Atalarımız ne güzel söylemişler. “Aç ne yemez, tok ne demez” diye. Burada biraz kelimeler ve anlamları üzerine düşünmek gerekir. Her ne kadar basit gibi görünse de, bazen insanların birçoğu aynı kelimeden hatta aynı cümleden farklı anlamlar çıkarabilmektedirler. Bu atasözündeki “aç” kelimesinden, anlaşılan herkes aynı şeyi anlamıyor. Farklı anlamlar yüklenilebilen bir kelime olarak karşımıza çıkıyor “aç” kelimesi. Durumu örnekleyerek devam edelim.
Mesela;
Hacizde borç senedi olduğu halde akşam yemeğini yiyen kişi aç mıdır, tok mudur?
Banka kredi kartının asgari ödemesini yapamayan kişi sabah kahvaltısı yapınca tok mu oluyor?
Dükkanına mal alamadığı için, müşterilerine “yok” diyen esnaf öğle yemeği yiyince tok mu oluyor?
Öğrenim kredisi alıp da iş bulamadığı için ödemesini yapamayan ama öğle yemeğini yiyen mezun öğrenci tok mudur?
Pazar alışverişine çıkıp da, mevsim meyve veya sebzesini istediği kadar alamayan ama akşam yemeğini yiyen ev hanımı aç mıdır tok mudur?
Kış mevsiminde ihtiyacı olduğu halde odalarının hepsini ısıtamayan ev reisi, akşam yemeğini yediğinde tok mu oluyor?
Yine kış mevsiminde yağmur yağdığı halde, yol parası vermemek için şehiriçine binmeyip yürüyen kişi akşam eve gelip yemek yediğinde tok mu olur?
Doğum gününü kutlamak için yılda bir defa da olsa dışarıda bir mekanda arkadaşlarına misafir edemeyen ama akşam yemeğini yiyen bir genç aç mıdır, tok mudur?
Mezun olduktan sonra yıllarca iş bulamayıp, ailesinden harçlık isteyen genç sabah kahvaltısı yapınca tok mu oluyor?
Market alışverişi yapıp, kasada ödeme gücü olmadığı için aldığı bazı eşyaları markete geri bırakmak zorunda kalan bir kişi akşam yemeği yiyince tok mu oluyor?
…………………………..vs.
Yukarıdaki örnekleri çevrenize veya kendinize bakarak çoğaltabilirsiniz.
Peki çözüm ne?
Çözüm yönetim sisteminde ve yöneticilerde.
YÖNETİCİLER;
1- Liyakat sahibi olmalı.
2- Adaletli olmalı
3- Meşveret (görüş alış verişi, istişare ) yapmalı.
Aslında yöneticiler için; aranılan bu 3 şart başarı için yeterli değildir. Çünkü yöneticilerin görevlerini yapabilmesi için demokratik bir ortama ihtiyaçları vardır. Demokrasinin de garantörü laikliktir. Laiklik ne kadar güçlü olur ve iyi işlerse ( temel hak ve özgürlüklere müdahale etmemek şartıyla) yöneticilerin başarı şansı da o derece artar.
*****
Yeni Nesil Futbol,
Yıllar önce Maradona’nın kişisel becerilerini takdir ederek izledik. Yine yakın zamanda da Zidane hayranlıkla izledik. Bence Zidane yeni nesil futbolu temsil etti. Yani kişisel becerilerden ziyade;
1-Koşu yoluna pas,
2-İsabetli, ayağa kısa ara pas,
3-İsabetli, ayağa uzun pas,
4-Ceza sahası içinde kafaya isabetli pas.
Yani yeni nesil futbolunda çalım yok, pas var.
Futbolla ilgilenen kardeşlerim için paylaşmak istedim.