Merhaba SES Gazetesi okurları. Yepyeni günden hepinizi selamlıyorum. Bu sabah kalktım şöyle bir doyasıya gerildim. Penceremin kenarından sızan güneş ışığına doğru kafamı çevirdim ve o ışıktan sızan havayı doyasıya içime çektim. Tam böyle biraz hayallere dalacaktım ki birden bir ses ‘babacim’. Günaydın oğlum dedim yanağına kocaman bir öpücük kondurdum. Direk beni odasına götürdü ve oyuna oturttu. Ben dedim lego oynayalım o boya yapmak istedi. Kısa bir inatlaştık ama sonunda oğlum Kuzey kazandı. Kendisini kısa bir inceledim ve dedim ki ‘Aferin oğlum, istediğinden hiçbir zaman vazgeçme her zaman ısrarcı ol istediğini elde edebilesin.’
Evet arkadaşlar ısrarcı olmak iyidir. Ama fazla ısrarcı olmak iyi değildir. Elinden gelenin en iyisini yapıp, beklemelisin. Vazgeçeceği noktayı çok iyi bilmeli. Neden mi? Bu hayatta en nefret edilesin insan tipi ısrarcı olanlardır. Fazla ısrarcı olanlar karşısındaki daima zor durumda bırakırlar. Karşındaki kişi bir defa olumsuz cevap verdiyse tamam de geç, neden ısrar edip kendinden soğutur insan anlamıyorum. Gerçekten adama sinir krizi geçirtirler. Bunların profesyonelleri yapmayı hiç istemediğiniz ve hoşlanmadığınız bir şeyi size hiç fark ettirmeden yaptırmayı severler.
Sanki çok ısrar edince karşılarındakine istediklerini kabul ettirecekler. Gerçekten bu duruma can-i gönülden inanıyorlar. Karşındaki kişi karar vermiş hiç mi umurunda olmuyor da bu durumu çok daha farklı yerlere çekmeye çalışır bir insan. Açıkça düşüncesini söylemesine rağmen bunlar hiç konuşulmamış, söylenmemiş gibi davranmaya devam eder.
Bu tip insanlarla bir arada iseniz büyük bir sabra ihtiyacınız var demektir. Sabrınız dolduysa çıkışa doğru yönelin. Hiçbir şey söylemeden arkanıza bile bakmadan uzaklaşın o ortamdan. Bir de hatalarından doğruluk payı olduğu konusunda ısrar eden tipler vardır. Kesinlikle uzak durulması gerekir. Sonuç olarak size işkence de olsa bazen sonuç alabilen insanlardır diyeyim yazımı sonladırayım. Kalın sağlıcakla…
Saygılarıma!