1895 yılında Kırım’da doğdu.
Ailesi ile birlikte göç ettiği Eskişehir’de yaşadı.
Sakarya Meydan Muhaberesinde savaştı.
Birinci Dünya Savaşı’na da katıldı.
Ölene kadar kalpağıyla dolaştı.
*
Yönetmen Nesli Çölgeçen'in, “Son Buluşma” filmini çektiği sıralarda 110 yaşındaydı.
Türk insanının var oluşundaki harcın suyunda ‘kanı’ olan unutulmuş karakterlerden biri olabilirdi ama söylediği bir söz onu unutulmaz yaptı.
*
Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri olma onuruna erişmiş Süvari Çavuş Yakup Satar “En yaşlı Gazi” ünvanına sahipti ve 2008 yılında Hakk’a yürüdü.
Onu unutulmaz yapan sözü de bir röportaj sırasında söyledi.
"Düşman sadece Yunan gavuru değildi ki yavrum, İngiliz’i vardı, Fransız’ı vardı, İtalya’sı vardı, Rusya’sı vardı, Ermeni’si vardı. Bir de bunlara yardım eden bizim hocalar vardı, şeyhler vardı, ağalar vardı, hainler vardı. Vardı da vardı. Çok şükür bizim bir Allah'ımız vardı bir de Mustafa Kemal Paşamız."
*
Çanakkale’de, Filistin’de, Suriye’de, Hicaz’da, Yemen’de, Irak’ta, Kafkasya’da, Kurtuluş Savaşı’nda ayaklarında ‘çarıklarla’ savaşıp, bize vatan bırakan ecdadın kemiklerini sızlatan bir nesil yetiştirdik.
Özellikle son 10 senede ortaya çıkan tiplere bakın.
Kısa paçalı dar pantolon ve çorapsız lofer ayakkabı giyen,
Sakalları Hacivat gibi kesen,
Parmaklarında Osmanlı tuğralı yüzük takılı,
Ellerinde parlak tespihler olan,
Nargile kafelerden sosyal medyaya foto koymaktan başka halta yaramayan ne idüğü belirsiz tipler.
*
Sadece gençler değil.
Batı veya Arap hayranı siyasetçiler, bürokratlar da ecdadın kemiklerini sızlatmaya yeter.
Son dönemde daha da artan Arap hayranlığı sonucunda Türk’ün Kut’lu ordusuna başkomutanlık yapmış Mustafa Kemal’in adını anmadan, Kut’lu bir zaferi 10 dakikalık sözde törenlerle geçiştirdik.
*
Ben; Mustafa Kemal’i anmaktan kaçınan, hatta hakaret eden sarıklılara değil, Eskişehirli Yakup Çavuş gibi Mustafa Kemal Paşa’ya saygı duyan, onun askeri olduğu için gururlanıp destan yazan çarıklılara saygı duymaktan hiç vazgeçmeyeceğim.
KENDİME
Kendime Not:
Hayatta hallolmayacak hiçbir şey yok.
*
Kendime İltifat:
Bugün yine muhteşemsin.
*
Kendime Söz:
Daha çok sev.
*
Kendime Yasak:
Kafana takma.
*
Kendime Şart:
Özgürlük.
“EV”
Doğru insan, sevgiyle büyümüş insandır.
Sevgiyle büyümüş olduğu için kendini belli eder.
Kestirip atmaz,
Gönül alır,
Ayrılmayı değil ‘onarmayı’ tercih eder,
Güzel sever,
Sarıp, sarmalar,
Sevdiklerine ‘ev’ olur.
Görünce hemen tanırsın doğru insanı.
Çünkü insan evini nerde görürse tanır.
GÜNÜN FIKRASI
Temel arkadaşı İdris’e hava atmak için:
“Haçan penum büyük dedem Rus harbinde Ruslara karşı savaştı. Dedem Çanakkale harbinde İnciluzlere karşı savaştı. Babam Kurtuluş savaşında Yunan’a karşı savaştı. Ben de Kore de Korelilere karşı savaştum” demiş.
İdris gülerek konuşmuş:
“Ula Temel, senin de ne geçimsuz sülalen varmış” GÜNÜN TESPİTİ
“..değirmen gibidir zaman, ömrünü öğütür fark edemezsin..” BEN
“..gülüşüm zoruna giden varsa beklesin, daha bunun ‘kahkahası’ var..” GÜNÜN SÖZÜ
“..‘ak’ olmakta problem yok.. sorun ‘it’ olmakta..” KADINLAR ERKEKLER
"..'erkek' olmak ile 'adam' olmak arasında ince bir çizgi vardır.. erkeklik kendini 'yatakta', adamlık ise 'hayatta' belli eder.."
İMZA : CEM ULUCAN