Soğucak köyü altında siteler arasında kalan bir parselde 500 yaşında olduğu tahmin edilen bir Menengiç ağacının (Pistacia terebinthus) 3 dalının kesildiği ve yok edileceği ihbarı üzerine Ekosistemi Koruma ve Doğasevenler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, bölgede incelemelerde bulundu. Sürücü’nün yaptığı incelemenin ardından anıt niteliği taşıması nedeniyle Aydın Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne bağlı, Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğü’ne tescil işlemlerinin yapılması için geçtiğimiz Mart’ta başvuruldu.

ANIT AĞAÇ OLARAK TESCİLLENECEKTİ


Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğüne bağlı teknik elemanlar tarafından, ağaçla ilgili yapılan ölçümler sonucu elde edilen verilerin, 110 Sayılı İlke Kararı’nda belirtilen kriterleri sağladığı ve “Anıt Ağaç” olma özelliği taşıdığı mütalaa edildiği ve tescil çalışmalarının başlatıldığı bildirildi. Daha sonra ağaçla ilgili işlemlerin yapılabilmesi için ilgili kurumlara gerekli yazılar gönderilerek görüşler alındı. Kuşadası Belediyesi tarafından, tescil işlemleri tamamlanıncaya kadar ağaç ve yakın çevresinde herhangi bir fiziki müdahalede bulunulmaması için gerekli tedbirler alındı. Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğü teknik elemanları tarafından geçtiğimiz 11 Nisan’da ağacın tekrar incelemesi gerçekleştirildi.

TUTANAK HAZIRLANDI


Ancak, Osmanlı Dönemi’ni gören ve sağlıklı bir şekilde günümüze kadar ulaşan tarihe tanıklık etmiş doğal bir miras olan Menengiç ağacının yerinde yapılan incelemesinde; ağacın tamamen ortadan kaldırılmış olduğu görüldü. Parsel içerisinde inşaat çalışmalarına başlanıldığı, ağacın bulunduğu koordinat noktasında kazı yapıldığı ve yapılması planlanan yapı için beton temel atıldığı ve inşaat demirlerinin döşenmiş olduğu şeklinde görülerek, bir tutanak da hazırlandı.

KEŞKE İNŞAATLARA KURBAN EDİLMESEYDİ


EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, 500 yaşındaki menengiç ağacının bulunmuş olduğu bölgedeki tek görkemli ağaç olduğunu belirterek, “Keşke yapılan inşaatlara kurban edilmeseydi. Villalarda oturanlar sıcak yaz aylarında altında oturup serinleyebilselerdi. Asırlardır ayakta kalan canlı bir tarihe dokunmanın mutluluğunu yakalayabilselerdi. Ne yazık ki olmadı ve ağaç yok edildi. Kuşadası ve çevresi endemik ve nadir bitki türleri, mevcut anıt ağaçlar ve anıtsallık kriteri taşıyan ağaçlar açısından zengin kaynaklara sahiptir. Ekonomi ve ekoloji dengesinde koruma faktörü gözardı edildiğinde, birçok değerimizi ve maddiyatla yerine koyamayacağımız zenginliklerimizi kaybetmekteyiz. Doğal zenginliklerimizin korunması için, başta kamu kurumları olmak üzere, tüm sivil toplum örgütleri duyarlılık göstermeli ve bu değerlerin geleceğe taşınması için işbirliği yapmalıdır” diye konuştu.