Aslanın canı sıkılmış, şöyle demiş bir haftalığına tatile çıkayım. Toplamış orman ahalisini başlamış konuşmaya: "Ey ahali, ben bir haftalığına sahil beldelerine gidip güneşlenip yüzeceğim, ben gelene kadar yerime vekalet olarak tilki bakacak. Ben yokken tilkiye yapılan her hareketi kendi şahsıma sayarım, ona göre davranın!" diyerek, toplantıyı bitirip, çıkınını alıp çıkmış yola... Aslan gittikten sonra tilki göğsünü kabarta kabarta başlamış ormanın içinde dolaşmaya. Bakmış bir tane gergedan, eliyle patlatmış kulağına. Gergedan şaşırmış, dönüp tilkiye tam bir tane sille çakacak, aslanın söylediklerini anımsamış; "ya sabır" diyerek çekip gitmiş. Tilki akşama kadar maymuna laf atmış, sincaba tokat atmış, önüne gelene sataşarak dolanıp durmuş. Hayvanlar aslanın korkusundan tilkiye ses edememişler. Ormandaki hayvanları pataklamaktan yorgun düşüp ağacın altında soluklanırken, bir bakmış ayı derenin kenarında sessizce balık avlıyor. Tilki usulca yaklaşıp tüm gücüyle ayıya basmış tekmeyi. Ayı: "n'oluyor lan" diyerek arkasını döndüğünde bir de bakmış karşısında sırıtarak gülen tilki. Ayı, birden hamle yapıp tilkiyi almış altına yer misin yemez misin diyerek ağzını burnunu bir güzel kırmış. Bakmış tilki elinde kalacak, bırakıp kenara arkasını dönüp yürümeye başlamış. Tilki, biraz ayılınca ayağa kalkıp geri geriye giderek başlamış ayının arkasından seslenmeye: "Lan ayı oğlu ayı, bir kez olsun toplantıya gel be, bir kez olsun toplantıya gel!" Tarih boyu makam ve mevkilere kimi zaman liyakatli kimi zaman liyakatsiz kişiler bir şekilde oturmuş ve halklara hükmetmişler. Söyle geçmişe dönüp bakınca her birinden bizlere çıkarılacak elbette pek çok dersler var. Saltanat denilen şey Sultan Süleyman’a bile kalmadığına göre herkez o mevkilerde birinin emanetçisi. Gücü ve yetkiyi kimden aldığını unutanlar zalim hükümdar olarak yazdırmışlar adını. Hükmünü gücüne göre değil, arkasındaki güce dayandıranlarsa eninde sonunda bir ayıya denk gelip yerden yere vurulmuşlar.  Şimdi buradan çıkarılacak ders sadece ülke yönetenlere mi hitap ediyor. İşte en büyük yanılgı burada başlıyor. İnsanlar bu tarz dersleri kendine konduramasalar da her birimizin mesuliyetinde olan aileleleri yok mu? Çocuklarımıza, eşimize aile içinde kendi meşrebimize göre kurallar koyup aile yaşantımızı buna göre düzenlemiyor muyuz? Demekki bir ayıya toslamak için illaki ülke yönetmek gerekmiyor. Elbette burda ayı bir benzetmedir. Adaletle hükmetmek hepimizin boynuna borçtur. Ve unutmayın ki “Allah’ın tokatı yoktur” Dikkat edin de şamarı indirmek için başınıza bir ayı musallat etmesin!