Jeotermalin teknik ve bilimsel özelliklerinin Aydın’daki jeotermal santraller nedeniyle kamuoyunda birçok kez gündeme geldiğini dile getiren ve bu konudaki görüşlerinin siyasi bir açıklama olmadığını ifade eden Küpelioğlu, “Birkaç yıldır bu konuda mücadele verilmektedir. Karacasu’da Yenice Muhtarımız Sayın Cavit Paksoy bu konu ile çok ilgilenmiştir. Ancak şu kadarını söylemek isteriz ki birçok çevre zararının yanı sıra, akışkanın geri enjekte edilmesi büyük bir felakete yol açar ve yer altı sularımızın kirlenmesi ile sonuçlanır. Bu durum içme sularımızın geri döndürülemez biçimde kirlenmesine neden olur. Birkaç yıl içinde kaynak sularımız içilemez, hatta zararlı sular durumuna gelebilir” dedi.

“ÜRETİCİ ZORDA KALIR”

Küpelioğlu, “Şunu unutmamak gerekir, İncirliova ve Germencik bölgesindeki incir üretiminde ve kalitesindeki büyük düşüş herkesin bilgisi dahilindedir. Bu nedenle Karacasu’da incir tarımı son birkaç yılda hızla yayılmaya başlamıştır. Kaliteli incirlerin üretim merkezi olmaya aday bir Karacasu birkaç yıl sonra zeytinden sonra 2. tarım ürünü olma yolunda iken, jeotermalin Karacasu’ya gelmesi durumunda incir tarımının ve üreticisinin durumunu düşünmek bile istemeyiz” şeklinde konuştu.

“İŞ GÜCÜNÜ ARTTIRIR MI?”

Jeotermalle ilgili 'istihdamı artıracak' sözlerini eleştiren Küpelioğlu, “Karacasu’ya ne zaman bir tesis yapılmak istense hemen büyük abartılar ile karşılaşırız. 300 işçi, 500 işçi gibi. Olayın iki yönü vardır. Birincisi, jeotermal enerji ile yapılacak olan seracılık tarımına Karacasu hazır mıdır? Bu konuda deneyimi var mıdır? Yatkın mıdır? İkincisi emek yoğun bir tarım türü olan sera tarımı için yeterli iş gücü bulunabilecek midir? Tarım işçiliği Karacasu ekonomisi büyük bölümünü oluşturmaktadır. Tarım alanlarının hızla artması ile birlikte hemen her mevsim  tarım işçiliği aranan bir iş kolu olmuştur. Bu konuda yeterli fizibilite çalışmaları yapılmalıdır. Bize aktarılan konuya hemen atlarız. Jeotermal olsun, başka bir konu olsun, gelen teklifleri yöneticilerin ayrıntılı biçimde incelemesi, değerlendirmesi ve teklifi getirenlerden ayrıntılı fizibilite çalışması istemeleri gerekir” dedi.

“DOĞAYI KİRLETMEYELİM”

Küpelioğlu sözlerini, “Karacasu insanı çalışkandır, üretkendir ve memleketini sever. Karacasu’nun kalkınmasındaki öncelikler, mevcut biçimi ile yapılan, doğayı kirletmeyen tarım, turizm, eğitim el sanatları ve geleneksel zanaatlerdir. Bu konulara eğilmek, ağırlık vermek, toplumun sesinin dinlemek bizi doğru yola götürecektir” şeklinde sonlandırdı.