Malumunuzdur ki yaz ayları sporun durgun zamanları. Sportif faaliyetlerin en aza indiği yaz döneminin olmazsa olmazı transferdir. Aslı astarı olmasa bile transfer dedikoduları ayyuka çıkar bu dönemde. Ulusalda bu transferler bazı kulüplerde havada uçuşurken bazıları da durgun. Neyse bizim işimiz yerel spor. Aydın takımları çok durağan bir transfer sezonu geçiriyor. Son haftalarda en yoğun transfer trafiği Efeler 09 SFK’da yaşanıyor. Gidenler gelenler derken baya yoğun bir mesai harcanıyor. Nazillispor’un durumu hala belirsizliğini korumakta. Ne olup biteceği belli değil. Belli olan bir şey var ki bu sezon bir sürpriz olmazsa Nazillispor’dan pek bir şey beklemeyeceğiz. Bu takımlar öyle ya da böyle para bulur bir şeyler yapar bu yüzden ben daha da aşağıya inmek istiyorum. Her sene harcadıkları tonla paralar hiç bir şekilde kendilerine geri dönmeyen amatör kulüpler yeni sezonun yaklaştığını hissedemediler henüz. Geçmiş dönemlerde ligler biter bitmez hareketlenen amatör kulüplerdeki transfer trafiği henüz başlamadı. Kulüpler bir kaçı hariç sessiz. Ülkede ki ekonomik buhranın bu etkilerinin olması çok normal tabi. Kendini zeki zanneden bir kaç üç kağıtçının bol keseden vadettiği transfer paralarına kanan futbolcular elbette var. Sponsorlardan aldıkları paralarla ahkam kesen, borçlarını ödemeden, futbolculara vadettikleri paraların üzerine yatan kulüp yöneticileri kervanına bu sene kimler katılacak göreceğiz hep birlikte. Ama görünen o ki değirmenin suyu tükendi. Her yıl, Banker Kastelli gibi para dağıtanların ağzını bıçak açmıyor. Aydın camiasında isim yapmış 50-60 tane topçunun etrafında akıl almaz paralarla dönen amatör futbol camiasının artık şapkayı önüne koyup düşünme zamanları geldi. Asıl işleri üst liglere genç sporcular yetiştirmek olan özellikle mahalli, amatör kulüpler buldukları üç beş kuruşu bu bir gurup oyuncu arasında her sene pay etmeye devam ederse topu dikmeleri yakındır. Sözde düzenlenen gelişim liglerine gerekli önemi kazandırabilmek adına federasyonun bu liglere ve bu ligden sporculara bir ayrıcalık kazandıracak formüller bulması artık mecburidir. Ama iddia ediyorum bu gerekliliğin farkında olan 5 tane federasyon yetkilisi yoktur. Yıllardır alt liglerde, körler sağarlar birbirini ağarlar kafasıyla, TFF’nin her sene yenileyip amatör spor kulüpleri federasyonlarına yolladığı ucube statülerin kağıt üzerinde oynatılmasından başka hiç bir katkısı olmayan başkancıklar bu dertlerle ne zaman dertlenecek bilmiyorum. Yıllardır tek övünç kaynağı TFF’nin yolladığı statülere göre ligleri organize edebilmeyi başarı sanan zihniyetler amatörün can çekiştiğinin farkında değil. Tek bildikleri sıkıntı kulüplerin maddi külfeti. Kardeşim amatör rayından çıkmış, duvara toslamış. Siz bu ucube statülerle her yıl daha çok içine ettiğiniz alt ligleri gerçek amacına oturtacak bir çalışmayı ne zaman yapacaksınız. Bu amatör kulüpler özüne dönmeden maddi külfetlerinin azalma imkanı yok. Süper Amatör’ü Aydın’da doğu batı diye iki bloğa ayırıp onunda içine ettiniz bununla övünüyorsunuz. Neymiş efendim takımların deplasman maliyetlerini azaltmışlar. Tebrikler… Derhal, hiç vakit kaybetmeden amatörü asıl ruhuna döndürecek projeler geliştirmek, yaptırımlar uygulamak zorundasınız. Bu sizin göreviniz. Bu ligleri hazır statüyle oynatmak başarı değildir. Gerçi onu da ne kadar adaletli yaptığınız ortada da neyse… O konuyla bu sene yakından ilgileneceğim. Bu işin çilesini çekenler yatağında rahat uyuyamıyorken, sizleri rahat uyutmayacağım. Ya işinizi doğru ve hakkaniyetli yapacaksınız, ya da hesap vereceksiniz. Bu konuda dersimi çalıştım. Hodri meydan. Bu asla illegal bir tehdit değildir. Oturdukları koltuklarda onlara verilen görev ve yetkileri tek tek çalışıp hesap verecekleri mercilere kadar araştırıyorum. Kimse bir daha “ÖYLE DENK GELMİŞ” gibi karşısındakini aptal yerine koyan bir bahanenin arkasına sığınamayacak. Biz istiyoruz ki her şey hakkıyla olsun, kimse ayrıcalık görmesin. Federasyona verdikleri paraları, federasyon binasını kahvehane gibi kullanıp akşama kadar oradan çıkmayanların kollandığı bir lig oynatırsanız eğer, bu iş daha yukarılara gidecek haberiniz olsun. “Ya Devlet başa, ya kuzgun leşe.”