Geçen Cumartesi akşamı Nazilli Belediyesi hizmet binası önünde müzik şöleni vardı. Özel günlerde yapılan bu tür müzik eğlenceleri yaşlı-genç herkesin dikkatini çeker. Fırsat bulanlar bu müzik eğlencesine katılıp, neşeli bir kaç saat yaşamak ister. Yeni seçilen Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan ve Millet İttifakı Belediye Meclis Üyeleri kendi bütçelerinden böyle bir eğlence düzenlemiş. Zafer kutlaması tadındaki gecede arka arkaya atılan sayısız havai fişekler halkın bayağı dikkatini çekti. Bende eşimle birlikte bu eğlenceyi izlemek, değişikliği yaşamak için gittim. Oldukça kalabalık bir halk gurubu vardı. Genç ihtiyar bu heyecanı yaşamak için meydana gelmişti. Parti ayrımı yapmaksızın, her guruptan arkadaşlarımızı dostlarımızı eğlencede gördüm. Hepsi de müzik dinlemenin zevkini yaşıyorlardı. Gecede tek siyasi slogan duymadım. Sonradan duydum ki. Nazilli İlçe Jandarma Komutanımız da çocuklarıyla birlikte bu heyecana katılmış. Bir baba olarak, çocuklarının bu heyecanı yaşamasını sağlamış. Aman Allah’ım o da ne? Duyduklarıma inanmak istemiyorum. Yüzbaşı çocuklarıyla da olsa bu eğlenceye nasıl gelirmiş? Bu Millet İttifakı’nın eğlencesiymiş. Bunlar akıl fakirlerinin söyleyeceği sözler. Böyle şey olur mu? Bunu söyleyenleri ayıplıyorum. Kınıyorum. Ben dahil herkes o anı bir eğlence kabul ettiği için alandaydı. Geceyi yaşamak için gelen imam arkadaşlarımız bile vardı. Tasada ve sevinçte ortak hareket etmek, milletimizin ortak özelliklerinden biri değil mi? Sayın Komutanı çok yakından tanırım. Onu yaralayacak dedikodu üretenler, onun milliyetçiliğinden, bayrak ve vatanseverliğinden ders almalı. Bunu konuşanlar, içindeki şeytanı kovup yeniden değerlendirirse aradaki farkı onlarda görür. ** ADÜ REKTÖRÜ DÜŞÜNEMEMİŞ! Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü sayın Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir Aydın’da görev yapan basın mensuplarına kahvaltılı basın toplantısı düzenledi. Rektörlüğün ilk kez de olsa böyle bir toplantı düzenlemesi gazeteci, üniversite ilişkileri açısından güzel bir girişim. Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir, Rektörlük binasında kahvaltılı basın toplantısını, her ne hikmetse sanki Aydın’ın genelinde, ADÜ’ye bağlı yüksekokul ve fakülteler yokmuş gibi bu toplantıyı sadece, Aydın merkez basını için düzenlemiş olmasını doğrusu garipsedim. Sayın Rektör hiç değilse böyle bir toplantıyı uygun tarihlerde, Söke ve Nazilli gibi merkez ilçelerde de düzenleyebilirdi. Bu hususu toplantı sonunda sayın Rektöre ifade ettim. Rektör beyin gazeteci arkadaşların “Seçim sürecinde Cumhur İttifakı’nın adayı Mustafa Savaş programını okumak için üniversitede salon istedi verdiniz. Aynı istekte bulunan Millet İttifakı Büyükşehir Belediye başkanı Özlem Çerçioğlu’na salon vermediniz neden?” sorusunun sayın Rektörü sıkıntıya soktuğunu sezdim. Rektör Aldemir, bu soruya "Sayın Özlem Çerçioğlu'nun istediği gün Tıp Bayramıydı. Salon bize lazımdı onun için veremedik" cevabı ise ilginçti. ÖNCE KONUŞTU SONRA SORULARA MUHATAP OLDU! Rektör bey genç bir arkadaş. Böyle genç arkadaşlar idealist düşüncelerinden fedakarlık