Çocuklarımız dünyaya geldikten sonra onların bir an önce anne baba demeleri için sabırsızlanırız. Her bir adımı emek isteyen gelişim sürecinde çocuklarımızın ilk kelimelerini duymanın heyecanını beklerken hemen herkes içinden bir sorun mu var acaba diye geçirmeden edemez. Genelde çocuğumuz 1 yaşına geldiğinde anlamlı sözcükler söylemeye başlarken 2 yaşına doğru 2 kelimelik cümleler başlar. Konuşma gecikmesi demek için ise 18-24 aya kadar herhangi bir kelimenin olmaması ayrıca 3 yaşına kadar da cümle kurmaması gerekir.
Eğer konuşma gecikmesi yaşayan bir çocuğunuz varsa ilk yapılması gereken tabi ki çocuk psikiyatrisine gitmek olmalıdır. Genelde toplumumuzda belki de kendilerince sizi rahatlatmak adına “oğlanlar geç konuşur”, “bunun dayısı da geç konuştu”, “dur bekle dillenecek” gibi söylemler ile maalesef uzman başvurusuna geç kalınabiliyor hâlbuki ne kadar erken başvurursanız çocuğunuzun geleceği adına o kadar doğru bir şey yapmış olursunuz.
PEKİ, NEDEN OLUR KONUŞMA GECİKMESİ?
İlk akla gelen çoğunlukla otizm olsa da pek çok nedeni vardır bu durumun. Otizm çocuklarda sözel ve sözel olmayan iletişimin yani göz teması kurma, gülümseme, bay bay ce-ee oyunu gibi karşılıklı etkileşimsel durumlarda çocuğun kopuk olmasıdır bu duruma tekrarlayan etrafında dönme, el çırpma, parmak ucunda yürüme ve dönen nesnelere fazla ilgi duyma da eşlik edebilir. Böyle bir durumdan şüphe eder etmez zaman kaybetmemek gerekir. Erken tanı çoğunlukla yaşam kalitesine direk etki eder. Günümüz konuşma gecikmesi nedenlerinden bir diğer nedeni de maalesef çocukların ekranla hızlı tanışması sonucu telefon, tablet, bilgisayar ve televizyon maruziyetidir. Bu durum çocukların iletişim becerilerinde gerilik yaratırken sosyal gelişime de ket vurmaktadır. Bir diğer başka neden ise işitme geriliği olabiliyor. İşitme geriliğinin çok hafif olduğu olgularda bile konuşma ve sosyal beceriler etkilenebilmektedir. O yüzden şüphenilen durumlarda işitme testi yaptırmak gerekir. Konuşma gecikmesi aynı zamanda çocuğun ilgisiz kalması, bakım veren ile ilişki kurma eksikliğinden de kaynaklanıyor olabilir. Zaman zaman ise dil bağı ses tellerinde nodüller de bu duruma sebep olmaktadır. Çocuğumuzu yaşama hazırlamaya çalıştığımız her anda destek almak anne baba olarak bizleri yetersiz kılmaz bilakis onlara karşı sorumluluğumuzun bir göstergesidir. Sağlıklı ruh sağlığı olan bir nesil bizimle olsun.