Son yıllarda dünya çapında artan Yapay Zeka kullanım oranları ülkemizde de farklı alanlarda kendini göstermeye devam ediyor. İnsanların, yapay zekayı özellikle sağlık sektöründe artan kullanım hızı birçok soruyu da beraberinde getiriyor. Yapay zekanın insan hayatında hızlı yükselişi, güvenilirliği ve bu noktada insanların davranış biçimlerini Ses Gazetemizde Psikoloji alanında kaleme aldığı köşe yazıları ile okurları aydınlatan, Ada Psikolojik Danışmanlık ve Eğitim Merkezi'nin konusunda uzman Psikoloğu Hazal Sansür ile konuştuk.

WhatsApp'ta reklam dönem başlıyor: Artık bu noktada reklam görülecek
WhatsApp'ta reklam dönem başlıyor: Artık bu noktada reklam görülecek
İçeriği Görüntüle

Yapay zekanın, tıp alanında güçlü bir araç olduğunu anlatan Psikolog Hazal Sansür, Yapay zekanın en büyük gücünün büyük veri kümelerini analiz etme ve karmaşık örüntüleri tanıma yeteneği olduğundan bahsederek, '' Ancak tıp, sadece veriye dayalı bir bilim değil, aynı zamanda empati, deneyim ve insani sezgi gerektiren bir sanattır. Doktorlar, hastalarıyla birebir iletişim kurarak, onların endişelerini dinleyerek ve psikolojik destek sağlayarak tedavi sürecinin önemli bir parçası olurlar. Bir yapay zeka sistemi, bir hastanın hastalığının fiziksel belirtilerini analiz edebilirken, hastanın yaşadığı duygusal stresi veya sosyal faktörleri anlayamaz.'' dedi.

Yapay Zeka Bir Devrim Mi Yoksa Riskmi 589031 0D76D63Fbb581Bf98211176F6E0F7Fca

YAPAY ZEKALAR BİRÇOK KİŞİYE TERAPİST GİBİ CEVAPLAR VERİYOR. BU BİR DEVRİM Mİ YOKSA RİSK Mİ?

Bu gelişmeyi tek boyutlu değerlendirmek yanıltıcı olur. Evet, teknoloji gelişiyor ve bazı alanlarda destekleyici olabilir. Ancak psikoterapi, yalnızca doğru cümleleri kurmakla ilgili değildir. İnsan zihni, geçmiş travmalardan, bastırılmış duygulardan, kişilik yapılanmalarından ve karmaşık ilişkisel örüntülerden oluşur. Bir yapay zeka, bir insanın göz hareketinden, ses tonundan, duraklamasından ya da anlatmakta zorlandığı bir şeyden bile anlam çıkaramaz. Örneğin, bir danışan uzun süre sessiz kaldığında bir psikoterapist bu sessizliği bir savunma mekanizması olarak görebilir. Oysa yapay zeka bunu sadece cevap bekleyen boşluk olarak algılar. Bu da psikolojik süreci yüzeyselleştirir.

''İNSANLAR NEDEN YAPAY ZEKAYLA KONUŞMAYI TERCİH EDİYOR?

Bu çok insani bir durum aslında. Kimi insanlar terapiste gitmeye utanıyor, bazıları hala ‘yardım istemek zayıflıktır’ gibi toplumsal kalıplarla mücadele ediyor. Yapay zekayla konuşmak ise risksiz ve yargısız gibi görünüyor. Ayrıca ekonomik sebepler ve erişim problemleri de bu tercihi artırıyor. Bir düşünün, bir kişi gece yarısı panik atak geçiriyor ve kimseyle konuşamıyor. Cep telefonundan yapay zekaya yazıyor. O an için aldığı otomatik cevap biraz rahatlatıcı olabilir. Ancak bu sadece semptomu bastırır, altta yatan nedeni çözmez. Sorunlar görünmez hale geldiğinde daha da derinleşebilir.

Yapay Zeka Bir Devrim Mi Yoksa Riskmi 589031 D70Dd3Fa9C00Fc461092Cb148381B6C5

YANLIŞ YÖNLENDİRME YAPMA TEHLİKESİ VAR MI?

Bu belki de en ciddi konulardan biri. Yapay zeka, danışanın anlattığı birkaç cümleye dayanarak rahatlatıcı ama bazen yüzeysel ya da yanlış yönlendirici cevaplar verebilir. Düşünün ki bir genç, ‘hayatımın anlamı yok, sabahları kalkmak istemiyorum’ diyor. Yapay zeka buna, ‘kendine küçük hedefler koy’ gibi genel geçer bir yanıt veriyor. Oysa bu, klinik depresyon belirtisi olabilir ve intihar riski taşıyor olabilir. Yanlış yönlendirme burada ölümcül sonuçlar doğurabilir. İnsan hayatı, algoritmaların varsayımlarına bırakılamaz.

