Zeytinyağı üretiminde söz sahibi olan İtalya, İspanya, Portekiz, Brezilya, Uruguay gibi dünyanın önde gelen ülkelerinden isim yapmış markaların katıldığı yarışmada 'Yerlim/Ania Pregreen' A Robust kategorisinde 50 marka değerlendirmeye layık görülürken, altın madalyayı Kuşadası kazandı.

"TÜRK ZEYTİNYAĞININ YÜKSEK KALİTESİNİ GÖSTERDİK"

Başarıya imza atan zeytinyağı, bu yıl ilk olarak kullanılmaya başlanan son teknoloji, soğuk sıkım sistemiyle üretildi. Yüksek değerlerde polifenol içermesi, nane likörü renginde olması nedeniyle 'Pregreen' adı verilen yağ, erken hasat memecik zeytininden elde edildi. 
  Kuşadası’nda organik üretim yapan Değirmen Şirketi'nin sahibi Gürsel Tonbul, Türk zeytinyağlarının üstün niteliğini göstermek için yarışmaya katıldıklarını söyledi. Tonbul, “Ürettiğimiz zeytinyağlarının üstün niteliğini, ülkemizde de yüksek kaliteli zeytinyağlarının üretildiğini uluslararası platformlarda göstermek için bu yıl, zeytinyağı üreticisi ülkeler arasında çok önemli ve prestijli bir yarışma olan, Amerika Birleşik Devletleri'nde düzenlenen yarışmaya katıldık. 28 ülke ve bine yakın markanın katıldığı yarışmada zeytinyağının oscarları sahiplerini buluyor" dedi.

"ALTIN MADALYA ONUR VERİCİ"

Yarışmaya en çok katılım gösteren ülkenin 148 marka ile İtalya olduğunu ifade eden Tonbul, “Bu yıl ülkemiz 12 marka ile temsil edildi. Büyük bir özveri ve heyecanla ürettiğimiz ‘Pregreen’ ile ülkemizi Newyork’ta temsil ettik. A Robust kategorisinde altın madalya ile ödüllendirildik. Yarışmanın tüm katılımcıları arasında bu kategoride değerlendirmeye layık görülen en iyi 50'nin arasından altına ulaşmak bizim için ayrı bir mutluluk" diye konuştu.

"ERKEN HASAT YEŞİL MEMECİK ZEYTİNİNDEN ELDE EDİLDİ"

Altın madalya alan zeytinyağının erken hasat memecik zeytininden üretildiğini söyleyen Tonbul, “Yerlim/Ania Pregreen Eylül sonu ile Ekim başı, çok erken hasat, yeşil memecik zeytininden elde edilmiş bir yağdır. Özelliği çok düşük asitli, yağa değer katan polifenol değerinin bin 20’nin üzerinde olmasıdır. Zeytinyağında kalite, ağacın beslenme ve bakımı ile ilgilidir. Ürünlerimizi sertifikalı organik olarak yetiştiriyoruz" ifadelerini kullandı.

"SUSUZ VE EL DEĞMEDEN SIKIM YAPILIYOR" 

Zeytinyağının üretim aşamaları hakkında bilgiler veren Tonbul, şunları kaydetti: "Ağacın beslenmesi, zeytin kalitesini bozan hastalıklara karşı mücadele, zeytinin toplandığı dönem çok önemli. Bu polifenol değerlerine ulaşılabilmesi için, henüz çok yeşilken zeytinin hasat edilmesi gerekiyor. Hasadın elle yapılması, hasat edilen zeytinin hemen toplanır toplanmaz en geç iki saat içerisinde işlemeye alınması gerekiyor. Susuz ve hiçbir ısıl işleme maruz kalmadan, el değmeden yapılan sıkım ve çıkan yağın hiç zaman geçirilmeden kağıt filitrelemeyle içinde tortu kalmadan ve oksijene maruz kalmadan çelik tanklarda saklanması yağın kalitesini etkiliyor. Biz de tüm bu aşamalara yüzde yüz uyarak bu yağı ürettik."

"İLAÇ NİYETİNE ŞİFA VERİCİ"

'En dolgun, en baba yağ' kategorisinde altın madalya kazanan yağın ilaç niyetine kullanılmasını öneren ve yeşil zeytinden üretildiği için acı bir tadı olduğunu söyleyen Tonbul, “Rengi nane likörü renginde. Kıvamı yoğun, hem de biraz yakıcı bir yağ. Hiçbir şekilde pişmemesi ve çiğ tüketilmesi gerekiyor. İlaç niyetine kullanılmalı. Sabahları aç karnına birer yemek kaşığı içildiğinde içerdiği polifenol değerleri nedeniyle ağzınızdan başlayarak tüm sindirim sisteminizdeki her türlü yaraları, rahatsız edici hastalıkları iyileştirici etkisi var. Gastronomik değeri çok yüksek bir yağ. Çok özgün salatalarda kullanılabilir, çok özgün mezelerde pişme işlemi tamamlandıktan sonra üzerine ilave edilerek çiğ olarak tüketilebilir. Doğrudan doğruya hiçbir ilave tatlandırıcı, sirke, ekşi baharat eklemeden iyi bir ekmek banılarak yenilebilir" dedi.