Karacasu Şehitler Parkında düzenlenen ve İYİ Parti Karacasu İlçe Başkanı Ali Küpelioğlu’nun yönetimiyle birlikte ev sahipliği yaptığı toplantıya ekibi ile birlikte katılan Yüksel Öztürk, nasıl bir yönetim anlayışı sergileyeceğini anlattı. Rakibi Cemal Sarı’nın yönetim anlayışına eleştiriler getiren Öztürk, diğer rakibi Süleyman Demirci’ye de yüklendi. Eğitim sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösterdiğini söyleyerek sözlerine başlayan Öztürk, “Siyasi olarak kendimi Demokrat Partili bir dedenin, Adalet Partili ve Doğru Yol Partili bir babanın ülkücü bir oğlu şeklinde tanımlıyorum. Siyasetle ortaokul 3. sınıf öğrencisiyken 1977 yılında İncirliova Ülkü Ocakları ile tanıştım. Oradan başladıktan sonra ülkücülük hayat felsefemiz oldu. MHP’nin Aydın İl Yönetim Kurulu üyesiydim. Meral Akşener kongre için imza toplamaya başladığı ilk andan itibaren onun yolunda devam ettim. İlk imza verenlerdeniz. Bizim amacımız MHP’de kongre yapmaktı ama gerçekleştiremedik. Bunun üzerine İYİ Parti kuruldu ve biz de Aydın’da partinin teşkilatlanmasında aktif görev aldık. Ben bu partinin adı dahi olmadan Genel Başkanımızla çalışmaya başladım. Her yerde onu destekledim. Ben bu partinin temelinde de, duvarında da, çimentosunda da varım. Var olmaya da devam edeceğim. Bundan da büyük bir onur, gurur duyuyorum. Genel Başkanımız Meral Akşener Hanımefendi bizleri asla mahcup etmedi” dedi.

“GELECEK KUŞAKLARA SORUMLULUĞUMUZ VAR”

Gelecek kuşaklara karşı sorumlulukları olduğunu kaydeden Öztürk, “Bu memlekette 18 yıldır neler yaşadığımızı, Cumhuriyetin kazanımlarının bir bir elimizden gittiğini hepimiz görüyoruz. Bu noktada bizim elimizi değil vücudumuzu taşın altına koymamız gerekiyor. Hepimizin torunları, çocukları var. Allah korusun bir daha bu iktidar seçim kazanırsa bir daha seçim meçim görmeyiz. Görsek de gerçek anlamda bir seçim olmaz bu. 15 yıl sonra bu gidişle torunlarımız soracaklar, atalarımız yedi düvele karşı mücadele verip Türkiye Cumhuriyetini kurmuşlar. Okuma oranı Cumhuriyetle, yüzde 5’ten yüzde 95’e çıkmış, kadınlara tüm ülkelerden önce seçme seçilme hakkı verilmiş. O zor şartlar altında sanayi tesisleri kurulmuş. Demokrasi noktasında adım üstüne adım atılmış. Bu ülke bu hale gelirken siz neredeydiniz diye soracaklar. Biz çalışacağız, uğraşacağız, ilk seçimde bunları yerle bir edeceğiz” dedi.

“TEŞKİLATLARIMIZ ARASINDA AYRIM YAPMAYACAĞIZ”

İlçe teşkilatları arasında ayrım yapmayacağını ifade eden Öztürk, “İl başkanlığı seçimi önemli. İl başkanı Aydın ilini organize eden ve genel başkanı temsil eden bir makamdır. Demokrasiye sonuna kadar inanan bir insanım. Partide demokrasi olmazsa olmaz. Partide istişareye önem vereceğim. Alacağımız kararları ortak akılla alacağız. Bunun dışında adaletli bir yönetim uygulayacağız. Hem il yönetiminde hem ilçe yönetimleri arasında adaletli olacağım. Tüm ilçelerle ilişkilerim eşit olacak. Teşkilatlarımızda özellikle kira ödemelerinde sıkıntı var. Bu sebeple devletin partiye verdiği paranın yüzde 25’i Türkiye genelinde dağıtılıyor. Aydın’a da ciddi bir meblağ geliyor. Bu parayla en başta teşkilatların kiralarının karşılanmasını sağlayacağız. Hukuki bir engel çıkar da yapamazsam bunu Genel Başkanımıza kadar ileteceğim” dedi.

