Söke’de 10 yıllık süreç dahilinde Kentsel Dönüşüm Projesi hayata geçirilemezse trafik keşmekeşliğinin önüne geçilmesinin mümkün olamayacağını vurgulayan Demir, “Eğer 10 yıl içinde bu başarılamazsa, trafiğin bir ucu Sazlıköy Mahallesi’nde, bir ucu Granta Mezarlığı güzergahında, bir ucu da Yenidoğan Mahallesi’nde olacak. Şehir merkezine hiç kimse aracıyla giremeyecek” dedi.

“SÖKE’DEKİ 15 BİN BİNA DEPREM VE HEYELAN RİSKİ ALTINDA”


Teknik olarak ancak Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin izniyle yerel belediyenin Kentsel Tasarım Projesi’ni hayata geçirebilmesinin mümkün olduğunu hatırlatan Demir, “Bunu yaparken Aydın Büyükşehir Belediyesi ile yapmak zorundasınız. Ancak Söke’nin şehircilik problemi var. Şehircilikte dediğimizde de sorunları madde madde sıralamak gerekirse; Birinci altyapı sorunu, ikincisi yol sorunu, üçüncüsü yeşil alan sorunu, dördüncüsü de otopark sorunudur. Beşinci olarak da Söke’de yüzde 70’i ekonomik ömrünü tamamlamış, deprem ve heyelan riski altındaki binalardır. Yaklaşık 15 bina bu kapsama giriyor. Bu çok ciddi bir risktir. Bunun tespitlerini de ben yapmadım. Bunun tespitleri eski dönemde Söke eski Belediye Başkanı Necdet Özekmekçi döneminde yapılmıştır. Bunla ilgili belge ve yazılar mevcuttur” diye konuştu.

“SÖKE’DE ŞEHİRCİLİK VE ARSA SORUNU VAR” 


Söke’nin birinci derecede deprem bölgesinde bulunduğunu söyleyen Demir, “Söke’de Kentsel Dönüşüm’ün kaçınılmaz olduğu kesin. Kentsel Dönüşüm sayesinde 6306 Sayılı yasaya göre altyapının yüzde 100’ü genel katma bütçeden sağlanır. Genel bütçeden altyapıyı komple yapabilirsiniz. Yine Kentsel Dönüşümle birlikte kira yardımı ve vergi muafiyeti gibi birçok avantajlar da var. Yani bunları kullanarak şehrin bütününü ele alıp düzgün planlanması gerektiği konusunda geçmişte de açıklama yaptık. Söke’nin problemini iyi algılamamız lazım. Buradaki sorun nedir? Söke’nin şehircilik ve arsa sorunu var. Aydın BŞB Başkanı Çerçioğlu’nun, bin 500 dönümlük alanı imara açtık diye bir söylemi var. Bunla ilgili söylemde bir problem yok. Bu imar Özekmekçi döneminde açıldı ve bana sorarsanız yanlış bir karardır. Çünkü Dünya’da üretilemeyen tek şey verimli topraktır. Gelecekte belki biz değil torunlarımızın çocukları, işlemek için toprak ve içmek için su bulamayacak. Bu reel anlamda ortada” dedi.

“MÜTEAHHİTLER YENİ İMARA AÇILAN ALANDAN HOŞNUT DEĞİL”


Söke’de imara açılan alanların Söke’nin en verimli toprakları olduğunun altını çizen Demir, “Örneğin Yenikent Mahallesi’nde üniversiteye yönelik bekar öğrenciler için konut yapılıyor. Aileler için yapılan konut sayısı yüzde 1’dir. Şehir, yeni imara açılan çevre yolunun alt kısmında kalan bin 500 dönümlük alana doğru genişleyecek. Ancak oraya şu anda müteahhitler girmeye korkuyor. Orada altyapı ve yol sorunu var. Dolayısıyla orada yapı yapmak şu anda problemli. Çünkü, TÜİK verilerine göre Söke merkez 10 yıl sonra 300 bin nüfusa ulaşacak. Siz, merkezi dönüştürmezseniz eğer ileride büyük sıkıntılar doğacaktır. Söke’nin arsa problemi nedeniyle de büyüme şansı yok denecek kadar az. Yenidoğan Mahallesi ovanın içinde, Kuşadası tarafı heyelanlı bölge gitme şansı yok. Aydın güzergahının bir tarafının da dağ bir tarafı ova yine gitme şansınız yok. Şu anda da Söke’nin merkezinde bir keşmekeşlik var. Sabahları artık eski Devlet Hastanesi’nin ilerisinde Söke merkeze girilemiyor. Kayıtlı araç sayısı Söke’de 48 bindir. 8 binini kamyon, kamyonet olarak düşünürseniz. 40 bin civarında araç var Söke’de. Bu arabaların trafik sorunu her zaman olacak” diye konuştu.

“SÖKE’DE ŞEHRİN ELLE TUTULACAK BİR TARAFI YOK”


10 yıllık süreç dahilinde Söke’de Kentsel Dönüşüm Projesi başlatılamazsa trafik keşmekeşliğinin hat safhaya ulaşacağının altını çizen Demir, “Eğer 10 yıl içinde bu başarılamazsa, trafiğin bir ucu Sazlıköy Mahallesi’nde, bir ucu Granta Mezarlığı güzergahında, bir ucu da Yenidoğan Mahallesi’nde olacak. Şehir merkezine hiç kimse aracıyla giremeyecek. Bugünden bunu söylüyorum. Nasıl ki Kentsel Tasarım’ın yanlış olduğunu, hayata geçirilemeyeceğini söylediysek şu andaki öngörülerime göre 10 yıl sonra Söke merkeze hiçbir araç giremez. Söke’de düzensiz, plansız, çarpık bir yapılaşma var. Şehir dediğiniz yerde meydan, cadde, bulvar ve düzgün sokaklar olur. Söke merkezde düşünün su kesintileri yaşanıyor. Yollar ve her yer hemen hemen çukur. Söke’de şehrin elle tutulacak bir tarafı yok. Söke 10 içinde dönüştürülmezse Söke yaşanamaz bir hal alacaktır” dedi.

“SÖKE’Yİ LOKAL ÇALIŞMALARLA DÜZELTMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR”


Söke Belediyesi’nin hazırladığı Kentsel Tasarım Projesi’nin Aydın Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından reddedilmiş olduğunu hatırlatan Demir, “Bunu reddetmeseydi bile bu hayata geçer miydi? Ben yine iddia ediyorum yüzde 20’den fazlası gerçekleşmezdi. Söke Belediyesi’nin Kentsel Tasarım Projesi için girdiği masrafla ilgili olarak da siyasiler, siyasi parti temsilcilerinin gerekli çalışmayı yapıp Sayıştay Denetimi talebinde bulunmalarını isterim. Bu konuyla ilgili halkın arasında da böyle bir söylem var. Eğer bir zarar söz konusuysa bunun gereği de yapılmalıdır. Bunun başka açıklaması da düşünülemez. Şu anda yerel yönetimin, otogarın arkasında alışveriş merkezi, parke taşı döşeme gibi hedefleri var ama yapılan hizmetlerin yeterli olmadığı ortada. Söke merkezinin bu küçük lokal çalışmalarla düzelme şansı yoktur. Söke’de ticari alan, otopark, yeşil alan yok. Bu keşmekeşliği görüp de tedbir alamayanlar bunun sorumlusudur” diye konuştu.