Kuşadası’nda dalış ve su sporları denilince akla ilk gelen isim olan Active Blue Dalış Merkezi, su üzerinde gerçekleştirdiği aktivitelerin yanı sıra su altı dalış tutkunlarına da farklı hizmetlerler vermeye devam ediyor. Yaz ve kış sezonları boyunca her yıl yüzlerce insanı denizin kalbiyle buluşturan merkez şimdi de macera dalışı ile denizin dehlizlerine ışık tutuyor. Kuşadası Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Başkanı ve aynı zamanda denize duyduğu aşk ile de tanınan Kuşadası Active Blue Dalış Merkezi kurucusu ve ekip lideri Profesyonel Dalış Eğitmeni Tağmaç Saraçoğlu ile yaz sezonu boyunca gerçekleştirdikleri aktiviteleri konuştuk.
HEM EĞLENCE HEM EĞİTİM BİR ARADA SUNULUYOR
Konusunun uzmanı ekibi ve güncel dalış noktaları ile macera severleri denizin derinliklerindeki dünya ile buluşturmaya devam ettiklerini anlatarak profesyonel dalış rehberi Tağmaç Saraçoğlu, ‘Labranda Efes Prenses Otel ’de bulunan dalış ve su sporları merkezinde yaz ve kış sezonları boyunca hizmet veriyoruz.Sadece denizin altında değil su üstünde de birbirinden farklı aktivitemiz mevcut. Başta Kuşadalılar olmak üzere yerli ve yabancı turistlerimize hem eğlence hem de sertifikalı eğitim hizmetleri sunuyoruz. Dalışlarımız Airbus A300 Uçak Batığı,macera ,mağara,gece,resif, kıyı, hızlı tekne ve tüplü dalış olarak kategorilere ayrılmaktadır. Bunun dışında OWD,AOWD,Solunum cihazı,Kurtarma Dalgıcı,Dalış Eğitmeni,Rehber Dalgıç,Dalış ustası konusunda sertifikalı eğitimlerimiz de devam etmektedir.Dalış konusunda uzmanlaşmak isteyen ya da sezonu farklı bir atmosferde yaşamak isteyen herkesi ailemizin çatısı altına bekliyoruz’ dedi.
DENİZİN ALTINDA KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN GİZEMLİ BİR DÜNYA VAR
Denizin altındaki dünyanın insana muhteşem bir yaşam enerjisi verdiğini özellikle belirten Saraçoğlu, Macera dalışı programının sezona damga vurduğunu anlatarak, ’Profesyonel eğitmenlerimiz eşliğinde gerçekleşen bir program bu. Yaklaşık 4-5 metreye 34-40 dakikalık dalış yapıyoruz. Dalışa başlamadan önce gerekli ekipmanlar tarafımızdan sağlanıyor ve en önemlisi de yarım saat süren çok sıkı bir eğitimden geçerek dalış ile gerekli tüm bilgileri misafirlerimize öğretiyoruz. Akabinde yer çekimi yokmuşçasına su altında turumuz başlıyor. Denizin altındaki canlı ekosistemi tam yerinde keşfetme imkanının yanı sıra deniz canlılarını besleme olanağı da yakalıyoruz. Misafirlerimizin bu özel anlarını kalıcı kılmak adına özel Go Pro ekipmanlarımız ile fotoğraf ve video çekimleri de gerçekleştiriyoruz. Sabah saat 09.00’da başlayan programımız 17.00’ye kadar devam ediyor’ dedi.