“YEREL BASINLA SÜREKLİ İÇ İÇE OLACAĞIZ”

Sürekli halkla iç içe olacaklarını ve düzenleyecekleri basın toplantılarıyla kamuoyuna hitap edeceklerini söyleyen Öztürk, “Amacımız partimizi birinci parti yapmak. Nitelikli, temsil yeteneği olan insanlarla siyaset yapmak gerekiyor. Gidilmedik, köy, ilçe, mahalle ziyaret edilmedik, muhtar, dernek başkanı, vatandaş bırakmamalıyız. Bu ziyaretlerimizden çıkardığımız sonuçları basın toplantılarıyla halka duyurmalıyız. Ulusal basının baskı altında olduğunu biliyoruz. Sürekli iktidar yanlısı haberler yapıyorlar. Bizim hem insanları ziyaret edip insanların gönlünü almamız gerekir, onlarla iletişim kurmamız gerekir. Bunu da seçim zamanında değil bugünden yapmalıyız. Onların sorununu kamuoyuyla basın toplantılarıyla yerel medya ile yapacağız. Ulusal basın sustu. Yerel basının desteklenmesi, yerel basının okunması, gündemde olması gerekir. Anadolu’da yerel basın susarsa Anadolu susar. Yerel basının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Aydın’da çok büyük sıkıntı olduğunu düşünmüyorum ama yerel basındaki arkadaşlarımıza her konuda destek olmalıyız. Vatandaşımızın derdini onlar sayesinde dile getirmeliyiz. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

RAKİPLERİNE YÜKLENDİ

Cemal Sarı’nın demokratik olmayan uygulamalar yaptığını ifade eden Öztürk, diğer rakibi Süleyman Demirci hakkında da konuştu. Öztürk, “Süleyman bey geldi buraya sizlerle konuştu. Meral Hanım’ın yolunda olduğunu söyledi. Siyasette güven olması lazım. Bu arkadaşımız milletvekili aday adayı oldu. Sıralama açıklandı. Bazı arkadaşlar sıralamaya giremedi. Onlar bir parti için çalıştı. Süleyman Demirci, 6. sıradan aday gösterildiği için istifa etti. Hani siz Meral hanımın yolunda gidiyordunuz? İstifa ettiği yetmediği gibi Genel Başkanımız Cumhurbaşkanı adayı iken bizim Süleyman Demirci, Muharrem İnce’nin mitinglerini sosyal medyadan paylaştı. Bizim Süleyman Bey İYİ Parti’nin devrilen çadırını gördü, bunun gibi yok olup gidecekler dedi. Arkadaş sen bunları yapmışsın, sonra çıkıp adayım diyorsun. Allah yardımcın olsun. Bu delege böyle bir şeyi kabullenemez. Süleyman Bey Genel Merkezin desteğini aldım diye açıklama yapmış. Böyle bir şey yok. Bu adam Ankara Büyükşehir Belediyesinde çalışan bir arkadaşını ayarlamış. Mehmet Arslan ile şu gün yemek yiyeceğiz diye o arkadaşı söylemiş. Bir bakmış yanında Süleyman Demirci. İşte bugün Ses Gazetesinde Mehmet Arslan, Süleyman Demirci'yi yalanladı. Bir olayı anlatırken bir sözcük ilave etmek ya da çıkarmak benim ahlakıma uymaz. En nefret ettiğim şey yalan söylemek. Dolayısıyla siyasetin itibarını yükseltmemiz lazım. Nitelikli, iyi insanlar, işinde gücünde başarılı insanlar siyasetle uğraşmazsa siyaset bu şekilde olmaya devam eder” dedi.