Alinda’nın tarihi gün ışığına çıkmayı bekliyor

Alinda Antik Kenti’nde, 20 Eylül 2007’de Avusturya Bilimler Akademisi’nden Arkeolog Dr. Peter Ruggendorfer ve 5 kişilik ekibinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alınan izin doğrultusunda başlattığı yüzey çalışmalarının ardından, aradan geçen 6 yıla rağmen bir türlü kazı çalışmaları başlatılamadı.

YILDA 2 BİN TURİST ZİYARET GERÇEKLEŞTİRİYOR

2007’de İzmir Selçuk Efes’teki kazı çalışmalarını da yürüten Avusturyalı ekibin Alinda Antik Kenti’nde yaptığı yüzey çalışmaları sonucunda toprak altındaki kazı yapılacak yerlerin tespitinin yapıldığı bilinirken, bir an önce kazı çalışmaları başlatılması doğrultusunda yetkililerden destek bekleniyor.  
  Yılda yerli ve yabancı olmak üzere 2 bin turistin ziyaret gerçekleştirdiği Alinda Antik Kenti’ne özellikle Avrupa’dan Hollandalı, İngiliz, Alman ve Belçikalı turist kafileleri günübirlik turlar kapsamında ziyaret gerçekleştiriyor. Kazı çalışmalarının başlatılmasıyla birlikte Karpuzlu’nun bölgedeki tarih turizminin merkezi olmasına kesin gözüyle bakılırken Karia Uygarlığı’nın ilçedeki izlerinin gün ışığına çıkması Arkeoloji Dünyası için de büyük önem arz ediyor.

BAKANLIK İZİN VERİRSE KAZI ÇALIŞMALARI TAKVİMLENECEK

Öte yandan yetkililerden edinilen bilgilere göre, 2007 yılında başlatılan ve 5 yıl süren yüzey çalışmalarındaki rapor dahilinde yapılması planlanan kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan alınacak izinler sonucunda programlanarak takvimlenecek. Yetkililere göre, yüzey çalışmalarıyla ilgili 2007 yılında yaptığı açıklamada, Karpuzlu’nun büyük bir hazineye sahip olduğunu söyleyen Arkeolog Dr. Peter Ruggendorfer tarafından da yetkili makamlar nezdindeki girişimler sonucunda kazı çalışmalarının başlatılmasının önünde hiçbir engel bulunmuyor.

ALİNDA ANTİK KENTİ 

Alinda Antik Kenti, Aydın'ın zengin tarihine ışık tutan ve kalıntılarıyla görülmeye değer bir nokta olmayı sürdürmektedir. Karia kentlerinden biri olan Alinda, Kekatomnos'un kızı Ada, erkek kardeşi Pixodaros tarafından Bodrum'dan uzaklaştırılınca buraya yerleşmiş ve kendine başkent yapmıştır. Birçok sağlam kalıntısıyla dikkatleri üzerine çeken şehri ilk olarak 1765 yılında Chandler tarafından keşfedilmiştir. Fakat Chandler buranın Alabanda Antik Kenti'nin devamı olduğunu düşünmüş. Fakat sonraki dönemlerde Siör Charles Fellows bulduğu tarihi paralar sayesinde bu bölgenin farklı bir yaşam alanı olduğunu teşhis etmiştir. Alinda Antik Kenti, günümüze ulaşan agorası, surları, tiyatrosu ve akropolü göz dolduracak nitelikte olmasıyla dikkat çekiyor.