Doç. Dr. Funda Sağlam, “Organ Naklinde Bir İmza, Bir Hayat” diyerek organ ve doku bağışına dikkat çekti. Ülkemizde birçok hastanın tedavi şansının organ nakline bağlı olduğunu belirten Sağlam, “Türkiye genelinde Ocak 2025 itibarıyla 33 bin 589 kişi organ ve doku nakli bekleme listesinde. Bunların 25 binden fazlası böbrek nakli bekliyor” diyerek bu tablonun organ bağışının ne kadar kritik bir toplumsal ihtiyaç olduğunu açıkça ortaya koyduğunu ifade etti.
“KADAVRA BAĞIŞIYLA DAHA FAZLA HAYAT KURTULUR”
Organ naklinde iki temel kaynak olduğunu hatırlatan Sağlam, şunları söyledi: “Canlı vericiler ve kadavradan bağışlar... Türkiye, canlı vericilerden yapılan nakillerde dünyada önde ancak kadavra bağış oranları henüz yeterli seviyede değil. 2023 yılında beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerin yalnızca yüzde 16’sı organlarının bağışlandı. Nakillerin yüzde 90’ı hâlâ canlı vericilerden yapılıyor. Oysa kadavra bağışı arttıkça daha fazla hastaya uygun organ bulunur, bekleme süreleri kısalır, hem de etik açıdan yük hafifler. Bu, toplumsal bir yaşam hakkı meselesidir.”
ORGAN BAĞIŞI DAHA KOLAY
Organ bağış sürecini kolaylaştıran yeni düzenlemeye de değinen Sağlam, vatandaşların artık e-Devlet Kapısı ve e-Nabız sistemi üzerinden organ ve doku bağışçısı olabileceklerini hatırlattı. “18 yaşını doldurmuş herkes dijital ortamda bağış beyanında bulunabiliyor. Bu sistemle kişinin hayattayken verdiği bağış kararı, vefat sonrası da esas alınacak. Böylece aile onayı gibi süreçler kolaylaşacak” diyen Sağlam, dijital sistemin bağış sayısını artıracağına inandığını söyledi.
“HER BAĞIŞ, YENİ BİR HAYATTIR”
Organ bağışının yalnızca bir tıbbi işlem değil, bir insanlık görevi olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Sağlam, “Bekleme listesinde yer alan binlerce kişi her gün yaşama tutunmak için bir bağış bekliyor. Kadavra bağışının artması hayati önemde. Her birey bilinçlenmeli ve ‘Benim bağışım birinin hayatını değiştirebilir’ diyerek adım atmalı. Çünkü gerçekten, bir bağış yeni bir yaşam demektir” diyerek vatandaşlara organ bağışı çağrısında bulundu.
