*Bizler, köklü bir geçmişe sahip olan bir milletiz. Zengin bir edebiyatımız ve hemen her duyguyu anlatmış güçlü şairlerimiz var. Fakat bugün vatanına ve milletine düşkün her Türk evladının en sevdiği ya da en çok sevmesi gereken şiir İstiklal Marşı’dır.
Kavrayabildik mi gerçekten? İstiklal Marşı’nı beğenmek ve onun değerli kalemi Mehmet Akif Ersoy’u takdir etmekten başka ne yaptık bugüne kadar?
İstiklal Marşı denince aklınıza bir ilkokul ders kitabının 2. sayfası mı ya da sınıfta, tahtanın hemen üzerindeki cam çerçeve mi yoksa her hafta pazartesi ve cuma günleri düzenlenen törenler mi geliyor? Hak verirsiniz ki İstiklal Marşı’mız ve değerli İstiklal şairimiz bu kadar sıradan olmamalıdır. *Her şeyden önce, bu iki yüce değerin doğru anlaşılması gerekiyor.
İstiklal Marşımız, yurdumuzun düşman işgaline uğradığı felaket günlerinde hazırlandı. Büyük şair Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı, Türk ulusunun bağımsızlık ve özgürlük savaşını ölümsüzleştiren, Türk Milletini ortak düşünce ve değerler düzleminde buluşturan eşsiz bir yapıttır. Akif tarafından yazılıp milletimize armağan edilen İstiklal Marşı, 12 Mart 1921 tarihinde TBMM tarafından kabul edilmiştir. *İstiklal bağımsızlık, demektir. Bir başka ifadeyle özgürlük demektir. Oysaki haritaya baktığımızda o yıllarda özgürlüğe inanmak çok da kolay olmasa gerek. Haritaya bakıp da ürkmemek çok zordur. İşte Akif tam da bu noktada ‘KORKMA!’ diye seslenir milletine. Dürüst adamdır Akif, bir bildiği olmadan böyle büyük konuşmaz. Nitekim bu gerçeği ‘Ağlarım Anlatamam’ adlı şiirinde kendisi bizlere söyler: “Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim.
İnan ki her ne demişsem görüp de söylemişim” *Gerçekten de öyle. Adeta bağımsızlığı çok önceden görmüştür Akif. Esareti kabul etmeyen halk, İstiklal şairine inanmıştır. Özgürken değil özgürlüğe hasretken yazılmıştır İstiklal Marşı. Onu diğer devletlerin marşından ayıran en önemli nokta da budur. Hayatının sonlarında milli mücadele ile ilgili bir sohbette söz İstiklal Marşı’na geldiğinde büyük şair şunları söylemiştir: "O şiir bir daha yazılamaz. Onu kimse yazamaz. Onu ben de yazamam. Onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lazım. O şiir artık benim değildir. O, milletin malıdır. Benim millete karşı en kıymetli hediyem budur." *İstiklal Marşı’mızı iyi anlayabilmek Mehmet Akif’i de iyi tanımayı gerektirir. Kimdir Mehmet Akif? Cumhuriyet devrimizin en dikkate değer fikir ve sanat adamı, ümidimizin, ailemizin, vatanseverliğimizin, hürriyet aşkımızın şairidir. Millî mücadelemizin manevi ve psikolojik cephesini omuzlayan, bağnazlığa, cehalete, tembelliğe, ruhsuzluğa, köksüzlüğe başkaldırmış bir şairimiz aslına bakarsanız Mehmet Akif, Türk Milletinin ta kendisidir. *Bu değerlendirme çerçevesinde bize düşen görev de milli marşımızı vesile ederek onun ifade ettiği milli ruhu, milli duyguyu gençlerimize tanıtmak, benimsetmek olmalıdır. İstiklal Marşı'nın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından milli marş olarak kabul edilişinin 101. yıldönümünde, başta Yüce Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşı'nın tüm kahramanlarını ve değerli şair Mehmet Akif Ersoy'u rahmet ve saygıyla anıyor, sözlerimi büyük vatan şairimizin dileğiyle bitirmek istiyorum: ‘’Allah bu ulusa bir daha istiklal marşı yazdırmasın!’’