KARANLIĞINI AYDINLATAN GECE DALIŞIMIZA BÜYÜK İLGİ VAR
Denizin derinliklerinin gece nasıl olduğunu merak eden dalış severler için ayrıca gece dalışı programı olduğunu da anlatan Saraçoğlu, ‘Gece dalışlarımızı haftanın 3 günü düzenli olarak planlayıp yapıyoruz. Dalışlarımızı, dalış merkezinin önündeki korunaklı koyda gerçekleştiriyoruz. Derinlik 5-10 metre arasında değişiyor. Gece dalışı, dalgıçlara gündüz dalışına göre daha fazla görsellik sunuyor. Bunun nedeni, canlıların çoğunun gündüzleri dinlenirken geceleri avlanmaya çıkmalarıdır. Bu durum su altı çeşitliliğini arttıran bir durumdur.Sualtı yaşamını ve gündüzleri görülemeyen canlı türlerini daha iyi gözlemleyebilmek, gece dalışına özgü bir güzellik olan flamingoların (planktonik organizmalar suyun hareketinden rahatsız edildiğinde ışık yayması; biyolüminesans) ve gerçekleri görebilmesi gibi nedenler, Işık kaynağımız fener olduğundan su altının her derinlikteki renkleri gece dalışını çekici kılmaktadır. Gece dalışları özellikle fotoğraf veya video çeken dalgıçlar için her zaman özeldir. Bu özel dalış disiplininde ihtiyacınız olan el fenerlerini ihtiyaçlarınıza göre temin etmekteyiz’ dedi.
DENİZİN DİBİNDE AİRBUS A300’E YOLCULUK
Airbus A300’ün denize indirilişini ve batırılışını aynı heyecanla bugün yine anlatan Saraçoğlu, ‘O gün,3.000'den fazla izleyici ve çok sayıda spor tekne kaptanı batışı izlemek için toplandı. Büyük vinç, gövdeye ve 45 metre genişliğindeki kanatlara bağlanan büyük yastıklama torbaları üzerine yerleştirildiği için 54 metre uzunluğunda ve 8 metre genişliğindeki gövdeyi destekledi. Dev uçak daha sonra dikkatli bir şekilde kıyıdan sürüklenerek Kuşadası Limanı ile Kuştur sahili arasındaki batma noktasına çekildi. Üç saatten biraz fazla bir süre sonra 22 metre derinlikte A300 artık düz kumlu zemin üzerindeydi.Dalış derinliği 17 metre civarında olup, dalış alanı ortalama 10 ila 15 metre görüş mesafesine sahiptir. Batığa daldığınızda ilk izlenim, yukarıdan ne kadar muhteşem olduğudur. Gövdenin yan tarafından girilerek dalgıç uzun boru şeklindeki iç kısma getirilir ve yavaş yavaş dev uçağın kayma boyutları algılanır. Kabin pencereleri yüzeye yakın güneş ışığının uçağın iç kısmına yansımasını ve neredeyse ürkütücü manzarayı aydınlatmasını sağlıyor. Dalışın en önemli kısmı, kokpiti ziyaret etmek için A300'ün iç kısmından yapılan bir uçuştur. Bağlantı parçaları, kablolar ve anahtarların tümü çıkarılmış durumda ancak üç kokpit koltuğundan birinde oturup öteye, Akdeniz'in aşılmaz mavi grisine bakmak özel bir duygu’ diye anlatıyor. Yeni dalış alanı Airbus A300, Active Blue Dalış Merkezi'ne sadece 10 dakika ve Kuşadası limanına arabayla 5 dakika uzaklıktadır. Yeni batan A300 artık Türkiye kıyılarındaki yeni en iyi dalış noktasıdır ve muhtemelen uzun süre de öyle kalacaktır’ diyerek uçağın Kuşadası dalış turizmi için önemini özellikle vurguluyor.
