Diş gelişimini tamamlamış, dişlerinde beyazlatma işlemine engel bir sorunu ve kullanılan beyazlatma jeline karşı alerjik bir durumu olmayan kişilere diş beyazlatma yöntemleri uygulanabilir. Diş beyazlatma İstanbul ve diğer metropollerimizde 18 yaşını tamamlayan ve diş beyazlatma işleminin uygulanabileceği diş hekimi tarafından onaylanan kişilere sıklıkla uygulanan bir prosedürdür.    Diş gelişimi genellikle 18 yaşında tamamlanır. Aynı zamanda kişinin dişlerinde beyazlatma işleminin uygulanmasına engel bir hassasiyet bulunmamalıdır. Diş beyazlatma işleminin diş gelişimi tamamlanmamış kişilere, hamilelik ve emzirme dönemindeki kadınlara uygulanması önerilmez.    Dişlerinde sararma, lekelenme ve renk değişikliği olan aynı zamanda diş beyazlatma yöntemlerinin uygulanmasına engel bir durumu olmayan kişilere uygulanabilen prosedürden önce hasta detaylı bir diş hekimi muayenesinden geçirilir. Muayeneyle birlikte dişlerdeki renklenmenin neden kaynaklandığı ve derecesi belirlenir. Bunun ardından kişinin ağız hijyeninden kaynaklanan diş taşı gibi sorunlar ortadan kaldırılır.   Diş beyazlatma yöntemi en iyi sonucu kişinin doğal dişlerinde verir. Eğer dişlerde dolgu ya da kaplama bulunuyorsa diş beyazlatma işleminde beklenen sonucun elde edilememesi olasıdır. Çünkü dolgu ve kaplama renkleri diş beyazlatma işlemiyle açılamamaktadır. Diş Beyazlatma Güvenli midir?   Diş beyazlatma yöntemleri diş hekiminin kontrolünde ve doğru bir şekilde uygulandığı takdirde son derece güvenlidir ve dişlerde herhangi bir zarar oluşmasına yol açmaz. Bunun yanı sıra dişlerde kalıcı hasara ya da herhangi bir yapısal değişikliğe neden olmaz. Diş beyazlatma yöntemlerinin herhangi bir yan etkisi olmamasına karşın dişlerde uygulanan işlem nedeniyle az da olsa geçici bir hassasiyet görülmesi mümkündür. Soğuk-sıcak yiyeceklere ve içeceklere, soğuk havaya karşı meydana gelen hassasiyet çoğu kişide 24 ile 48 saat arasında düzelir.   Beyazlatma uygulamalarıyla elde edilen etkinin ne kadar süre kalıcı olacağı kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Beyazlatma işleminden sonra ağız hijyenine, diş bakımına, renklenmeye neden olabilecek yiyeceklerin ve içeceklerin fazla tüketilmemesine, tüketildiği takdirde dişlerin fırçalanmasına ya da ağzın suyla çalkalanmasına özen gösterilmesi durumunda elde edilen etki daha uzun süreli olacaktır. Diğer bir deyişle dişlerde yeniden renklenme meydana gelmesi ve beyazlatma işleminin tekrarlanmasına gereksinim duyulması kişinin beslenme ve hijyen alışkanlıkları ile tüketilen yiyeceklere ve içeceklere göre değişebilir. Hastanın ağız hijyenine ve tükettiği yiyecekler ile içeceklere dikkat etmesi durumunda dişlerin beyazlığı uzun süreler boyunca korunabilir. Hastanın diş beyazlatma işleminden sonra çay, kahve, vişne suyu, kırmızı şarap, sigara ve renklenmeye neden olabilecek yiyecekleri ve içecekleri yoğun  bir şekilde tüketmesi aynı zamanda ağız hijyenine gereken özeni göstermemesi durumunda dişlerde kısa süre içerisinde yeniden renklenmeler oluşabilir.   Diş beyazlatma yöntemlerinin belirli aralıklarla tekrarlanması durumunda elde edilen sonuçlar daha kalıcı olabilmektedir. Dişlerde beyazlatma uygulanarak sağlanan beyazlığın daha uzun ömürlü olması için düzenli diş hekimi kontrollerinin aksatılmaması ve yılda 1 diş beyazlatma işlemi uygulanması önerilir. Diş Beyazlatma Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?   Diş beyazlatma yöntemi uygulandıktan sonra dişlerde renklenmelere neden olabilecek sigara, çay, kahve, vişne suyu, kırmızı şarap gibi maddelerin tüketiminden uzak durulmalıdır. Aynı zamanda kişinin ağız bakımına gereken özeni göstermesi dişlerde yeniden renklenme oluşmasını önleyebilecek faktörlerden biridir. Sigara kullanımına son verilmesi de diş renklenmelerinin engellenmesini sağlayacak etkenlerin başında gelir.   Eğer diş beyazlatma yöntemi ile elde edilen sonuçlar dişlerin yapısal bozuklukları nedeniyle yeterli gelmezse diş kaplama yöntemleri etkili bir opsiyon olarak değerlendirilebilir. Lamina ya da veneer uygulamaları sayesinde diş beyazlatma yöntemleri ile elde edilemeyen sonuçlar alınabilir. Bu özellikleri nedeniyle lamina ve veneer uygulamaları beyazlatma yöntemleriyle giderilemeyen ileri düzey diş renklenmelerinde kullanılan estetik diş hekimliği çözümlerinin başında gelir.   Diş hekimlerinin uyguladığı ya da diş hekimleri kontrolünde evde hastanın kendi kendine uyguladığı yöntemlerin dışında eczanelerde ve marketlerde satılan beyazlatma kitleri de zaman zaman kullanılmaktadır. Ancak bu tür maddeler kullanılmadan önce diş hekiminin onayının alınması hem uygulamanın başarısı hem de dişlerin herhangi bir şekilde zarar görmesinin engellenmesi açısından çok önemlidir.   Diş beyazlatma amacına yönelik olarak bilmeyen ürünlerin kullanılmaması konusunda dikkatli olunmalıdır. Aksi takdirde çok sert bir doku olmasına rağmen uygun olmayan ürünlerin diş beyazlatma amacına bağlı olarak kullanılmasıyla diş minesinin aşınması söz konusu olabilir. Diş minesinin altında bulunan dentin tabakasına inilmesi çeşitli sorunlar yaşanmasına yol açabilir. Bu nedenle diş hekiminin önermiş olduğu beyazlatma yöntemleri ve beyazlatıcı ürünler dışında herhangi bir yöntem ya da ürün kullanımından kaçınılmalıdır.    Travma, daha önceden kanal tedavisi uygulanması, eski amalgam dolguların bulunması, florozis ya da kanal dolgu patlarının dentin kanallarına sızıntısı gibi nedenlere bağlı olarak tek dişte renklenme oluşabilir. Kanal tedavisi uygulanması ya da travma dişlerin canlılığını yitirmesine ve dental hale gelmesine yol açabilir. Kanal tedavisi uygulanan bir dişin beyazlatılması için öncelikle kanal tedavisi kontrol edilmelidir. Radyografik muayenelerin tamamlanmasının ardından dişe arka yüzeyinden bir giriş açılmalı, buradan eski dolgu atıkları ile pulpa dokuları temizlenmelidir. Diş solüsyonları ile yıkama yapıldıktan sonra dişin içine beyazlatma ajanları yerleştirilerek üzeri sızdırmaz geçici diş dolgusuyla kapatılır. Beyazlatma ajanı 3-7 gün bekletilir ve dişte istenilen beyazlık elde edilene kadar prosedür yinelenir.