EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, Yaptığı açıklamada, "2 gündür sosyal medyada Kuşadası’nın bir mahallesinde bilimsel adıyla Dolichophis jugularis olan Karayılanlarla ilgili haberler dolaşmaktadır. Kervansaray’ın hemen üstünden başlayarak, Kese Dağı’na doğru devam eden yerleşim yerlerinin aralarında kullanılmayan harabe şeklindeki evler ve arsalar bulunmaktadır. Genellikle bu yerlerden hemen her yıl buna benzer ihbarlar gelmektedir. Bu zamana kadar yapılan ihbarlarda tespit edilen yılanlara bakıldığında zehirli bir türe rastlanmamıştır. Yılanlarla karşılaşıldığında onları öldürmek yerine, fotoğrafının çekilerek EKODOSD’a ya da Kuşadası Belediyesi’ne gönderilmesi halinde türleri tespit edilecektir. Ev içine giren yılan görülürse bu konuda Belediyenin İtfaiye birimi yardımcı olmaktadır." denildi.

BU YILANLAR KİMSEYE ZARAR VERMEZ


EKODOSD Bilim Danışmanı Prof. Dr. Kurtuluş Olgun ise “ Kuşadası’nda görülen zehirli olmayan Kara Yılanların davranışları normaldir. Bahar geldi, kış uykusundan uyandılar ve havaların da sıcak olması ile kendilerini göstermeye başladılar. Yılanların görüldüğü alandaki yerleşim yerinde, metruk ve harabe evlerin olduğu görülüyor. Bu tür alanlarda fareler de yoğun olarak yaşar. Doğal olarak fareler de yılanların en önemli beslenme grubunun başında gelir.
Aslında yılanlardan korkmak değil, burada bulunduklarından dolayı sevinmek lazım. Ne kadar yılan varsa o kadar az fare demektir. Yılanlar sadece metruk alanlarda yaşar, ancak fareler metruk alanlarda yaşadığı gibi, beslenmek için evleri tercih ederler. Sosyal medyada vatandaşların yılanların öldürülmesini ve ilaçlama istemesi yanlıştır. Burada doğal bir ekosistem oluşmuştur. Yapılacak ilaçlama o bölgedeki tüm ekosisteme zarar verecektir. Vatandaşların gördükleri zehirli yılan türü değildir. Vatandaş yılan gördüğünde sakin kalsın, rahatsız etmesin, hayvanlar kendi yaşam alanlarına dönerler. Çiftleşme yaptıkları için meydana çıkmışlar. Yoksa bu mahallede metruk evlerin birçoğunda, yılan, kaplumbağa ve kirpi gibi hayvanlara her zaman rastlanmaktadır. Hemen her yıl buna benzer ihbarlar almaktayız. Metruk evlere girip rahatsız edilmedikçe yılanlar kimseye zarar vermez.
Doğayı bütüncül olarak korumak ve yaban hayatı için yer bırakmak zorundayız. Yaşadığımız Pandemi de gösterdi ki, doğal yaşama müdahale edildiğinde bunun en büyük zararını insanlık çekiyor." dedi.