yapmazlar. Çok dinamiktirler. Tecrübesizliklerinden dolayı, uygulamalarında çok hatalarını görmek mümkündür. Sayın Rektör Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir, üniversitenin önemli biriken sorunlarını anlattı. “Biz bu göreve devletimiz adına hizmet vermek için geldik” dedi. Basınla ilişkilerine verdikleri önemden bahsetti. Üniversitelerin siyaset üstü bir kurum olduğunu ifade eden Rektör Aldemir, ancak hepimizin amacı “milletimize hizmet etmektir” dedi. ADÜ’nün başarısı için ekip çalışmasının önemli olduğunu vurgulayan sayın Rektör, “Çalışma arkadaşlarımızı kılı kırk yararak seçiyoruz. Bugüne kadar üniversitemizde görev yapan 5 rektörümüzden 2’sinin FETÖ’den dolayı meslekten ihraç edilmesi, birinin daha meslekten atılmak üzere olması söz konusudur. Üniversitemiz bu şartlar içinde bugünlere gelmiştir” sözü çok düşündürücüydü. Bu nedenle “Yüksek Okul Müdürlerimize ve Dekanlarımıza görevi vekaleten veriyoruz. Başarılı olmaları halinde asaleten atamalarını yapıyoruz” ifadelerini kullandı. “Üniversitemizde her isteğe evet diyecek bir ekip değiliz” diyen Rektör Aldemir, “Araştırmalar sonunda uygun olan işlere “evet” diyeceğiz. Bu unutulmamalı. Her yere yüksek okul ve fakülte açılmış. Aydın’da, Nazilli’de, Söke’de İktisadi İdari Bilimler Fakültesi açılmış. Bu çok yanlış bir uygulama. Bunlar beraberinde sorunlar getiriyor. Bu ve bunun gibi yanlışları düzelteceğiz” sözleri geçmişte üniversite yönetiminin yaptığı hataları bir yerde kabul ediyor olması güzel bir davranıştı. AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ! Verdiği örneklerle ilklerin Rektörü olduğunu ifade eden ADÜ Rektörü Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir, devletçi bir anlayışa sahip olduğunu anlatmaya çalıştı. Aslında böyle şeyler kişinin icraatlarında görülür. Onu da izleyip göreceğiz. Örneğin, kendisi Malatyalı olan Rektör Osman Selçuk Aldemir’in ADÜ’ye atanması Malatyalılar arasında sevinçle karşılandı. Bunu Nazilli’de bizzat yaşadım. “AYİNESİ İŞTİR KİŞİNİN LAFA BAKILMAZ” sözünde olduğu gibi. Biz şimdi sayın rektörün anlattıklarından ziyade yaptıklarına bakacağız. Elbette başarılı olmasını isteriz.  Kendimi toplantıda misafir gibi gördüğüm için çok önemli sorularımı soramadım. Örneğin, Sayın Rektör Aldemir, boğazını gösterip; “Allah’ım buradan 50 kuruş haram geçirmesin” sözü basın mensupları tarafından alkışlandı. Ben kendisine alkışlanan bu sözü üzerine Sayın Rektörüm çok güzel ama boğazınızdan geçmemesi yetmez diyorum. Kimsenin de boğazından geçmesine izin vermemeniz lazım. Nazilli ve İsabeyli yerleşkesindeki ADÜ’nün önümüzdeki günlerde açılacak ihalelerini kimlerin aldığını da şeffaf bir duruş sergileyerek açıklayın diye söylemek isterdim. Ama dedim ya, Aydın’daki bu toplantıda kendimi misafir hissettiğim için bu kadar yazabildim. Yinede siz rektörümüze yürekten başarılar diliyorum. Ortaklar Öğretmen Okulu’nda İsa Ayhan diye bir hocamız vardı. Bir gün demişti ki, “ÇOCUKLAR ÇOK KONUŞANIN DOĞRULUĞUNDAN, ÇOK PARADAN BAHSEDENİN PARASIZLIĞINDAN, ÇOK DİN İMANDAN BAHSEDENİN DİNİNDEN İMANINDAN HEP ŞÜPHE EDİN” derdi. Bilmem bu söze siz ne KADAR KATILIRSINIZ…