2 Temmuz Sivas olaylarının 28. yıldönümünde hayatını kaybeden 33 kişi, Didim’de düzenlenen etkinlikle anıldı. Didim Emek ve Demokrasi Platformu çatısı altında bir araya gelen Didim Alevi Bektaşi Kültür Merkezi ve Cemevi Derneği, Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Akbük Şubesi, CHP Didim İlçe Örgütü, KESK’e bağlı sendikalar ve Emekli-Sen’in de yer aldığı gruplar Altınkum Yalı Caddesinde bir araya geldi. Grup daha sonra ellerinde pankart ve dövizler eşliğinde Yalı Caddesi üzerinden 2 Temmuz Parkı’na kadar sloganlar eşliğinde yürüdü. Parktaki etkinliğe Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, CHP Didim İlçe Başkanı Nurettin Koçak ile bazı CHP’li belediye meclis üyeleri katıldı. Parktaki anma etkinliği saygı duruşu ile başladı.

“28 YILDIR YÜREKLERİ YAKIYOR”


Anma etkinliğinde ilk konuşan Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Akbük Şube Başkanı Haydar Kocaoğlu, Sivas’ta hayatını kaybeden 33 şair ve ozan ile 2 otel çalışanını unutmadıklarını kaydetti. Kocaoğlu tarafından okunan basın açıklamasında, şu ifadelere yer verildi; “ Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Sivas katliamının üzerinden 28 yıl geçti. 2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Oteli’nin ateşe verilmesiyle başlayan katliam ateşi, 28 yıldır yüreklerimizi yakmayı sürdürüyor. Taksim’in, Maraş’ın, Malatya’nın, Çorum‘un acıları anılarda tazeliğini yitirmeden vicdanlarımızda tarifsiz bir yara daha açıldı. Üzerinden yıllar geçmesine rağmen, diğer politik katliamlarda olduğu gibi Sivas’ta da deliller yok edilmiş, olayın gerçek yönlendiricileri yargı karşısına çıkarılmamış, bir şekilde tutulup yargılananlar kollanmış ve en önemlisi de sanıklar Adalet Bakanlığı yapan bir şahıs tarafından savunulmuşlardır.”

“TOPLUMUN VİCDANINDA KANAYAN BİR YARA”


Açıklamada ayrıca, “Bu insanlığa karşı işlenen suçun faillerinin bir bölümü zaman aşımı ile kurtarılmış, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan katliam davasının zaman aşımına uğratılmasını “karar hayırlı olsun” ifadeleriyle değerlendirmiştir. Bir katliamın faillerinin aklanmasının toplum için hayırlı olacak hiç bir yanı yoktur, olamaz. Sivas katliamı bugün hala toplumun vicdanında kanayan bir yara olarak duruyor! Geçmişi kapatmaya, unutturmaya çalışmakla değil, onunla yüzleşerek toplumsal barışı sağlayabileceğimiz unutulmamalıdır. Bir an önce yapılması gereken şey Madımak’ın insanlık suçlarının teşhir edileceği, gericiliğe ve ırkçılığa karşı bir “utanç müzesi”nin inşaa edilmesidir. Sivas katliamı; aydınlığa, demokrasiye, halkların kardeşliğine ve bir arada yaşama kültürüne yapılan bir saldırı olarak gerçekleşmiştir. Bugüne kadar Sivas katliamını gerçekleştirenler ile bu katliamı engellemek için kılını kıpırdatmayanlardan hesap sorulmadığı gibi, halkları birbirine düşürmeyi hedefleyen provokasyonlar ve gerici-ırkçı saldırılar artarak devam etmiştir. Sivas katliamında yaşamını yitiren insanlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, onların savunduğu değerleri ve mücadelelerini kendi mücadele alanlarımızda yaşatacağımıza söz veriyoruz.” ifadeleri kullanıldı.