Nazilli Belediyesi’nin çiçeği burnunda Belediye Başkanı Av. Kürşat Engin Özcan ile Başkan Yardımcısı Mert Öreroğlu, Nazilli Belediyesi’nin mali tablosunu, göreve gelişinden 52 gün sonra basın mensuplarıyla paylaştı. Mali Müşavirlerin, Nazilli Belediyesi’nin son 10 yılını, 50 gündür inceliyor. İlk inceleme sonuçlarına göre, Nazilli Belediyesi’nin 102 milyon lira borcu olduğu ifade edildi. Bu borcun 40 milyon lirasının kamu borcu olduğunu açıklayan Başkan Kürşat Engin Özcan bu borçlar için “aylık 500 bin lira aylık faiz ödeyeceklerini, Nazilli Belediyesi’nin borcunun bu boyutta olduğu hiç aklımıza gelmemişti” dedi. Yine tespit ettikleri büyük çapta yolsuzlukları, önümüzdeki günlerde ilgili makamlara ileteceklerini ifade etti. “Bunu yaparken inisiyatif gibi bir tavrımız asla olamaz, olmayacak” sözü ile kararlılığını ifade etmesi takdire şayandı. Nazilli gibi bir belediyenin yasa dışı keyfiyetle yönetilmesi ne kadar acı, ihale yolsuzlukları iddiası çok kötü. Yetim, öksüz hakkı yemem diyen kişilerin bunları yaptığı iması yada yapılmasına göz yumduğu iddiası daha büyük bir üzüntü. Hani bir atasözü var ya “HESAPSIZ KASAP NE SATIR BIRAKIR NE MASAT” diye işte Nazilli Belediyesi iddialara göre öyle keyfi yönetilmiş. Sayın Haluk Alıcık ilk belediye başkanı olduğunda 250 bin lira borç için, enkaz devraldık sözleri, bugün gibi kulaklarımda. O enkaz ise bugünkü borç bir felakettir. Allah yeni yönetimin yardımcısı olsun.  34 Bin nüfuslu Bozdoğan'ın 78 milyon TL ve 114 bin nüfuslu Kuşadası'nın 320 milyon TL olduğu yerde 157 bin nüfuslu Nazilli'nin 102 milyon liralık borcunun da çok fazla olmadığı da bir gerçektir. Yeter ki harcamalar doğru yapılsın. ** SIFIR İŞGALİYEYE TAVİZSİZ UYGULAMA! Şehir merkezlerinde, esnafların kaldırım hatta sokak işgalleri şehir belediyelerimizin, en büyük sorunu olmaya devam ediyor. Siyasi hesaplar, menfaatler için yaratılan bu sıkıntılar hemen hemen her ilçemizde yaşanıyor. Kuşadası Belediyesi’nin çiçeği burnunda yeni belediye başkanı Ömer Günel ve ekibi, işe şehrin görüntüsünü bozan bu esnaf işgaliyeleri ile başladı. Belediye çalışmaları hep, yapılacak yatırımlarla ölçülmez Kuşadası Belediye Başkanı, belediye meclisinde aldığı kararla Kuşadası’nın şehir görüntüsünü bozan çarşı içi işgalsiz kaldırımlar için, start verdi. SIFIR İŞGALİYE, TAVİZSİZ UYGULAMA parolası ile kolları sıvadı. Başkan Ömer Günel ve ekibinin Kuşadası’nın görüntü kirliliğine son verme kararına halktan da tam destek geldi. Daha önceki belediye başkanı esnafların 60 cm. kaldırıma çıkabileceği kararı vermişti. BAŞKAN GÜNEL KARARLI  Belediye Başkanı Ömer Günel; “Kuşadası’nın menfaatleri, esnafımızın menfaatlerinin üzerindedir. Kararlıyız Kuşadası’nın bu görüntü kirliliğinden kurtaracağız” dedi “Kaldırımlar kamuya aittir. Esnaf arkadaşlarımızdan gerekli anlayışı bekliyoruz. Şehirler belediye disiplini ile öne çıkarlar. Kuşadası’nda kurallar önünde herkes eşittir. Adaleti sağlayacağız” sözleri Başkanın bu konudaki kararlığı gösterdiği gibi, halkıda mutlu ediyor. Kuşadası’nda park ihlali yapan 2 belediye aracını çektirmesi belediye personeli hakkında yasal işlem yapması, başkanın kararlılığını göstermesi açısından ilginçtir. Ve halkına güven vermiştir. **  NAZİLLİ BELEDİYESİ NE YAPACAK? Aydın’da belki de çarşı içinde en yoğun kaldırım ve sokak işgalleri Nazilli’de yaşanıyor. Zaman zaman basın mensubu arkadaşlar bu sorunu gündemlerine aldılar, yazdılar çizdiler ne yazık ki, hiçbir faydası olmadı. Nazilli, Aydın’da en kötü şehir görüntüsü olan ilçelerin başında geliyor. Kaldırımlar, çarşı sokakları açık vitrin olarak kullanılıyor. Rezil bir görüntü ise diz boyu. Belediye disiplini maalesef yok hükmünde. Yeni belediyemizin önünde duran, önemli sorunlardan biride çarşı içi kaldırım ve sokak işgalleridir. Bu işler, ahbap çavuş ilişkileriyle düzelmez. Menfaat, çıkar hesabı yapılmaz. Bugüne kadar gittiği gibi hiç gitmez. Bu işler uzman işidir disiplinle gerçekleşir. Yeni Belediye Başkanımız ve ekibine bu konuda önemli görevler düşüyor. Tabi ki Nazilli’yi düşünüp adaletli görev yapmak isterlerse. Bir kararlı duruş göstermesi halinde halktan büyük destek görür. Bunu yapmayıp, uyaroğlu gibi davranırsa yapacak bir şey yok. O zaman bize, “BÖYLE GELMİŞ BÖYLE GİDER” şarkısını söylemek düşer.