2016 yılında Kaymakamlığın tahsis ettiği evi “Bu kedi ve köpekleri o eve götüremem. O zaman bu hayvanlar aç kalır” diyerek geri çeviren ve haberlere konu olan Ali Ekber Kurtoğlu, bazı yerleri açık olan harabe bir evde yaşamını sürdürüyor. Kurtoğlu, günlük bağlama çalarak kazandığı 50 liranın 30 lirasını kedi ve köpeklere harcıyor. Onları süt, ekmek ve çeşitli yiyeceklerle özel olarak besleyen Kurtoğlu, “Sokak hayvanlarına sahip çıkalım” diyor. Elinde bağlaması ile söylediği türkülerle tanınan Kurtoğlu, sesinin gücü ve bağlamadaki yeteneği ile yerel bir müzisyen olarak biliniyor.

“HAYVANLARI KORUYALIM”

Bağlama çalarak kazandığının yanı sıra “Sponsorlarım” dediği hayırseverlerin sokak hayvanları için kendisine para verdiğini söyleyen Ali Ekbet Kurtoğlu, “Bana kedi köpeklerin babası diyorlar. Günlük 50 lira para geçer elime, 30 lirasını bunlara harcıyorum. Geri kalanıyla çay içiyorum. 20 lira ben koyuyorum, 30 lira da çevreden sponsor oluyorlar, bu hayvanlara bakıyorum. Arkadaşlar hayvanlara bakalım, çevremizi koruyalım. Başımıza musibetler gelmesin. Sokak hayvanlarını koruduk mu, çevremizi koruduk mu bize hiçbir şey olmaz” dedi.

GÖZLERİ GÖRMEYEN KEDİYE ÖZENLE BAKIYOR

20’ye yakın kedi 10’a yakın köpeğe yaşadığı harabe bir evin arazisinde bakan Ali Ekber Kurtoğlu, “Gelirim saz çalmak bir de sponsorlarım var. Devletten de iki ayda bir 300 lira geliyor. Arkası çıkmaz sokak. Evi kabul etmedim. Çünkü ben hayvanlara bakıyorum. Ben apartmanda oturamam. Arazisi olan bir ev olması lazım benim için” dedi. Gözleri görmeyen yavru kediden bahseden Kurtoğlu, “Gözleri görmüyor, tedavi edilse belki görmeye başlar” dedi.

EVSİZ KALMAYI TERCİH ETTİ

Aydın’a bağlı Ortaklar’da doğan Kurtoğlu liseden sonra bağlama çalarak yaşam mücadelesine atıldı. Karacasu’da bir işletmecinin bağlama çalan birine ihtiyacı olması üzerine 1984 yılında Karacasu’ya gelen ve o yıldan bu yana Karacasu’da yaşayan Kurtoğlu 1993 yılında eşinden ayrıldı. Ardından maddi imkanı el vermemesi üzerine kiradan ayrılıp bulduğu boş yıkık binalarda yaşamaya başlayan Kurtoğlu’na 2016 yılı yaz başında Kaymakamlık tarafından sosyal konutlarda yer olmaması üzerine “bir ev tut, kirasını ödeyelim” teklifinde bulunuldu. Kurtoğlu bu teklifi “Bu kadar kedi ve köpeği o eve götüremem, bunlar aç kalır” diye reddetti.

‘HAYVANLAR KENDİ BESLENEMİYOR’

Kurtoğlu, “6 senedir burada kalıyorum. Soğuklarda aşağıda ocaklıkta ateş yakarak, battaniyelerle idare ettim. Arazi şartlarına uyum sağladım. 15 kedi, 7 köpeğim var. Bazen avcılar geliyor. Dikkat etmiyorlar hayvanlara zarar veriyorlar. Ben de uyarı yazıları yazdım. Yiyin için, eşyaları götürmeyin, hayvanlara zarar vermeyin diye. Kaymakamlık evlerini bu hayvanlara bakabilmek için istemedim. Bana teklif ettiler ama hayvanlar açıkta kalıp ölmesin, tabiat dengesi bozulmasın diye kabul etmedim. Bu hayvanlar kış döneminde kendileri beslenemiyorlar. Ben bakarım diye kendimi feda ettim” dedi.

HER CANLININ BİR GÖREVİ VAR

Hayvan sevgisinin yaşamı sevmek olduğunu ifade eden Kurtoğlu ekolojik dengenin bozulmaması için hayvanları sahip çıkmaya çalıştığını dile getirdi. Kurtoğlu, “Yabancı ülkelerde insanlar neden hayvan besler çünkü hayvanlar bulunduğu çevreyi güzelleştirir. Kötü enerjilerini alıyor insanların. Biz bu hayvanlara bakamazsak ekolojik dengemiz bozulur. Allah istese hayvanların hiçbirini yaratmazdı. Yarattığına göre bu evren sadece insanoğlunun evreni değil hayvanların da evreni. Hayvanları korursak çevreyi koruruz” şeklinde konuştu.

UZAY EĞİTİMİ ALMAK İSTERDİM

Hayvan sevgisinin yanında uzaya ve felsefeye merakı ile tanınan Kurtoğlu “Uzay Araştırmaları Bölümünde eğitim almak isterdim” dedi. Uzay felsefesi ve uzay teorisini okudum. Dünyadan başka dünyalar da var. 10-15 seneye kadar oralara gidebileceğiz. Başka evrenlerde kesin olarak hayat var. Üniversiteyi tamamlayamadım belki ama hayat üniversitesi bana her şeyi öğretti” ifadelerini kullandı.