Bakmayın siz cahil cühelanın bu kadim milleti hakir görüp aşağılamasına. Ancak bugünün penceresinden bakarak görebildikleri günümüz dünyasında bir takım sıkıntıların içinde olabiliriz. Bazı zorlukların altında ezildiğimiz doğrudur. Dünyanın başını alıp gitmesi, bizim bazı konularda geride kaldığımız izlenimini destekliyor görüntüsü veriyor olabilir. Bilimde, sanatta, yaşamda hedeflediğimiz yerlere gelememiş olabiliriz. Bu açıklamalardan sonra şimdi sırada umut verici sözlerin geleceğini umut ediyor değil mi insan? Emin olun hepimiz içten içe biliyoruz ki umut verici sözler bu umutsuzluğun ardında hep var. Biz tarihin yazılı olduğu ilk andan beri var olan bir milletiz. Bakmayın Türk ismi ilk kez Göktürk Yazıtlarında geçiyor diyen zibidilere. Herkes biliyor ki Tarih Türklerle başlar. Dünyanın neresinde hangi medeniyetin altını eşelesek, illaki oradan Türkler çıkar. Bu sözlerimi abartı bulacak olanlar önce Etrüskleri bir araştırıp öğrensin, sonra konuşalım. Tarihin bilinmeyenlerini bir kenara koyup yalnızca bilinen kısmına baksak bile bir gerçeklik ortaya çıkar. Biz Türkler’de Devletin devamlılığı esastır. Aslolan Devlettir. Adının ne olduğu, kimin yönettiği önemli değildir. Bu sebepledir ki tarihin yazılı her sayfasında Türk adı mutlaka geçer. Hüküm sürdüğümüz toprakların sınırlarına tarihçiler net olarak erişememekte. Dünya 7 kıtadan oluşmakta. Bunlardan biri buzullarla kaplı olan Anktartika, kalan 6 kıta dan 1’i Avusturalya, 2’si de zaten Güney ve Kuzey olmak üzere 2 parçadan oluşan Amerika. Amerika kıtasında henüz kesin olarak ispatlanamamış bile olsa hüküm sürdüğümüz neredeyse kesin gibi.(Bknz. Kızılderililer). Avusturalya kıtasına henüz gidip savaşamadık belki ama onları taaa ordan buraya getirip burada hezimete uğrattık. (Bknz. Çanakkale Zaferi, Anzaklar.) geriye kalan 3 kıta Asya, Avrupa ve Afrika’da ise kaç devlet, kaç imparatorluk kurup dağıttığımızı dünya biliyor. Yani biz tarih kitaplarına bile sığmayan bir tarihe sahip milletiz. Başımızda Devlet olmadan yaşayamayız. Önceden de dediğim gibi bu devletin Adının ne olduğu, kimin yönettiği önemli değil. Aslolan Türk Devleti olmasıdır. Bu kıyamete kadar böyle sürecektir. Bu kitaplara sığmayan koca tarihi bilmeden, bu Devletin bekasını bir iki kişinin varlığına bağlayıp medet uman cahil milliyetçileri tövbe etmeye, Türk milletinden özür dilemeye davet ediyorum. Sakın bu sözlerimi siyasi çekişmelere bağlamayın. Anlatmak istediğim tek şey kişilerin değil Türk Devleti’nin bekası her zaman adını asla bilmediğimiz uluların korumasındadır. Bu sebeple bizim bugün anlamakta güçlük çektiğimiz şeyler, görmediğimiz yerlerden kontrol altındadır. Duyduklarımızdan çok ötededir konuşulanlar, gördüklerimizin çok ötesindedir bu devletin sınırları. Eğer Türk Devleti’ne bağlı olmaktan, bu devletin bayrağı altında yaşamaktan mutluysan asla ümitsizliğe kapılma. Sadece arkana yaslan ve “PLANA SADIK KAL”.