Kim onlar?
Senin neyin, sen neden onunlasın.
Sor bakalım bu soruyu kendine.
Kaçışının hiç mümkünü yok mu?
Belki sandığın kadar zor değildir onları hayatından çıkartmak. O insanın yerine neyi ya da kimi koyacağını bulabildiğinde o insandan uzaklaşmanın yolunu daha kolay bulursun.
Meslektaşlarımın, narsist önerilerinde hepsi ezberlemiş gibi uzaklaş o insandan tavsiyesi veriyorlar. O insanın neyi neden yaptığını anlatıp sonrada o insanlardan korunmak için uzaklaşın diyorlar. Zaten mümkün olsaydı uzaklaşırdınız. Ve bunun içinde birine danışmazdınız.
O zaman çare kaçmak olmamalı, değiştirmek olmalı. Narsistler asla değişmez diyorlar. Hayır doğru değil bu. Narsistlerin öfkesi kabus gibidir. Ve öfkeli bir nasistle yaşamakta cehennemle eşdeğerdir. Ancak onların bile anladıkları bir yaklaşım şekli var. Ben asla pes etmemek lazım diyenlerdenim. Öncelikle erkek çocuklarımızı yetiştirme şeklimizi düzeltmemiz lazım. Ancak bu uzun bir vadeden sonra işimize yarayabilir. Bugünkü sorunumuz ise dönüştürmeye çalışmakla ve bunu başarmakla aşılabilir.
Kimseyi beğenmeyen, her şeyden şikayet eden. Kendisininse kimseye bir faydası olmayan o insanlardan kaçmak çözüm değil. Çünkü onlar her yerdeler. Nereye gideceksin peki. Ağaç değilsin yerini değiştir diyorlar. Peki gittiğin yerde onlardan varsa kaçmak nasıl çözüm olabilir. Onları görmezden gelmeye çalışmak. Müsamaha göstermek, tahammülünüzü geniş tutmak kendinize karşı yaptığınız haksızlıktır. Ona artık dur bu böyle olmaz demelisiniz. Hemen kabullenmeyeceklerdir. Ama artık onların kulaklarına o kar suyunu bir kere kaçırdıysanız. İçten içe kendilerini ele alıp düşünmeye de başlıyorlar. Ben onlara narsist demek yerine cahil demeyi seçiyorum.
Onlarla mücadele etmenin bir diğer yanı da şu, sizin artık susmadığınızı ve susmayacağınızı biliyor oldukları için eskisi kadar. O iç daraltan eleştirilerini ortalığa saçamaz duruma geliyorlar. Çünkü ağzından çıkan sözler neticesinde sizin ona ne denli bir tavır takınacağınızı biliyor olacaklar. Ama susar ve duymazlıktan gelirseniz. Onlara daha fazlasını yapma fırsatı verirsiniz. Peki siz daha mı güçsüzsünüz ondan. Güçlü ve akıllı olan o, duyarlı ve nazik bir insan olduğunuz için siz sessiz ve savunmasız mı olmak zorundasınız. Bu kısmı doğru görmek, doğru düşünmek ve en doğru önlem hangisiyse ona uygun olmak zorundasınız.
Kendinizi mücadele ederek yaşayan biri gibi görmek yerine eğitimde olan biri gibi düşünün. Yemek yapmak, evi temizlemek, çocukları doyurmak ne derece sizin işinizse, cahile aç gözünü ve doğru düzgün bak, kimsenin kalbini kırma, şu dilini ölçülü kullanmayı öğren demek de göreviniz olmalı. Bunu kavraya bilirsek. Dönüştürebiliriz... Tanrı yaratma kabiliyetine sahip tek varlıktır. Bizlere kullanmamız için verdiği aklın en büyük nimeti, icat etmek, yenilemek, değiştirmek ve dönüştürmektir.
Sevgiler...