Kuşadası'nda, uzun yıllardır üreten kadınları tek çatı altında toplayarak emekleri ilmek ilmek şekillendiren Zeynep Özkan ve Adayama grubu, açtıkları Kırkyama sergisi ile bir kez daha el işinin rengarenk dünyasına davetiye çıkarttı. Kent sakinlerinin merakla beklediği ve Kuşadası Cemevi'nde düzenlenen sergide, giyim öğretmeni Zeynep Özkan ve Adayama grubunun üreten kadınlarının tamamen ileri dönüşüm tekniği ile ürettiği el emeği göz nuru Kırkyama ürünler davetlilerle buluştu. Zeynep Özkan ile Adayama grubunun çalışmaları hakkında konuştuk.
KUŞADASI'NDA EL İŞİNİ AŞKA DÖNÜŞTÜREN BİR İSİM
Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Öğr etmenliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra, kız meslek liselerinde uzun yıllar öğretmenlik ve idarecilik yapan Zeynep Özkan, aynı zamanda Halk Eğitim Merkezleri’nde kırkyama kursları vererek kentli kadınları teknik ile tanıştıran öncü isimlerden biri oldu. Son olarak, Kuşadası’nda görev yapan Özkan, öğretmenlik mesleğinden emekliye ayrıldıktan sonra tüm zamanını kırkyama çalışmalarına ve el işini kentli kadınlara öğretmeye adadı.
YAMAMA İŞİNDEN DOĞAN KIRKYAMA GELENEĞİ
Kuşadası'nda, el işi ürünlere ilham kaynağı olan isimler arasında yer alan giyim öğretmeni Zeynep Özkan, sergide yer alan çalışmaların Adayama grubunun hünerli kadınlarının uzun soluklu çalışmaları ile hazırlandığını belirterek, ''Kırkyama, eskiden insanların kumaş parçalarını değerlendirmek ve giyim ihtiyaçlarını gidermek amacıyla çeşitli desen ve motifler oluşturarak birleştirip kullandığı, günümüzde ise belli bir sanata dönüşmüş bir el sanatıdır. Öncelikle tek yamayla başlayan teknik daha sonraları yama sayısı arttıkça kırkyama olarak devam etmiştir. Yapılması zor ve zaman isteyen bir el işidir. Günümüzde parça bohça, kırk pare ve patchwork gibi adlarla da bilinir.
''ADAYAMA İPLİKLERLE BİRBİRİNE BAĞLANAN HAYATLARI ANLATIYOR''
Kuşadası'nda el işine meraklı üreten kadınları uzun yıllardır Adayama grubu ile tek çatı altında toplamayı başaran Özkan, kurs ve kursiyer kelimeleri ile başlayan serüvenin zamanla aile kavramına döndüğünü belirterek, ''Adayama grubumuzun 40 ve üzeri yaş kadınlardan oluşuyor. Farklı iş kollarından emekli olan kadınlarımız çoğunlukta. Kadınlar, kısıtlı imkanlarına rağmen var olan üretkenliklerini burada gün yüzüne çıkartıyorlar. Bizimkisi, kumaşlara ve renklere olan bir sevda aslında. Bu üretim süreci sadece bir el sanatı değil, aynı zamanda kadınlarımız için bir yaşam sevinci. Kumaşlarla kurulan dostluk, renklerle işlenen umut ve ipliklerle birbirine bağlanan hayatlar farklı bir kadın öyküsü yaratıyor. Kadın ekonomik özgürlüğünü sağlamasının yanı sıra evden çıkarak, sosyal bir çevre içinde kendini ifade ediyor. Doğal bir terapi olduğu için eğitimlerde kendini el emeği ile özgürce ifade eden kadın evinde ve sosyal yaşantısında daha verimli oluyor'' dedi.
''ESKİYEN KUMAŞLARI HAYATA KAZANDIRIYORUZ''
Bugüne kadar Kuşadası'nda çok sayıda sergiye ev sahipliği yapan Adayama grubu kadınlarının daha çok eskiyen, atılmaya yüz tutmuş ve artık kullanılmayan kıyafetleri kullandıklarını belirten Özkan, ''Herkesin evinde geçmişten kalan ve eski olarak nitelendirilen kıyafetler, danteller, oyalar vardır. Bunları ileri dönüş çalışmalarıyla değerlendirerek bugünün ürünlerinde kullanıyoruz. Sergimizde, çoğu sandıktan çıkartılarak ileri dönüşüm tekniğini ile hazırlanan dekoratif ev eşyaları, örgüler, çantalar, yatak örtüleri, kırkpare yastık, bohça, battaniye, kıyafetler gibi sınırsız ürün yelpazesi davetlilerle buluşuyor. Kadının yaratıcılığı ve sabrı eskiyen kıyafetlerden sürdürülebilir bir sanat yaratıyor'' sözleri ile eski eşyalardan doğan Kırkyama sanatının günümüzdeki yansımlarına değiniyor. Zeynep Özkan, farklı sebeplerle atölyelere katılamayan ve el işini öğrenmek isteyen kadınlar için uzun süredir Youtube platformu üzerinden 'Zeynep Özkan' adı ile el işi eğitimlerine de devam ederek, sadece Kuşadası'nda değil farklı bölgelerden el işi meraklısı çok sayıda kadına da ulaşım sağlıyor.
''KUŞADALILARI SERGİMİZE DAVET EDİYORUM''
Kuşadası'nda açılan her serginin kendisi için büyük bir gurur ve mutluluğu da beraberinde getirdiğini anlatan Özkan, ''Her sergi çok büyük bir emeği beraberinde getiriyor. Buradaki her kadın ailemizin bir üyesi ve her biri çok değerli. Çalışmalarımız boyunca kadınların verdiği emeği bizzat görüyoruz ve çalışmalar bittikten sonra üretilen emekleri sergi etkinliğinde tek çatı altında toplamak ayrı bir duygu yaratıyor hepimizin içinde. Mutluyuz çünkü sergilerimize gösterilen ilgi bizleri mutlu ediyor. Bu noktada sergimize ev sahipliği yaparak desteğini fazlası ile gösteren Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Kuşadası Şubesi (Cemevi) Başkanı Erdal Kılınç ve yönetimine yürekten teşekkür ediyorum. Bunun yanı sıra sergimize gelerek bizleri yalnız bırakmayan davetlilerimize ve üreten kadınlarımıza da ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. Sergimiz, 4 Haziran 2025 tarihine kadar gezilebilecek'' dedi.