Doğuştan gelen kalıtsal bağışıklık sistemi kusurları olarak tanımlanan bu hastalıkların, sadece çocuklarda değil erişkin yaşta da ortaya çıkabileceğini belirten Prof. Dr. Çildağ, erken tanı ve tedavinin hayati önem taşıdığını vurguladı.
"SIK ENFEKSİYON GEÇİRENLER MUTLAKA İNCELENMELİ"
Prof. Dr. Songül Çildağ, Primer İmmün Yetmezliklerin en sık antikor eksiklikleri ile ortaya çıktığını ve bu durumun tedaviye dirençli, tekrarlayan enfeksiyonlarla kendini belli ettiğini söyleyerek, “Bu hastalarda bakteriyel enfeksiyonlar çok yaygındır; ancak virüs, mantar ve parazit enfeksiyonları da görülebilir. Özellikle otit (kulak iltihabı), sinüzit, zatürre gibi solunum yolu enfeksiyonları sık tekrarlıyorsa, mutlaka altta yatan bir bağışıklık problemi araştırılmalıdır” dedi. Çildağ, enfeksiyonların çoğu zaman uzun süreli antibiyotik tedavisi ve hastane yatışlarını gerektirdiğini, bunun da yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürdüğünü belirtti.
SADECE ENFEKSİYON DEĞİL"
Primer İmmün Yetmezliklerin yalnızca enfeksiyonlarla sınırlı olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Çildağ, “Bu hastalarda otoimmün, alerjik ve hematolojik rahatsızlıklar da eşlik edebilir. Örneğin uzun süren ishal, cilt apseleri, kansızlık veya pıhtılaşma bozuklukları gibi durumlar da hastalığın habercisi olabilir.” ifadelerini kullandı.
"ERKEN TANI YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRIYOR
Erken tanının hem enfeksiyonların kontrol altına alınması hem de organ hasarlarının önlenmesi açısından büyük önem taşıdığını vurgulayan Çildağ, şu çağrıda bulundu: “Sık hastalanan, tekrarlayan enfeksiyonlar yaşayan ya da bağışıklık sistemiyle ilişkili belirtiler gösteren hastaların, İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları uzmanına başvurmaları çok önemlidir.” Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Hastanesi’nin bu alandaki uzman kadrosu ve gelişmiş laboratuvar imkânlarıyla hastaların tanı, tedavi ve takibinde etkin rol oynadığını söyleyen Çildağ, toplumun farkındalığının artırılması gerektiğini de sözlerine ekledi.