DENİZİN ORMANLARI OLARAK BİLİNEN RESİFLERİ KEŞFEDİYORUZ
‘Karada yağmur ormanı ne ise denizde de resif odur’sözleri ile resiflerin ne denli özel olduğunu anlatan Saraçoğlu, ‘ Resif dalışlarımızı yaptığımız yerler her gün dalış yaptığımız su altı kayalık noktalarıdır. Bizim resif alanlarımız birbirinden değerli ekosistemi içerisinde barındırıyor. Bunları gözlemlemek aslında kelimelere sığmaz yani o denizin dibindeki ormana girmek çok farklı duyguları beraberinde getiriyor’ diyor. Genellikle başlangıç seviyesindeki dalgıçlar için kullandığımız dalış noktası, rüzgarlı havalarda çokça ziyaret ettiğimiz bir nokta olan Ozan Resifi var.Okun berrak suyunun olduğu nokta 3 metreden başlayıp 12 metreye kadar çıkıyor. Pamucak Resifi, 5 metreden başlayıp 30 metre derinliğe kadar ilerler. Bu bölgede sıcak su, amforalar, balık sürüleri, büyük orfoz ve pinalara rastlamak mümkündür. Tüm dalgıçlar için uygun bir dalış noktasıdır.
ANTİK EFES UYGARLIĞI’NI DERİNLERDE KEŞFEDİYORUZ
Oyun dalışı da dediğimiz Kamil resifi var.Bu bölgede ayrıca bir adet mağara bulunmaktadır. İçeride sıcak su kaynağı bulunduğu için inin içerisinde minik deniz tavşanlarına rastlamak mümkündür. Burada zaman zaman orfozlarla karşılaşmak mümkün. Bölge, antik Efes uygarlığına ev sahipliği yaptığından bölgede antik taş çağlarına rastlamak mümkündür. Taş ankrajlar 1-2-3-4 delikli olabilir. Bu bölgenin derinliği 5 metreden 30 metreye kadar uzanıyor. Her türli hava koşulunda dalış yapma şansını bizlere sunan Cennet resifimiz var. Bu dalış noktasında sıcak su kaynaklarına ve turna sürülerine rastlamak mümkündür.2013 yılında batan mülteci botunu (Fırtınalı havada batan teknede yaralanan olmadı) görebilme şansı sunan Çam Körfezi resifi de yine ziyaretçilerimizin ilgisini çekiyor. Bu noktanın adı, önündeki otelin adından gelmektedir. İnsanoğlunun yaptığı taş mendirek çevresinde dalış yaparken orfoz, çipura, çipura ve sarpa sürülerine rastlamak mümkündür. 5 metreden başlayan dalışlar, dalış grubunun tecrübesine göre 30 metreye kadar çıkabilmektedir.
MAĞARA DALIŞLARININ FARKLI BİR BÜYÜSÜ VAR
Dalış noktaları arasında, Kuşadası Mağarası olarak bilinen nokta dalış turkunları için önemli bir nokta olarak biliniyor. Bu noktada mağara, resif ve mağaraya dalış yapmak mümkündür. Bölgede 1 mağara ve 2 mağara dalış noktası bulunmaktadır. Bu dalış noktasında Active Blue dalış merkezi tarafından yapılan 2 tonluk yapay resif tonozu mağara ağzına bırakılarak tüm dalış merkezlerinin kullanımına bırakıldı. Bu tonoz sayesinde teknelerimizi su altında demirlemeden ve zarar vermeden bağlayabiliyoruz. Çukurlar 5 metre derinlikten başlayıp 10 metre derinliğe kadar gidiyor. Güneş ışığının içeri girmesi ve dışarısının görülebilmesi nedeniyle oyuk olarak adlandırılmaktadır. Mağara dalışı 8 metre derinlikten başlayıp 15 metre derinliğe kadar ilerlemektedir. Mağaranın içerisinde yaklaşık 50 metre ilerliyoruz. İçeride zaman zaman küçük karides ve karabalık familyasına rastlamak mümkündür. Ayrıca mağara duvarlarındaki sarı mercanları fotoğraflamak da oldukça keyifli. Mağaranın sonuna gelindiğinde yüzeyde regülatör olmadan yukarıya çıkıp nefes almak mümkündür. Dönüş için yine aynı yol takip edilerek başlangıç noktasına ulaşılır.
