Aydın Adliyesi B Kapısı önünde yapılan basın açıklamasına Aydın Baro Başkanı Av. Utku Devrim Barış Arslan, Baro yönetimi ve çok sayıda avukat katıldı. Baro Başkanı Av. Arslan yaptığı açıklamada “Zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasına yönelik olarak yapılan torba yasa düzenlemesine karşı düşüncelerimizi dile getirmek için buradayız. Daha önce kamuoyunun direnci sayesinde bu girişimler sonuçsuz kalmıştı. Ancak bu kez teklif komisyonlardan geçerek Meclis gündemine alınmış durumda. Bu bir talan yasası teklifidir. Aydın Barosu olarak karşı duruşumuzu ve tepkimizi göstereceğiz” dedi.
“ZEYTİNLİKLER YAŞAM ALANIMIZDIR”
Aydın Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Ahmet Sait Aygül de komisyon adına yaptığı açıklamada, yasa teklifinin doğa katliamının önünü açtığını vurguladı. Açıklamasında şu değerlendirmelere yer verildi: “Zeytinlikler yaşam alanımızdır. Talan Yasası teklifini kabul etmiyoruz! TBMM Komisyonlarında kabul edilen bu teklif; çevreye, tarıma ve topluma büyük zarar verecek. Anayasamızın 56. maddesi başta olmak üzere 169 ve 170. maddelerine açıkça aykırıdır. Bu teklif, 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı Kanunu’nu etkisiz hale getirmeyi amaçlamaktadır.”
TEKLİFİN GETİRDİĞİ RİSKLİ DÜZENLEMELER
Algül, teklifin içerdiği bazı düzenlemelere ilişkin şu bilgileri verdi: “Maden ve enerji projelerine ÇED kararı beklenmeden ruhsat verilmesinin önü açılmak isteniyor. ÇED sürecinde 3 ay içinde görüş bildirmeyen kurumlar ‘izin vermiş’ sayılacak. Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait orman alanları MAPEG’e devredilecek. Zeytinliklerin taşınmasına ve yerinde madencilik faaliyetlerinin yürütülmesine olanak tanınacak.31 Aralık 2024 sonrası kaçak elektrik üretim tesislerine ‘uygunluk belgesi’ adı altında ruhsat verilmesi planlanıyor.”
“ZEYTİN AĞAÇLARI TARİHTİR, HUKUKUN KORUMASINDADIR”
Açıklamada ayrıca 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı Hakkındaki Kanun’un 20. maddesine vurgu yapan Algül, “Zeytin sahaları içinde ve bu sahalara 3 km mesafede zeytinliklerin gelişimine zarar verecek tesis yapılamaz, işletilemez, ağaçlar kesilemez. Bu kanun en güçlü hukuki dayanağımızdır” diye konuştu. Algül, Aydın Barosu’nun geçmişte benzer girişimlerin Danıştay tarafından iptal edildiğini hatırlatarak 2013 ve 2022 yıllarında zeytinlikleri hedef alan yönetmelik ve yasa tekliflerinin kamuoyu baskısı ve hukuki mücadele sonucu geri çekildiğini vurguladı.
“GERİ DÖNÜŞÜ OLMAZ”
Zeytinliklerin taşınmasının sadece teknik bir işlem olmadığını belirten Algül, şunları söyledi: “Zeytin ağaçları yalnızca ekonomik değer değil, aynı zamanda kültürel mirastır. Yaşam alanları yok olur, toprak yapısı bozulur, böcek, kuş ve mikroorganizma popülasyonu zarar görür. Bu düzenleme, ekosistemi geri döndürülemez biçimde etkiler.”
“BU TEKLİFTEN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR”
Son olarak Aydın Barosu adına çağrıda bulunan Aygül, “Anayasaya, uluslararası sözleşmelere ve yürürlükteki kanunlara aykırı bu tekliften derhal vazgeçilmelidir. Hukukun üstünlüğünü ve kamu yararını esas alan, doğayı koruyan bir yaklaşımla hareket edilmesini talep ediyoruz” diye konuştu. Aydın Barosu yapılan açıklama ile çevre mücadelesinde toplumun tüm kesimlerini duyarlı olmaya çağırdı.