Elmas Pansiyon işletme sahibi Şükrü Elmas, deri işletmesinin çevreye zarar verdiğini iddia ederken, “Koku ve sinekten durulmuyor. Bu yaşananlar Afrodisias Antik Kenti yol güzergahındaki bir alana yakışmıyor. Yetkilileri göreve davet ediyorum” ifadelerini kullandı. Karacasu Dericiler Derneği Başkanı Nadir Tabak ise, “Burası organize sanayi bölgesi. Çevreye zarar vermek bir yana geri dönüşüme katkıda bulunuyoruz. Hem de ilçemiz ekonomisine ciddi anlamda katkıda bulunuyoruz. Karacasu’da 250 yıldır deri işleniyor. Biz 25 yıldır şu an bulunduğumuz yerdeyiz. Bu seneye kadar bir şey yoktu. Bu sene ne oldu?” dedi.
ELMAS: “ÇÖZÜM BEKLİYORUZ”
Elmas Pansiyon işletme sahibi Şükrü Elmas, “Biz burada yıllardan beri var olan tarihi bir işletmeyiz. Dericiler yüzünden zarar görüyoruz. Sadece bize değil çevreye zarar veriyorlar. En önemlisi de bu. Önlerindeki pislikleri almıyorlar. Sinek ve kokudan durulmuyor. Lastik yakıyorlar. Kimyasal atıklar meydanda. Kimse denetlemiyor. Gelen giden müşteriler sinek ve kokudan yemek yiyemiyor, mağdur durumdayız. Sular arazilere karışıyor. Neticede felaket şekilde zararı var. Zamanında gerekli mercilere yazılar yazıldığı halde geri dönüş alamadık. Mücadelemiz güzelim Karacasu’nun geleceğini karartmamak, yaşanabilir hale getirmek için. Uşak’ta yer gösterildiği halde hala daha burada doğa kirletilmeye devam ediliyor. Yerel yönetim ve yetkili yerlerden acilen çözüm bulmalarını talep ediyoruz” dedi.
“HERKES BURNUNU TIKAYIP GEÇİYOR”
Elmas, sözlerini, “Büyük Menderes'i besleyen en büyük akarsulardan olan Dandalaz Çayı yanında bulunan Aydın Karacasu Dandalas mevkiindeki deri atölyeleri kendi çıkarları doğrultusunda toprak altına gömülen kimyasal atıklar etraflarındaki aylanmış hatta yıllanmış atık deriler ve deri artıkları ile doğaya zarar veriliyor. Gerek yerel yönetim gerek çevre müdürlüğü ilgisiz durumda. Doğa ile iç içe olan Dandalaz bölgesi ve çevresi gerek köylüler, gerek turistik geziye gelen yerli yabancı turistler tarafından burunlarını tutularak geçilen yer haline getirilmiş ve doğa katliamına günden güne göz yumulmakta” şeklinde sonlandırdı.
“25 YILDIR AYNI YERDEYİZ”
Karacasu dericileri adına konuşan Dernek Başkanı Nadir Ünlü ise, çevreye zarar vermediklerini aksine atık derileri bile değerlendirerek geri dönüşüme katkıda bulunduklarını söyledi. Dericiler derneği başkanı olarak Karacasu derisini Nazilli’de açtığı satış mağazasında ve bunun yanında tüm ülkeye deri göndererek tanıttığını ifade eden Tabak, “Karacasu’da dericiliğin geçmişi 250 yıla dayanıyor. 25 yıldır şu an bulunduğumuz Ankara’da onay alınarak açılan organize sanayi bölgesindeyiz. Biz 25 yıldır burada deri işliyoruz. Hiçbir zaman çevreye ve kimseye zarar vermedik. Burada 8’i faal 22 işletme var. Çok sayıda aile geçimini buradan kazanıyor. Ülke ve dünya genelinde gönderdiğimiz derilerle ilçeye ciddi bir nakit girişi sağlıyoruz” dedi.
“TÜRKİYE DERİ İHTİYACININ YÜZDE 20’SİNİ KARŞILIYORUZ”
Derinin doğal olduğunu ve doğaya ve çevreye zarar vermediğini ifade eden Tabak, “Kendi ekonomik çıkarları için bizimle uğraşıyor. Dericilik ilçe ekonomisine büyük katkı sağlıyor ve onlarca aileyi geçindiriyor. Dericilik ilçemizin tarihi ve kültürel mirasıdır. Nesiller boyu binlerce aileyi geçindirmiştir. Karacasu derisi ve dericiliği Türkiye deri ihtiyacını yüzde 20’sini karşılıyor. Madem doğayı çok seviyor, doğa için çevre için yaptığı bir şey göstersin. Kurban Bayramı zamanında tüm çevre il ve ilçelere para kazandırıyoruz. Türkiye çapında tüm işletmeler bu şekilde kurutma işlemi yapar. Biz bu kuruttuğumuz derileri işliyoruz. Türkiye’nin her yerine deri gönderiyoruz. Atık derileri dahi değerlendiriyoruz. Çevreye zarar vermeden geri dönüşüm sağlıyoruz. Ayrıca Kurban Bayramı'nda Türk Hava Kurumu'nun topladığı derileri de alıp bunlara değer kazandırdık” dedi.
