Potansiyel midye yetiştiricilik sahası olarak gösterilen Milli Parkın Kuşadası’na bağlı kuzey kıyıları ve Söke’ye bağlı güney kıyılarının tamamen parsellenmiş durumda olduğu görülüyor.

BURASI KORUNMASI GEREKEN ALAN NİTELİĞİNDE

Bu alanların parsellenmesini istemeyen çevreciler adına açıklamada bulunan EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, “3 tarafı denizle çevrili, orman, deniz, sulak alan ekosistemlerini bünyesinde barındıran önemli kuş alanı, önemli bitki alanı ve önemli memeli alanı olması nedeniyle aynı zamanda önemli doğa alanı olan ve dünyada bir benzerine rastlanmayan bu özellikleriyle gözümüz gibi korumamız gereken Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı, balık çiftliklerinden sonra inanılacak gibi değil ama şimdi de midyecilerin hedefi durumunda. Binlerce kıyı şeridi olan Türkiye’de niçin Dilek Yarımadası’nın kıyıları seçiliyor? Milli Parkın Uluslararası Sulak alanlar Sözleşmesi (Ramsar), Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşam Ortamlarının Korunmasına Yönelik Sözleşme (Bern), Biyolojik Çeşitlilik Anlaşması (Rio) ve Akdeniz’in Kirliliğe Karşı Korunması Sözleşmesi (Barselona) kapsamında korunan alan niteliğinde olduğu bilinmiyor mu?” diye sordu.

NADİR DENİZ CANLILARININ ÜREDİĞİ VE BESLENDİĞİ ALANLARDIR

Gerek karadaki yaban hayatının, gerekse denizdeki canlıların son sığınağı olan Dilek Yarımadası ve kıyılarının mutlak korunması gereken en önemli doğa alanı olduğunu belirten Sürücü, “Midye çiftliklerinin kurulması düşünülen alanlar; Dünyada 700 adet, Ege kıyılarında 100 kadar kaldığı tahmin edilen ve bakir olması nedeniyle kıyı mağaralarında üreyen Akdeniz Foklarının (Monachus monachus) önemli yaşam alanlarıdır. Yunus türlerinin, caretta caretta (İribaş Deniz Kaplumbağası), chelonia mydas (Yeşil Kaplumbağa) gibi nadir canlıların özgürce beslendiği alanlardır. Gelen yerli yabancı binlerce misafirin huzur duyduğu ve mutlu bir şekilde denize girerek dinlendiği Dilek Yarımadası Milli Parkı kıyıları, bakirliğini korumalı ve temizliğiyle gurur duyduğumuz deniz kirletilmemelidir” dedi.

GÜNÜBİRLİK KULLANIM DIŞINDA BAŞKA FAALİYETLERE ASLA İZİN VERİLMEMELİDİR

Sürücü, şunları kaydetti: “Ekmeğini buradan çıkaran yerel kıyı balıkçılarının ve yaz aylarında Milli Parkın eşsiz güzellikteki kıyılarını misafirlere gösteren gezi yatlarının potansiyel alanlarına midye çiftlikleri kurulmamalıdır. Dilek Yarımadası kıyıları Türkiye’deki en hassas alanların başında gelmektedir. Gerek sınırlarında, gerekse etki alanı içinde kalan bölgelerde, mevcut Uzun Devreli Gelişme Planında gösterilen günübirlik kullanım dışında hiçbir faaliyete izin verilmemelidir.
60’lı yıllarda verilen mücadeleler sonucunda Milli Park olan ve hemen herkesin, ‘İyi ki burası Milli Park olmuş ve korunarak günümüze kadar gelmiş’ dediği bu doğa harikasını korumak, bugünün çocuklarının geleceğini korumaktır. Dilek Yarımadası Milli Parkı Müdürlüğü’nün bu konuyu olumsuz değerlendirdiği bilgisini aldık ve bu kararı destekliyoruz. Midye çiftlikleri Türkiye kıyılarında uygun birçok alanda kurulabilir ama Dilek Yarımadası kıyılarında asla kurulmamalı ve bu konuda tüm kurumlar ve sivil toplum örgütleri iş birliği yaparak bu uygulamaya karşı durmalıdır.”