Saflıkla ile salaklık arasında ince bir çizgi olduğu her daim söylenegelir.
Bildiğim kadarıyla, hiç bir şeyim ben. Kendime ait bir kişiliğim yok. Başkalarının karşısına çıkacak bir karakterim hiç olmadı. Kendim için tam bir yabancıyım. Bir insanın sürekli iyi niyeti suistimal ediliyorsa, o iyi niyet sahibinin de arada sırada "ben neyi yanlış yapıyorum" diye kendi kendine sorması gerekir. Yaşamı hayal kırıklıklarıyla dolu bir başarı öyküsü. Şimdi yalnızlığını ve çaresizliğini daha iyi görüyor. Bağlandığı her değerin kısa süre içinde fos çıkmasına alışmış, en tepeden en tabana kadar kandırılmış bir toplumun isteyeceği son şey herhalde hesap vermektir. Zamanımızda en sık karşılaştığımız hırsızlık bu olsa gerek. Ne yazık ki bu kadar kötü bir suçun hiçbir müeyyidesi yok. Zararı da yanımıza kâr kalıyor.
• Bir gün bir genç yolda atının üzerinde ilerlerken yaşlı bir adam yanına gelir ve “Oğlum ben yaşlıyım bineğim de yok, izin ver de atına ben bineyim sen yaya yürü der”...
Genç: “Tamam amca gel bin” diyerek attan iner ve yaşlı adam ata biner. Genç adam, amcanın yüzüne tebessüm ederek yanında yürür. Yaşlı adam bir iki adımdan sonra atı hızlandırır ve kaçmaya başlar. Maksadı atı çalmaktır. Atının çalındığını gören genç adam ise arkasından şöyle seslenir:
“Amca, sen benim atımı değil huyumu çaldın. Benim evde bir tane daha atım var, ben ona da binerim. Ama bundan sonra her kim benden atımı isterse asla vermem.” der.
Bir insanın güzel bir huyunu çalmak,
* Onun kalbini bozmak,
* Vicdanını fesada uğratmak ,
* Kişinin güzel cevherlerle donatılmış kalbini alıp pisliğe bulamak.
* Bu davranışlar aynı zamanda dünyaya fesat tohumları serpmek demektir. Elbette ki o tohumlar gün gelip filizlenecek, ağaç olacak ve zehirli meyvelerini verecektir. !!
Onun için kimsenin güvenini sarsmayın...
**
'Abdal' ile 'Aptal' sözcüğünü hep karıştırırız.
Abdal - eskiden oradan oraya dolaşarak tarikatını yaymaya çalışan dervişlere verilen ad.
Aptal - zekâsı pek gelişmemiş olan, alık, bön, budala, ahmak (kimse).
İnsan ilk önce kendisine iyi olmalı, ben kendimi nasıl iyi hissedeceksem diye kararlar almalı. Çünkü verdiği özveriler, karşı taraftan bir beklentidir aynı zamanda. " işte bu yüzden "iyi insan" kaybeder. İyi insanın sadece adı iyidir, iyi insan kendine iyi olduğu yerde sorunsuz ilişkiler kurabilir. "Gerçek yüzü buymuş" gibi yorumları gülümseyerek karşılayan "insandır" ve kötüler hiç etkilenmez erdemden, sadece menfaat dengesi vardır onlarda.
Kağıtla kalın, kalemle kalın. İnsanlığınızla kalın.