAPARMIŞ! Yukarıda sıraladıklarım bir mizansen değil, yaşanılan olaylardır. Parti ilkelerini her seçimde bir başka türlü çiğneyen, diğer siyasi partilerin oy ağacı durumuna gelen CHP yönetimi derhal istifa etmelidir. Atatürk’ün kurduğu CHP bu değildir. Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bay Kemal” diye her seçimde oynadığı, Kılıçdaroğlu’nun bu saatten sonra, CHP genel başkanlığında kalması, partinin ana muhalefette kalmasını kabul etmek demektir. Bu zihniyetteki bir genel başkan partiyi iktidara taşıyacağını düşünemiyorum. Her kesimden oy alacağım diye parti çizgilerini alt üst eden bir gün Selahattin Demirtaş’a bir gün, HDP’ye koşan, hata yapan bir ordu komutanına, milletin önünde apoletlerini sökerim diyen, böyle bir CHP’ye millet iktidar yapar mı? Muhalefet partilerinin oy ağacı durumuna gelen, oy almak için ne yapacağı belli olmayan, Bu uygulamaları ile milletin milli duygularını ve hassasiyetlerini göz ardı eden CHP’ye millet oy verir mi? Halk güven duymadığı için, oyda vermedi. CHP milletvekili fabrikası gibi çalıştığını görmeyen parti matematikçileri bunları niçin hesap etmiyor? Ahbap çavuş ilişkileri ile oluşturulan, Milletvekili listeleri en çok eleştirilen parti CHP değil mi? Bu listelerde dava adamlarından çok güçlü adamların adamları, yerini almadı mı? 24 Haziran seçimlerinde partisinin aldığı yüzde 22 oyun, 9 puan üzerinde yüzde 30 oy alan Muharrem İnce’yi yok sayamazsınız. Eğer mezara kadar Genel Başkanlık geçerliyse.. CHP’yi önümüzdeki günlerde sıkıntılı günler bekliyor demektir. 41 yıldır milletvekili seçilemeyen Elazığ’dan milletvekili seçilen Gürsel Erol, “Ben koltuk adamı değil, dava adamıyım” dediği için,partiden ihraç istemiyle, disipline sevk eden CHP’nin demokratlığını kim savunabilir? Artık CHP balonunun patlama zamanı gelmiş, geçmektedir. NOT: Yaz tatili nedeniyle bir müddet köşe yazılarıma ara vereceğim. Tüm gazete okurlarımıza iyi tatiller dilerim.