“Vatan ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan. Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir, Turan.” Büyük Türk şairi Ziya Gökalp’in Turancılık ülküsünü tanımladığı müthiş ifadesidir bu. Herkese fikir özgürlüğü isteyen, herkes için demokrasi sloganlarının gölgesinde fikir beyin humması yaşayan bazı güruhlar için faşizm suçlamasının hedefidir bu ülkü. Bu güruhun en büyük kozu hümanist bir dili kendilerine şiar edinip, güya insancıl bir tutumla herkesi kucaklayan bir hayat görüşünü savunduklarını zannederler. Oysa ki kendi fikirlerinin kutsallığına biat etmiş her ideolojinin taraftarları gibi, karşı tarafın linçlenmesine faşizm sapkınlığı yaftasıyla başlarlar. Herkes için istediklerini söyledikleri fikir özgürlüğünden hiç bir zaman nasibini alamaz Turan Ülküsü. Bu ikiyüzlü demokrat tavırları onların ayıbı olsun. Elbette hiç kimse doğduğu ırkı seçemez. Seçme şansı olmadığı bir sonuçta ırkı üzerinden, diğer insanlara aşağılayıcı ve zalimce tavır sergilemek önce İslam inancına, sonra da Türklük yapısına uymaz. Tarihin hiç bir satırı Türk milletinin asimile edici, yok edici, bir siyasetini yazmaz. Münferit bazı olayları ve kişileri örnek göstererek büyük Türk tarihini kirletmeye çalışan meczuplar, kendi fikirsizliklerinin ötesine geçememektedir. Aklı ve vicdanı hür her birey Türk’ün tarihinde böyle bir politika olmadığını bilir ve kabullenir. Kendi ananesi içinde yer edinmiş bu ilke, ırkçılığı kesinlikle reddeden İslam dinine mensup olduktan sonra Türk Milletinin ruhuna tamamen adapte olmuştur. Ama Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed SAV.’in “Kişi kendi kavmini sevmekle kınanamaz.” Hadisi şerifiyle Türk milletinin milliyetçiliği vücut bulmuştur. Bu saf ve temiz ülkünün en büyük hayalidir Turan Devleti. Tarih boyunca Turan Devleti’ni kurmak isteyen büyük Türk kumandanları gelmiştir. Kimisi buna çok yaklaşmıştır. Bazen iç bazen dış sebepler bu ülkünün var olmasına hep engel olmuştur. Ancak 2009 yılında, ilk adıyla “Türk Dili konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi” daha sonra “Türk Devletleri Teşkilatı” adını alan, Türk Devletleri arasında kapsamlı dayanışmayı teşvik etmeyi hedefleyen bir oluşum kuruldu. Bu teşkilatın son olarak merkezi İstanbul’da olan Türk Yatırım Fonu’nu kurdular. Bu kuruluş dünyada Türk İMF’si kuruldu adıyla adlandırıldı. Değişen ve yenilenen dünyada en önemli güç olan ekonominin Türk merkezli bir yapıda, ve dünyanın en önemli coğrafyasında yerleşmiş olan Türk Devletlerinin dünyaya verdiği en büyük gözdağıydı. Türk milliyetçisi olan ve her zaman gönlünde Turan ülküsü ile yaşayan büyük Türk Dünyası, geçmişte hayal ve ütopya olarak görünen bu ülkünün artık somut adımlarla var olmaya başladığını düşünüyor. Bu düşünce ideolojik slogandan öteye bir realiteye dönmüş vaziyette. Her şey söyleyecekler. Küçümseyecekler, alay edecekler. Ama bu ülkünün ayak sesleri artık onu yaşatan kalplerden çıkmış, tüm dünyada net bir şekilde duyulur hale gelmiştir. Ülküsü Turan olanlara hayırlı olsun.