Peygamber Efendimiz (sav)’in Türkler hakkında  ifade buyurduğu sözler var mı? Birçoklarımız bu meseleyi merak ederiz. Hatta heyecanlanırız. Bu da çok tabiidir. Peygamber Efendimizin  biz Türkler hakkındaki bir işareti bile cihana değer. Bu vesile ile Râsulullah Efendimizin Türkler hakkındaki bazı Hadis-i Şerifleri’ nin kayraklarını teferruatlıca ( ikinci kaynaklar da dahil) vererek kılcal damarlarımıza işlenen peygamber sevgisinin temeline inmek istiyorum. 1.  “ Kostantiniyye (İstanbul)  mutlaka feth olunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandandır ve o asker  ne güzel askerdir.” (Buhari,;et-Târîhu’l- Kebir, Cilt 1, Kısım 2, sayfa: 81, Ahmet bin Hanbel; Müsned IV/42, Kahire 1313, el-Hâkim; el-Müstedrek IV/42-422, Haydarabat 1335). 2.  “Türk dilini öğreniniz, çünkü Türklerin çok uzun sürecekbr hâkimiyetleri vardır.” (Kaşgarlı Mahmut, Divan-ı Lügati’k-Türk, C.1,s:3-1333 İstanbul basımı). 3.  “Benim Ümmetimi öyle bir kavim sürüp, kovalayacaktır ki, onların yüzleri yuvarlak ve enli, gözleri  çekik ve küçük, çehreleri sanki  üzeri derilerle kaplanmış kalkanlar gibidirler. Onlar üç defa Arabistan Yarımadası’na kadar ilerleyeceklerdir. İlk istilada onların önlerinden kaçanlar kurtulacaktır. İkinci istilada hücuma uğrayanlardan bazıları helak olacak ve bazıları  da canlarını kurtaracaklardır. Üçüncü istilada ise onların kölesi kesilecektir (Artık istilalar son bulacaktır). İşte onlar Türklerdir. Nefsim yed-i kudretinde olan Allah’a yemin  ederim ki, (çok yakın  bir gelecekte) atlarını Müslüman mescitlerinin direklerine bağlayacaklardır” (Ebu Davud, Nuseym bin Hammad, Kitabü’l- Fiten, Âtıf Efendi  Ktb, no: 602, V121122): 4.  “Türkler size ilişmedikçe siz onlara ilişmeyiniz, Çünkü milletimin mülkünü  ve Allah’ın ona  ihsanını en evvel Kantura (Türk) nesli alacaktır”( İmam Taberani; mu'cemü’l- Kebir ve mu’cemü’l- Evsat isimli eserinde). 5.  “Habeşliler sizle uğraşmadıkça siz onlarla uğraşmayınız. Hele  Türkler size dokunmadığı  sürece siz de Türklere (sakın) dokunmayınız!” (Ebu Davud¸Sünen-i  Davud, IV. S:112). 6.  “Hıfz, on kısma ayrılmıştır; dokuzu Türklerde, biri diğer insanlardadır” (Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevî, Ramuzu’l- Ehadis 4140 nolu hadis). 7.  “ Hazret-i Peygamber (sav) Arap kabilelerin hücumu yılında (Hendek Muharebesi) Medine’nin etrafında kazılmak istenen hendeğin sınırlarını çizdi. Biz hiçbir zaman bu sınırları aşmak istemiyorduk.Selman hendekten çıkarak Hz. Peygamberi’in (sav) bulunduğu yere geldi.Bu  sırada O birTtürk çadırını kurmakla meşgul  bulunuyordu” (Taberi’de geçen  bir hadise: et-Taberi, II,s.568). Peygamber Efendimiz Hz Muhammed Mustafa  (sav)’in zikrettiğimiz  Hadis-i Şerifleri,  Türk milletinin bahtının  açıklığına ve İslâm Medeniyeti’ndeki müessir (etki) gücüne  işaret ediyordu. (Nakli Kaynak:Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil,Türklerin İslamiyeti Kabulü: BÜYÜK DOĞUŞ-I-: OTAĞ, Timaş Yayınları,2017, İstanbul).