“Bir şahıs, konuştuğunda konuştuklarını delillendirirse, o şahsın konuştukları ilimdir; kendisi de âlim. Fakat bir şahıs konuştuklarını delillendiremiyorsa, konuştukları hikâyedir, kendisi de hikâyeci.” Akkirmânî adlı bir âlime ait bu söz. Peki delillere nasıl ulaşırız? Bilimin ve aklın temeli düşünceye dayanır. TDK’ya göre düşünce, uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan; duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, ide, idea ve dış dünyanın insan zihninde yansıması olarak belirtilmiştir. Düşüncenin duygulardan bağımsız olarak değerlendirilmesi tabii ki başka bir yazının konusu fakat şunu ifade etmemiz gerekir ki düşüncelerimiz duygularımızı duygularımız da davranışlarımızı oluşturur.
Matematik çerçevesinde baktığımızda delillere ulaşmak için sistematik bir düşünce gerektiğini görebiliriz ve sistemin ilk adımını “Neden?”, “Ya bu şekilde olmasaydı?”, “Tersini kabul edelim ki...” gibi kalıplaşmış cümlelerle atmış olabiliriz. İnsanoğlundan başka hiçbir canlı neden sorusunu sormaz. Yağmur yağdığında “nedenini” insandan başka soran ve merak eden bir canlı yok. Tarihsel olarak bilimin ve teknolojinin gelişimine baktığımızda, insanlık hep bir adım sonrasını merak etmiş ve bu adımı görebilmek adına cevap aramıştır. Cevaba ulaşmaya çalışırken hep soru sormuştur. Bugün dünyanın her yerinde sorulara cevap arayan çoktan seçmeli veya klasik denilen yazılı sınavlar yapılmakta. Ancak bu sorulara cevap ararken, öğrencilerin soru sormamalarını sadece cevaba odaklanmaları gerektiğini, hatta cevabı bulurken de en hızlı şekilde bulmalarını istiyoruz. Bilimsel gelişim aslında düşüncede gelişmeler ışığında kendine yer bulabilmiştir. Çünkü düşünülen her şeyin bilim olması zaten kabul edilebilir bir olasılık değildir. Bizler bu çerçevede baktığımızda şu an itibariyle yapabileceğimiz ilk şey, bize soru sorulmasından ve soru sormaktan çekinmemek diyebiliriz. Soru sorup ter dökmenin bizleri ne kadar ileri götüreceğini bilemeyiz ama ileriye götüreceği aşikâr. Richard S. Westfall, Modern Bilimin Oluşumu, (çev.: İsmail Hakkı Duru), Tübitak Yayınları Karl R Popper, Bilimsel Araştırmanın Mantığı, (çev.: İlknur Aka – İbrahim Turan), Yapı Kredi Yayınları