Başlarken Vatan topraklarının bekası için Kuzey Suriye'de, El Bap'ta, Afrin'de operasyon yaparken şehadet şerbetini içen Aslanlarımıza Allah'tan rahmet diliyor, inşallah şefaatlerine bizlerde nail oluruz diyorum.  Ülke olarak çok zorlu bir dönemden geçtiğimiz bir gerçek. Öyle bir dönem ki Türk Gençlerinin Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Gençliğe Hitabesi"ni, tekrar tekrar okuyup ona göre hareket etmeleri gerekiyor. Kim ne derse desin, ben yine de Vatanın kurtuluşunun Asil Türk Milleti'nin evlatları olan Türk Gençliği'nin elinde olduğuna inanıyorum. Adeta 1919 şartlarını yaşıyoruz arkadaşlar. Görünüşte PKK ile mücadele ediyoruz, ancak PKK'yı, eğiten de, eğitip üstümüze salan da ABD denen sonradan olma bir devlet. Sadece ABD değil tabii neredeyse NATO ülkelerinin tamamı, aralarına girmek için devlet olarak can attığımız tüm AB ülkeleri bu bebek katillerini Türkiye'ye karşı kullanıyorlar. Türk Ordusu'nun gücünü görünce şimdi hepsi de PKK'yı Afrin'de elimizden kurtarmanın telaşına düştüler. Göründüğü kadarıyla arkadaşlar Afrin Operasyonu Suriye ve Irak'ta yapmamız gereken temizliğin sadece yüzde 5'lik kısmını oluşturuyor. Kararlı bir şekilde geri kalan yüzde 95'lik kısımda da operasyonlara devam etmek durumundayız. Bu operasyon sırasında dost dediğimiz bir çok ülkenin gerçek yüzlerini de tanımak zorunda kalıyoruz. Bu pozisyonda tarafını tam olarak tam çözemediğimiz bir tek Rusya var. Onun da varsa gerçek yüzü bir kaç güne ortaya çıkar diye düşünüyorum. Zira düne kadar PKK, Rus yapımı keleş kullanıyordu, tahminim hala kullanıyor ama şimdi yanında ABD silahları da kullanıyor. Aziz Dostlar Ortadoğu'da kendilerinden başka her insanı düşman olarak gören ve kendisini sürekli bir savaşın ortasında gören İsrail olduğu sürece bu bölgede barışı beklemek hayaldir. O halde bizde sürekli teyakkuzda ve savaşa hazır durumda olmak zorundayız. Google Hazretlerine "2023 Türkiye" yazıyorum, parçalanmış bir Türkiye Haritası çıkıyor karşıma, "2089 Türkiye Haritası" diye yazıyorum, yine parçalanmış bir Türkiye haritası çıkıyor. Aradaki fark 2023 haritasında Güneydoğu Anadolu Bölgemize sözde Kürdistan, Doğu Anadolu Bölgemizde Ermenistan, ABD ve AB'nin Türkiye Haritası olarak geçiyor 3 parçalı harita. 2089 Türkiye Haritasında ise güneyimiz tamamen Büyük İsrail Devleti ile doldurulmuş vaziyette. Bu ikinci haritada "İsrail'in 2023 Türkiye Senaryosu" olarak geçiyor. Bizde durmuşuz atalarımızın can vererek bizlere emanet bırakmış olduğu kutsal vatan toprakları üzerinde Atatürk'ün kurmuş olduğu Şeker Fabrikalarını çok uluslu şirketlere satmak için özelleştirmeye çalışıyoruz. Keşke bir 14 fabrika daha açma becerisini gösterebilseydik arkadaşlar. Benim bildiğim hayatta 1 tane doğru vardır, yüzlerce yanlış vardır. Ülkemizde şeker fabrikalarının özelleştirilmesi de bu yanlışlardan biridir. Umarım karar vericiler bir an önce bu hatalı karardan dönerler. 2.2 milyon ton şeker üretimiyle Rusya, Fransa, Almanya ve ABD'den sonra Dünya'da 5'inci sırada olan ve dünyadaki üretimin yüzde 7'sini gerçekleştiren ülkemizde milyonlarca insanın şeker ve şeker pancarı  üretiminden ekmeğini kazandığı göz önüne alınırsa şahsen şeker fabrikalarının özelleştirilmesi ülkemizi şeker konusunda tamamen dışa bağımlı hale getirecektir. 1980 yılına kadar Dünya'da gıda alanında kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Dedim ya ne olduysa 12 Eylül 1980 Askeri Darbesinden sonra yönümüzü Batıya çevirmemizle başladı. Bu AB saplantısı bize pek yaramadı diye düşünüyorum arkadaşlar. Düşünün saman dahil her şeyi dışarıdan ithal eder hale geldik. Bence yönetenlerimiz Avrupa Birliği'ne girip girmeme konusunda bir referandum düzenlemeli. Türk Halkı Sırpların hastalıklı etlerini, ABD Şeker Şirketlerinin GDO'lu kanser ve obezite'ye yol açabilen, sağlıksız mısır şuruplarını kullanmak zorunda değil. Lütfen şekerimize dokunmayın sayın yöneticiler. Türkiye bir an önce Amerikan çiftçisinin pazarı olmaktan kurtarılmalıdır. Savunma Sanayii konusunda yapılanlar ümit verici. Bu gün 44'üncü gününde olan Aslanlarımızın yürüttüğü "Afrin Operasyonu"nda kullanılan zırhlı araçların tamamının yerli üretim olduğu belirtiliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yakında insansız tankları da yapacağımızın müjdesini verdi. İnşallah tez zamanda gerçekleşir. Dünya'nın en tehlikeli bölgesinde bulunan vatan topraklarımızın savunması için savaş uçaklarımızı, savaş helikopterlerimizi, tankımızı, topumuzu, piyade silahımızı, makineli tüfeğimizi, savaş gemilerimizi, denizaltılarımızı kendimiz üretmek zorundayız arkadaşlar. Yoksa bu güne kadar bize silah satan ABD'nin bu gün yaptıkları ortada, yarın benzer bir uygulamayı Rusya'nın yapmayacağının garantisi var mı. Bu gün Dünya'da kim kendini güçlü görüyorsa "Orman Kanunu" uyguluyor. Türkiye Cumhuriyeti dün uçak fabrikası yapmış,dışarıya uçak satmış bir ülkedir. Dün yaptıysa bu gün daha iyisini de yapabilir. Eminim Türk Halkı'da bu konuda devlete gerekli desteği verecektir. Selam ve Saygılarımla...