Ülke genelinde hayvan üreticileri yem ve samanın pahalı olmasından dert yanarken yaklaşan kurban bayramı öncesi Karacasu pazarında genç üretici Ahmet Şen'e kulak verdik. Genç bir üretici olmasına rağmen hayvancılık ve tarımla alakalı bulunduğu tespitlerle dikkat çeken Ahmet Şen, önemsenmesi gereken ifadeler kullandı. Kurban kesenlerin sayısının pahalılıktan dolayı her geçen yıl azaldığını ifade eden Şen, asgari ücretli ve emekli bu maaşlarla nasıl kurban kesecek diye sordu. Emekliye ilk verilmeye başlandığında bir bayram ikramiyesinin kurbanlık almaya yettiğini dile getiren Şen, "Bugün ikramiye kurbanlığın dörtte birini bile karşılamıyor" dedi. Gençlerin hayvancılıktan uzaklaştığını ifade eden Şen, "Bu gidişle yeni nesil yapmıyor, eskiler de yaşlılık itibariyle bırakacak. Artık et olmadan et olacak. Protein tozuyla onla bunla beslenecek insanlar. Geleceği pek aydınlık görmüyorum yani" dedi.
ASGARİ ÜCRETLİ, EMEKLİ NASIL KURBAN KESECEK?
Karacasu'da hayvan pazarında işlerin henüz düşük olduğunu ifade ederek sözlerine başlayan Şen, "Doğduğumuz günden beri hayvancılığın içindeyiz. Hayvan pazarı açıldı. Henüz çok fazla alım yok. Millette para yok. Herkes kurbanlık için yetiştiriyor. Masraf yapıyor. Yemin çuvalı bin liraya ulaştı. Herkes bir umut hayvanını pazara getiriyor. Yetiştiriyoruz ama yetiştirdiğimiz hayvan satılmıyor. Her geçen yıl kesen sayısı azalıyor. Hayvanlar elimizde kalıyor. Fiyat yüksek geliyor. Bizim açımızdan fiyat normal aslında ama alıcıya yüksek geliyor. 15 liradan başlıyor fiyatlar 35 liraya kadar çıkıyor. Bir asgari ücretli 22 bin lira alıyor zaten. Ev kiraysa onlar kesemiyor. İlk çıktığı zaman emekli ikramiyesi bir kurbanlık alıyordu ama şimdi dörtte birini ancak alabilecek. Karacasu tarım bölgesi ama tarım da bitti. Tütün avansı verilmedi. Şu an ne yapsak boşuna yani. Üretim hep zararda yani" dedi.
MALİYET ARTIYOR GELİR ARTMIYOR
Sözlerini sürdüren Şen, "50 kiloluk yemin çuvalı bin liraya dayandı. Yoncanın kilosu 15 lira. Kışın 13'tü, 15 oldu. Belki önümüzde yıl 16-18'e dayanacak. Pazar şu an durgun. Alım satım yok. Millette para olmadığı için durgun. Herkes bir umut fiyat düşer diye bekliyor. Zeytincilik de yapıyorum. Geçen sene bin liraya toplattık. Zeytinyağını geçen yıl 190'dan sattık. Şu an 140'a düştü. Evvel sene 650'ye toplattık, 240'a sattık. Karaborsa gibi geleceği belirsiz bir şeklide devam ediyor. Her şeyden zarar ediyoruz. Mazot 20 lirayken 8 liradan satılan buğday mazot 40 lira oldu 10 liradan satıldı. Yani çiftçilik, tarım karambole bir şekilde önümüzü görmeden devam ediyor. Gençler bu işi yapmıyor. Yapanlar da bırakıyor. Hep 50 yaş ve üzeri yapıyor. Onlar da 10 yıla kadar bırakır. Çiftçilik de bitecek tarım da bitecek. Hep zarar yani. Millet niye uğraşsın ki..." ifadelerini kullandı.
"KURULU DÜZENİMİZ VAR DİYE DEVAM EDİYORUZ"
Değerlendirmelerine devam eden Şen, "Pazarda alıcı olmadıktan sonra yetiştirmenin de manası yok. Gelir gider dengesi epey açıldı. Ekonomik sıkıntılar had safhada. Bu gidişle yeni nesil yapmıyor, eskiler de yaşlılık itibariyle bırakacak. Artık et olmadan et olacak. Protein tozuyla onla bunla beslenecek insanlar. Geleceği pek aydınlık görmüyorum yani. Önümüzü görmüyoruz abi. Önümüzü görsek yatırım yapacağız zaten. Tarımla uğraşan ne yapar? Daha iyi traktör alır, daha fazla çift sürer daha iyi ekin yapar, hayvanına yoncasını yedirir. Yoncanın kilosu 15 liraya dayanmış. 15 liraya yonca vereceksin. 15 bin liraya hayvan satacaksın. Bunun anlamı yok. Vatandaşa fazla geliyor ama bunu 1 yıl boyunca insan bakıyor. Günlük yevmiye 1500 lira olmuş. Hayvancılığı bırakıp günlük yevmiyeye gitsen aylık 45 bin lira yapar. Daha iyi kazanırsın. Kurulu düzenimiz var diye devam ediyoruz" dedi.
"HER GELEN BAKAN KENDİNE GÖRE POLİTİKA BELİRLİYOR"
Sözlerini sürdüren Şen, "Karacasu ana yola uzak olduğu için sapa bir yer. Sanayisi yok. Sadece tarım ve hayvancılık var. Bundan sadece üretici kazanmıyor. Veterineri kazanıyor. Yemcisi kazanıyor. Saman Afyon'dan, Konya'dan geliyor, TIR'cı kazanıyor. Nakliyeci kazanıyor. Bu iş bırakıldığı zaman da 5-6 aile geçiminden olacak. Devletin bu konuda düzenli bir politika oluşturması lazım. Her gelen Bakan kendine göre politika yapmaya çalışıyor. Yeni sezon hayırlı olsun. Ne kadar başarılı oldukları ortada. Bu yıl da böyle geçecek gibi duruyor. Kurban kesenleri Allah kabul etsin. Kısacası önümüzü görmüyoruz. Genç bir çiftçi olarak görmüyoruz. Anne baba destek olmasa zaten yapılmaz" dedi
"GENÇLER HAYVANCILIKTAN UZAKLAŞIYOR"
Gençlerin farklı meslekleri tercih ettiğini ifade eden Şen, "Gençler şimdi farklı mesleklere yöneliyor. Gidip güvenlik oluyor. Sigortalı işlere gidiyorlar. Başka yerde çalışsam şu kadar kazanacağım diyorlar. Bir de rezilliği yok. Güvenlikçi oluyor. Mesai saati belli. Bunun hem mesaisi belli değil hem yağmur çamur hep çalışıyorsun hem de en basit hayvanlarını kurdun kapma riski var, hastalığı var. Veteriner çağırdında sadece gelip gitmesi bin lira. Aşısı var bunun daha. Masraflar arttı, maliyet çok yüksek. Gelir gideri tutmuyor. Vatandaşlarda da para yok. Para dönmüyor. Alan vadeli almaya çalışıyor. Samancı geldiği zaman ben bir ay bekle diyemiyorum ki. Samanı zamanında 3-5 lirayken alamazsam 7-8 lirayken almak zorunda kalırım. Biz zamanında ve toplu alım yapabilirsek kazanabiliriz. Vatandaşın da üreticiyi düşünmesi lazım" dedi.