YAPAY ZEKA KULLANICILARININ DUYGUSAL BAĞIMLILIK GELİŞTİRMESİ MÜMKÜN MÜ?

Evet ve bu çok sık gördüğümüz bir durum. Özellikle yalnızlık çeken, sosyal ilişkilerden kopmuş ya da bağlanma problemi yaşayan bireyler, yapay zekayla kurdukları ilişkiyi gerçek gibi algılamaya başlayabiliyorlar. Mesela bir kadın danışanım, yapay zekayla her gün sohbet ettiğini ve onun cevaplarını arkadaş gibi beklediğini anlattı. Bu noktada kişi, gerçek sosyal bağlar kurmak yerine sanal bir ilişkiye tutunuyor. Bu, gerçek ilişkilerdeki hayal kırıklıklarını yaşamamak için bir savunma mekanizması da olabilir. Ama sonuçta kişiyi daha da izole eder. Bu durum gençler için daha tehlikeli ortam yaratıyor. Gençler hala kimliklerini ve duygusal sınırlarını oluşturma aşamasında oldukları için, karşılarındaki sistemin ‘insan mı, değil mi’ olduğunu çok da önemsemeyebiliyorlar. Yapay zekanın verdiği önerileri sorgulamadan uygulayabiliyorlar. Örneğin, bir ergen kendini kötü hissettiğini söylüyor ve yapay zeka ona ‘bugün kendinle ilgilen’ diyor. Bu öneri kulağa hoş gelse de, altta yatan okulda yaşadığı zorbalığı ya da aile içindeki istismarı göz ardı ediyor. Gençler böylece duygularını bastırıyor, çünkü karşılarında anlamaya çalışan değil, sadece yanıt veren bir yapı var.

YAPAY ZEKA TERAPİSTİ UYGULAMALARI GÜVENLİ Mİ?

Ne yazık ki bu uygulamaların çoğu, klinik psikoloji bilgisiyle geliştirilmemiş. Belli anahtar kelimelere göre cevap veren sistemlerden öteye gitmiyorlar. Örneğin, panik atak geçiriyorum diyen bir kullanıcıya nefes egzersizi önerilebilir. Ancak bu kişi eğer travma sonrası stres bozukluğu yaşıyorsa, o egzersiz ters etki yapabilir. Ayrıca bu uygulamaların veri güvenliği de büyük bir soru işareti. İnsanların en mahrem duygularını yazdıkları yerler, yeterli koruma önlemi olmadan veri sızıntılarına açık hale geliyor. Kriz anı, duyguların çok yoğun yaşandığı, kişinin mantıklı düşünme kapasitesinin azaldığı bir zaman dilimidir. Bu durumda kişi yardım arar ama doğru yardım bulamazsa tehlike büyür. Yapay zeka, ‘hayat yaşamaya değer’ gibi genel ifadelerle yaklaşabilir ama bu bir müdahale değildir. Örneğin, intihar düşüncesi olan birine doğru sorular sormak, risk değerlendirmesi yapmak, acil müdahale gerekirse yönlendirme yapmak gerekir. Tüm bunlar profesyonel, deneyimli bir psikologun işidir. Yapay zeka ise duyguyu tanır ama ona gerçekten müdahale edemez.

Yapay Zeka Bir Devrim Mi Yoksa Riskmi 589031 7Ce58Be00E969B1A4C0D435962Ab1D33

BU DURUMDAN NASIL KORUNABİLİRİZ YA DA BİLİNÇLİ KULLANIM MÜMKÜN MÜ?

Elbette. Yapay zekayı yardımcı bir araç olarak görmekte sorun yok. Örneğin duygularını yazıya dökmek isteyen biri, yapay zeka destekli bir günlük uygulaması kullanabilir. Ama bu, teşhis koymak ya da terapi almak anlamına gelmez. Tıpkı Google'dan tıbbi belirti ararken bir doktora gitmek gerektiği gibi, ruh sağlığı için de psikoloğa gitmek şarttır. Bilinçli kullanım demek, sınırları bilmek demektir. Yapay zeka bir terapist değil, belki bir not defteri ya da ayna olabilir. Ama ruh sağlığınızı ona teslim etmek, ehliyeti olmayan birine araba teslim etmek gibidir. Bu konuda medya organlarına, okullara ve sağlık politikası belirleyicilerine büyük görev düşüyor. Öncelikle ‘yapay zeka her derde deva’ algısının kırılması gerek. Önce insan, sonra teknoloji. Sıralama bu olmalı.

Muhabir: AYLİN ESER