-Dirilişimizin muştusu nasıl olacak?- * Milli ve yerli bir duruş, derdi olanın mefkûresidir… * Milli ve yerli sanayii müefkuren var mı? Yani… Topunu… Tüfeğini… Uçağını… Tankını… Vs. vs… Milli ve yerli kaynaklarla üretebiliyor musun; bütün mesele bu… * Demiri elinde bulundurursan  (teknoloji) ancak o zaman milli ve yerli olursun. *   Pekiyi, maddi milli ve yerlilik, şuurlanma için yeterli mi? * Meselâ; Milli eğitimimiz ne kadar millî ve yerli? Fikri sahamız milli ve yerli düşünce üretebiliyor mu? Diriliş ruhuna ne kadar vakıfız? Diriliş’i hangi anlamda tefekkür âlemimize zerk ettik? Daha açık bir ifade ile topyekün bir milli ve yerli duruşumuz, Dirilişimize muştu mudur? * O halde nasıl bir  Diriliş..? Dirilişten ne anlıyoruz? Buna ışık tutmamız, elzemdir… * Dirilmek; canlanmak, ayağa kalkmak, kendine gelmek; bütün mahlukâta mahsus olmasına rağmen esas itibariyle top yekün bir milletin titreyip;''bana ne oldu da amir iken memur; hakim iken mahkum; âdil iken 'adale'ye mecbur kaldım; yeniden aslıma rücû etmeliyim '' diyerek ayağa fırlaması halinin tezahürüdür. Hayata bakışının yeniden şekillenmesinde hangi saiklerin tesir ettiğini bilmekdir; diriliş. Nereden geldim; nereye gidiyorum sualinin gerçek mânâda sormaktır; diriliş. Hangi tarafta olduğunun müdrikliği içinde bîtaraf olunamayacağının idrak edilmesidir; diriliş. Muhafazakârlığın değişmeye, gelişmeye ve tekâmüle mani olmadığının şuuruyla hareket etmektir; diriliş. İstikbale matuf fikrinin esasını derin bir tarihî tecrübeden geçmekte olduğuna vakıf olmaktır; diriliş. Tarihi, hakiki menbaından öğrenmektir; diriliş. Kültürü, tahakkümcü zihniyetin şırınga etmesinde değil; irfanî boyutu asıl kabul eden bir anlayıştır; diriliş. Tecrübe ve müşahededen neşet eden kültürün yoğurduğu bir telâkkîyi değil; meselenin kaynağında arif olan bir fikriyatı hayata geçirmektir; diriliş. Asrın idrakine inancını, geleneğini, tarihini, kültürünü söyletmeden; asrın idrakini inancına, geleneğini, tarihini, kültürünü söyletmektir; diriliş. * Hakikatin fizikten ibaret olmadığını, metafizik cihetin 'ötelere' doğru yöneliş olduğuna imandır; diriliş. Müşteşrik (Oryantalist) zihniyete dayalı bilgi ve belgeyi esas almamaktır; diriliş. Eğitim ve öğretimi, sezerek idrak etme gücünü, dini gerçek ve sırlarla hemhal olmaktır; diriliş. Aydınlanmacı felsefeyi, ilim ve amelle reddir; diriliş. Ticareti, Kapitalizmin zehirinden tefriktir; diriliş. ''Bırakınız yapsınlar; bırakın geçsinler'' köleleştirme düzeninin hizmetine benddir; diriliş. İçtimai hayatı düzenleyen İnancını, Sosyalizm'e ram etmemektir; diriliş.   Globalizmi, Dinimizin cihanşümul düsturuna zıt olduğuna akletmektir; diriliş. * Milliliği kavmiyetçiliğe dönüştürmemektir; diriliş. Müşterek bir mazinin asli unsurlarıyla beraber tarih şuurunu, kavmi(ırki) geçmişiyle birlikte sahih gelenekle yoğrulmuş bir kültür birliği; sahih geleneğe mehaz(kaynak) teşkil eden inanç birlik ve beraberliği; bu tarih, kültür ve inancın teksif ettiği ahlak birliği; coğrafi hududun tayin ettiği birlik; bu birliğe esas teşkil eden ve asli unsurlardan biri olan dil birliği ile pekiştirilmiş ortak tavır ve müşterek mefkurenin getirdiği şuurun ana bileşkesi, “millet” denilen müteharrik bir tarifi bütün benliğe zerk edip tefekkürdür; diriliş. Yavuz Sultan Selim Han'ın idealinin hal ve atideki ruhuna inmektir; diriliş.  * Yani, mukaddesatına sahip çıkmaktır; diriliş. Yani, Kitabı'nın ne emrettiğine mutabık hareket etmektir; diriliş. Yani, Din'in bütün beşeriyete Tebliğ Edici'nin yolunda gitmektir; diriliş. Yani,''Emr-i bil-mâruf;nehy-i ani'l münker'' mes'uliyetiyle hareket etmektir;diriliş. * Ümid ederim, ruhlarımızın dirilişi bütün insanlığın hayrına olur. Çok geç kalmadan...