Aydın Altı Nokta Körler Derneği Başkanı Bayram Özen, 10-16 Mayıs Engelliler Haftası nedeniyle açıklama yaptı. Açıklamasında çağrıda bulunan Başkan Özen, “Biz engelliler, istatistiklerin 9 milyon dolayında gösterdiği büyük bir kitleyiz. Ailelerimizle birlikte sayımız 35 milyonu aşmaktadır. Engelli olmayı ya da engelli doğmayı kendimiz seçmedik. Anayasamızın 2. maddesi devletimizin “Sosyal” niteliğini açıkça belirtmektedir. Sosyal devlet, toplumun en güçsüz kesimlerinden başlayarak yurttaşlarının sağlık, eğitim, istihdam, sosyal güvenlik gibi temel gereksinimlerini karşılayan devlet demektir. Devletin “sosyal” niteliğini yaşama geçirmek, hükümetlerin anayasal yükümlülüğüdür. Ülkemizde engelliler toplam nüfusun yüzde 12’sini oluşturdukları halde ulusal gelirin sadece 10 binde 28’i engelliler için harcanmaktadır. Konutlarımız ve kamuya ait birçok bina, hala daha engelliler yok sayılarak planlanmaktadır. Haklara, hizmetlere, mekanlara ve bilgiye erişebilmemizin önünde büyük engeller bulunmaktadır.” dedi.

“ENGELLİ MÜCADELESİNE TALEP ZAYIFLADI”


Toplumda engellilere yönelik ayrımcı değer yargıları tutum, davranış ve uygulamaların son derece yaygın olduğunu kaydeden Başkan Özen, “Ücretsiz ya da indirimli tarifelere ve sosyal yardımlara dayanan sosyal hizmet sistemimiz aciz, bakıma, himayeye ve yardıma muhtaç engelli imajının doğmasına ve pekişmesine yol açmıştır. Bu sayede engelliler halkın çoğunluğu tarafından hak öznesi olan eşit kişiler olarak değil, bakılması, korunması ve yardım edilmesi gereken “Zavallı kişiler” olarak görülmektedir. Daha da kötüsü, geleneksel söylemlerin ve yanlış yapılandırılmış sosyal yardımların etkisi altında engelliler de kendilerini öyle görmeye başlamışlardır. Bu yüzden engelli mücadelesine olan talep bir hayli zayıflamıştır.” diye konuştu.

“HAK KAYIPLARI YAŞANIYOR”


Çağdaş demokrasilerin en önemli özelliği olan karar alma süreçlerine engellilerin de dahil edilmesi gerektiğini ifade eden Özen, “Engelli çocuklar ve kadınlar her türlü ihmal ve istismara, şiddete ve kötü muameleye karşı tamamıyla korunmasızdır. Engelli kadınlar, engelliliğe ek olarak kadın olmaları nedeniyle de haksız ve ayrımcı uygulamalara daha fazla maruz kalmaktadırlar. Derneğimizin de içinde bulunduğu engelli derneklerinin yoğun mücadeleleri sayesinde elde edilen kimi kazanımlarımız da son yıllarda birer birer elimizden alınmakta, zaten son derece sınırlı olan ve sıkı koşullara bağlanmış bulunan engelli aylıkları ve evde bakım ücretleri kesilmektedir. Yürürlükteki Sağlık Kurulu Raporları Yönetmeliği nedeniyle önemli hak kayıpları yaşanmaktadır.” şeklinde konuştu.

“OLUMSUZ GİDİŞE DUR DİYORUZ”


Kaynaştırma eğitimi adı altında gerçekleştirilen uygulama, gerekli altyapı ve eğitim ortamları sağlanamamasının, engelli çocukların niteliksiz eğitim görmesine ve başarı oranlarının düşmesine neden olduğunu dile getiren Özen, “İşçi ya da kamu personeli olarak istihdam edilen engellilerin büyük çoğunluğu, işverenlerin önyargıları nedeniyle ya da verimli olacakları alanlarda iş verilmediği için üretim süreçlerinin dışında tutulmakta, kimi engelliler aydan aya gelip maaşını almaya zorlandıkları için topluma arzu ettikleri katkıyı sunamamaktadırlar. Bu durum, onların manevi olarak çökmelerine ve özgüvenlerini yitirmelerine yol açmaktadır. Bu olumsuz zincir böylece uzatılabilir. Altı Nokta Körler Derneği olarak bu olumsuz gidişe sesimiz yettiğince ‘dur’ diyoruz. Ayrılmaz bir parçası olduğumuz Türkiye toplumuna hükümetimize ve siyasal partililere sesleniyoruz. Sorunlarımıza ve istemlerimize sahip çıkın, Çünkü kadınıyla erkeğiyle, engelli olanı ve olmayanıyla, çocuğu, genci ve yaşlısıyla, etnik ve inançsal çeşitliliği ile Türk Toplumu olarak kaderimiz ve geleceğimiz ortaktır.” dedi.