İlkokulu bitirdiğim sene yaz tatilinde annemin babası İbrahim Acar dedem, Ferizli’deki evimize gelmişti. Bizde bir akşam kalmışlardı. Soğucak köyüne döneceği zaman, babama sordu: “Vehbi’yi nerede okutacaksın?“ diye. Babam da: “Adapazarı İmam Hatip Lisesi’ne vereceğim" dedi. Dedem: “Yatılıya verirsen, ben okutayım torunumu" dedi.Babam da: "Yok, baba, buradan otobüs var, daha küçük kıyamam, gitsin gelsin. Her akşam gözümün önünde olsun" dedi. Dedem, “Sen bilirsin" dedi. O sene 1979 yıl yaz tatilinin sonuna doğru, köyün muhtarı arabasıyla geldi bir sabah. Anneme, baban çok ağır hasta, seni istiyor demişti. Ben de küçüktüm hatırlıyorum. Annem babam, Kevser ve ben taksiye bindik köye gittik. Soğucak köyünde dedemin evi, köyün tam ortasında büyük bir bahçe içinde idi. Evin önü kalabalıktı. Annem evin önündeki kalabalığı görünce ağlamaya başladı. Dedem rahmetli olmuştu, muhtar söyleyemediği için anneme ağır hasta demişti. O gün dedem rahmetli olmuştu. Çok kalabalık bir cemaat katılmıştı cenazesine… Aradan bir yıl geçti. Ben Adapazarı İmam Hatip Lisesine yazılmıştım. 1980 senesinin 12 Eylülünden önceki haftaydı sanırım. Dedemin ölümünün üzerinden bir sene geçmişti. Soğucak köyünde senei devriye için mevlit hatim programı vardı. Hatim merasiminde Adapazarı İmam Hatip Lisesinden son sınıfta olan Muhtar isminde bir abi ile ismini hatırlamadığım yine bir abi daha vardı. Okuldan tanıyordum onları. Gayri ihtiyari “Siz dedemi nereden tanıyorsunuz" diye sordum. “ Merhum İbrahim Acar senin deden mi?" dediler. Ben de "evet" dedim. “Biz yedi yıldan beri yatılı okuyoruz. Bizim yatılı paramızı deden ödüyormuş. Yurt Müdürü Fahri Sivri hocamız bize yeni söyledi. Bize de : – Sizi okutan Merhum İbrahim Acar abinizin senei devriyesi, davet geldi. Siz de gidin ziyaret edin dediler. Biz de onun için geldik. dediler. Dedemin bir sene önce yatılı okayacaksa Vehbi’yi ben okutayım demesin hatırladım… Daha sonra öğrendim ki, Dedem yurt yönetimine gidiyormuş, Fakir, zeki, çalışkan üç öğrencinin bir senelik yurt masrafını ben ödeyeceğim diye söylermiş, şartı onlar beni bilmeyecek, dermiş. Tabi böylece üç öğrenciyi yedi yıl boyunca okutmuş. Son iki senenin ücretini de peşin ödemiş. O gün anladım dedemin büyüklüğünü, yardımseverliğini, merhametini… Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun.  Hayırlı Cumalar.